Mimari tasarımı, su, ışık ve doğa unsurlarını bir araya getiren modern bir anlayışa sahiptir. Özellikle, Avrupa’nın en büyük gösteri havuzlarından birine sahip olmasıyla dikkat çeker. Bu havuz, belirli saatlerde müzik ve ışık gösterileriyle ziyaretçilere görsel bir şölen sunar.
Watergarden İstanbul’un açılış yılı 2016 olarak kayıtlara geçmiştir. Kompleks, sadece alışveriş merkezi olmanın ötesinde, gastronomi, kültür ve eğlenceyi aynı çatı altında buluşturan bir konsept üzerine inşa edilmiştir. İçerisinde, açık hava bahçeleri, restoranlar, çocuk oyun alanları ve spor alanları da yer alır.
Mimari olarak, su ve peyzaj düzenlemeleri ön plana çıkarken, yapı genelinde ferah ve modern tasarım unsurları dikkat çeker. Özellikle havuz etrafındaki oturma alanları ve cam cephelerin kullanımı, hem içeride hem dışarıda keyifli bir deneyim sunmayı amaçlar.
Bu yapı, alışveriş merkezlerinin geleneksel kapalı kutu konseptinden çıkarak, daha sosyal, açık ve doğayla bütünleşik bir mimari anlayışa yöneldiğini gösteren örneklerden biridir.