Güzel sakin ve sade bir müze. Müzekartla gezebilirsiniz ayrıca görevliler ilgiliydi.

Hayat, birçok farklı deneyimle dolu bir yolculuk. Her birimiz kendi hikayemizi yazıyoruz ve bu hikayeler zaman zaman ağırlaşsa da, güzellikleri de beraberinde getiriyor. Dün, parkta yürüyüş yaparken birdenbire genç bir çocuğun koşarak oyun oynaması dikkatimi çekti. Onun enerjisi ve neşesi içimi ısıttı. Hayatın basit ama güzel anlarını yakalamak ne kadar önemli. Sadece küçük bir gülümseme ya da bir selam bile ruh halimizi anında değiştirebiliyor. İnsanlar arasındaki etkileşimler, bazen en karanlık günlerimizi aydınlatacak bir ışık bulmamıza sebep olabiliyor.

Aynı zamanda, karşılaştığımız zorluklar da bizi daha güçlü kılabilir. Her tecrübe, bir şeyler öğrenmemizi sağlıyor. Belki de hayatta kalmanın ve ilerlemenin en iyi yolu, bu deneyimlerin bizi nasıl şekillendirdiğini anlamaktan geçiyor. Kendimizi geliştirirken, etrafımızdaki insanları da unutmamak önemli. Destek vermek, anlamak ve birlikte yürümek, bu yolculuğun en değerli parçaları. Her anın kıymetini bilmek ve sevdiklerimizle kaliteli zaman geçirmek, hayatın sunduğu en güzel hediyelerden biri. Kısacası, yaşamı dolu dolu yaşamak için elimizden geleni yapmalıyız.

Sultanahmet’in karşısında, sıra beklemeden girebileceğiniz sakin bir müze. Müzedeki eserlerin maalesef açıklamaları yok, sesli rehber ile gezilmesi gerekiyor. İçerideki halı koleksiyonu güzel ve dikkat çekiciydi. Ayrıca müzenin bahçesinde küçük bir kafe var ve müze kart kullanılarak alınan çay ve kahveler %50 indirimliydi. Ayrıca müzenin kapanış saati 17.00 değil, gişe 20.00’de kapanıyor; müze ise 21.00’de.

Çok güzel bir yer. 4 Halife Döneminden başlıyor, Osmanlı'nın sonuna kadar çok önemli eserler bulunuyor. Kutsal Emanetler dahi var. Çok merkezi konumda. Herkes mutlaka gitmeli.

İbrahim Paşa Sarayı, adını Kanuni Sultan Süleyman'ın eniştesi ve ikinci veziri olan Pargalı Damat İbrahim Paşa'dan alan, İstanbul'un Sultanahmet Meydanı'nda bulunan saraydır. Daha önce "At Meydanı Sarayı" olarak bilinen yapı İbrahim Paşa'nın Kanuni'nin kız kardeşi ile evlenmesinden sonra İbrahim Paşa Sarayı olarak anılmaya başlanmıştır. Günümüzde Türk ve İslâm Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.

Pazartesi günü gittik çok az kişiydik rahat rahat gezebildik keyifli bir deneyimdi

Meşhur tarihi Sultanahmet meydanında saklı kalmış bir yer. İbrahim Paşa sarayı şu an Türk ve İslam eserlerine ev sahipliği yapıyor. Müze genellikle sakin ve Türk vadandaşları için müze kart geçerli. Özellikle halılar, yapıldığı dönemlerine göre bakış açınızı geliştirecek. Gezmenizi tavsiye ederim.

***

A hidden place in the famous historical Sultanahmet Square. The Ibrahim Pasha palace is now home to Turkish and Islamic artifacts. The museum is generally quiet and the museum card is valid for Turkish citizens. Especially the carpets will improve your perspective according to the periods they were made. I recommend you to visit.

Wc kısmı daha temiz olmalı

Hayatımızda karşılaştığımız her an, bize bir şeyler öğretir. Bazen küçücük bir olay, derin bir farkındalık yaratabilir. Geçtiğimiz gün, bir parkta yürüyüş yaparken, çocukların oynarkenki neşelerine ve gençlerin hayata dair umut dolu sohbetlerine tanık oldum. Bu görüntü, içimde sıcak bir sevgi ve umut uyandırdı. Hayatın ne kadar güzel ve değerli olduğunu bir kez daha hatırlattı.

Aynı zamanda, koşuşturmaca içinde kaybolduğumuz günlerde, etrafımızdaki güzellikleri göz ardı ettiğimizi düşündüm. Belki de mutluluğu bulmanın yolu, bu küçük anların farkına varmakta gizli. İnsanlar arası ilişkilerde samimiyetin, dayanışmanın ve anlayışın önemini gözlemlemek de bir başka ders. Farklı bakış açıları, ruhumuzu zenginleştiriyor.

Sonuçta, her anı değerlendirmek ve hayattan keyif almak elimizde. Gülümsemeyi, paylaşmayı ve sevgi dolu anlar yaratmayı unutmamalıyız. Sosyal hayatta daha fazla etkileşimde bulunarak, hem kendimize hem de çevremize olumlu katkılarda bulunabiliriz. Bu tür düşünceler, beni hem mutlu ediyor hem de daha iyi bir insan olma yolunda adım atmamı sağlıyor.

Güzel Müze gezmek için içerisinden İbrahim Paşa Sarayına çıkılıyo oturma yerleri var Sultanahmet Camii manzaralı

Mutlaka görülmeli.
Sultanahmet camiinin karşısında.
Çok güzel planlanmış ve keyifle geziyorsunuz.
Müzekartla girebiliyorsunuz.
Bu arada müzekart 100 lira olmuş

Türk İslam Eserleri Müzesi, İbrahim Paşa Sarayı'nda yer almaktadır. Bu saray, Osmanlı döneminin önemli devlet adamlarından biri olan İbrahim Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Saray, 16. yüzyılın başlarına, özellikle Sultan Süleyman'ın vezirlerinden İbrahim Paşa'nın dönemine dayanmaktadır. Bugün, müze olarak kullanılan bu saray, hem mimarisi hem de iç dekorasyonu ile dikkat çekicidir. Sarayın içi, geleneksel Osmanlı mimarisinin izlerini taşırken, aynı zamanda müzenin sergilemeye sunduğu eserler için de uygun bir atmosfer yaratmaktadır.
Bahçesinde bir müze cafe bulunmakta mutlaka çıkmadan muhteşem manzara eşliğinde kahvenizi de için

Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Türkiye'nin İstanbul şehrinde bulunan ve İslam dünyasının zengin kültürel mirasını sergileyen önemli bir müzedir.

Müze, İslam sanatının ve kültürünün farklı dönemlerine ait geniş bir koleksiyona ev sahipliği yapmaktadır.

Müzenin Tarihçesi

Türk ve İslam Eserleri Müzesi, 1913 yılında kurulmuştur ve bu özelliğiyle İslam eserlerini topluca kapsayan ilk Türk müzesidir.

Müze, başlangıçta Evkaf-ı İslâmiye Müzesi adıyla Ayasofya'nın bir bölümünde hizmete girmiştir. Daha sonra, 1953 yılında günümüzde bulunduğu İbrahim Paşa Sarayı'na taşınmıştır.

İbrahim Paşa Sarayı, 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman'ın veziri İbrahim Paşa için inşa ettirilmiş tarihi bir yapıdır. Bu tarihi yapı, müzeye ayrı bir değer katmaktadır.

Müzede Neler Bulunur?

Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nin koleksiyonu, İslam sanatının ve kültürünün çeşitli alanlarına ait eserleri içermektedir. Müzede, el yazmaları, hat örnekleri, seramikler, metal işleri, ahşap eserler, tekstiller, halılar ve daha birçok farklı türde eser sergilenmektedir.

Bu eserler, İslam coğrafyasının farklı bölgelerinden ve farklı dönemlerinden örnekler sunmaktadır.

Müzede Görülebilecek Bazı Eserler:

1) El Yazmaları: Kur'an-ı Kerim'ler, edebi eserler, bilimsel çalışmalar ve daha birçok farklı konuda el yazmaları müzenin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.

Özellikle, İslam hat sanatının farklı üsluplarını yansıtan nadide el yazmaları dikkat çekicidir.

2) Halı ve Kumaşlar: Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait halı ve kumaşlar, dönemin sanat anlayışını ve zevkini yansıtmaktadır. Bu eserler, renkleri, desenleri ve işçilikleriyle göz kamaştırıcıdır.

3) Seramikler: İslam dünyasının farklı bölgelerinde üretilen seramikler, müzenin zengin koleksiyonunda yer almaktadır.

İznik seramikleri, Selçuklu seramikleri ve diğer farklı bölgelere ait seramikler, dönemin sanat ve zanaat anlayışını yansıtmaktadır.

4) Metal Eserler: Metal işçiliğinin önemli örnekleri olan kaplar, vazolar, şamdanlar ve diğer metal eserler, müzenin koleksiyonunda önemli bir yer tutmaktadır. Bu eserler, üzerlerindeki işlemeler ve desenlerle dikkat çekmektedir.

5) Ahşap Eserler: Ahşap işçiliğinin güzel örnekleri olan oyma sandıklar, rahleler, minberler ve diğer ahşap eserler, müzenin koleksiyonunu zenginleştirmektedir.

Müzeyi Ziyaret

Türk ve İslam Eserleri Müzesi, İstanbul'un Fatih ilçesinde, Sultanahmet Meydanı'nda bulunmaktadır. Müzeyi ziyaret etmek için biletler müze girişinden temin edilebilir. Müze, pazartesi günleri kapalıdır.

Müzeyi ziyaret etmeden önce, güncel ziyaret saatlerini ve bilet fiyatlarını kontrol etmek önemlidir.

Müze Kart sahipleri, müzeyi ücretsiz olarak ziyaret edebilirler.

Müzenin Önemi

Türk ve İslam Eserleri Müzesi, İslam sanatının ve kültürünün zenginliğini ve çeşitliliğini gözler önüne seren önemli bir müzedir.

Müze, İslam dünyasının kültürel mirasını korumak ve gelecek nesillere aktarmak gibi önemli bir misyon üstlenmektedir.

Müze, araştırmacılar, sanatseverler ve tarih meraklıları için önemli bir kaynak niteliği taşımaktadır.

Konum :

Adres: Binbirdirek Mahallesi, Atmeydanı Sokak, No: 12, 34122 Sultanahmet/İstanbul

Burada Anadolu ve Ortadoğu'dan getirilen birçok İslami eseri görebilirsiniz

Müze Kart ile ücretsiz girebileceğiniz bir müze. Sultanahmet Meydanı gittiğiniz zaman gezmenizi tavsiye ederim. Eserlerin yapıldığı zamanlardaki hükümdarlık hakkında da bilgi veren bir müze. Çok güzel işlenmiş kur'an-ı Kerim'de görebilirsiniz.

Zamanın tozunu silkeleyen bir avlu gibi açılır önünde müze;
Dervişlerin sessiz adımları, hattatların sabırla işlediği kelimeler saklıdır duvarlarında.
1914’te Darü’l-Aman, yani “emanet evi” olarak doğdu,
İslam medeniyetinin bin yıllık yolculuğunu bir kubbeye sığdırdı.

Halılarda Anadolu’nun rüzgârı esiyor,
Ahşap oymalarda Selçuklu’nun suskun ihtişamı,
El yazmalarında ilmin ve aşkın sonsuzluğu parlıyor.
Burada her köşe, geçmişin kalbinde atan bir duadır;
İstanbul’un kalbinde, tarih sessizce yeniden doğar.

Müze kart geçerli, Topkapı Sarayı'nın tam karşısında ve oldukça sakin. Birçok eseri görmek mümkün. Bahçesi de çok güzel.

Öncelikle müzenin olduğu yer çok sakin, kafesinde çay ve türk kahvesi müze kartınız varsa %50 indirimli, bahçede oturmak çok keyifliydi🤩 Müzeye gelecek olursak öncelikle kapanış saati 17:00 değil 21:00'miş. Dikkat çekici şeyler var ancak çok zengin bir müze değil bana kalırsa ve sergilenen şeylerde nerdeyse hiçbir bilgilendirme yok. Bazılarında bir şeyler yazıyor ama numaralandırılma yapılmadığı için neyin ne olduğunu anlamak çok zor. Sesli rehber almak gerekiyor o da pahalı😭 Sultanahmetten geçerken meraklısına uğramasını öneririm🤗

Müzekart geçerli ve buradan satın alınabiliyor. Manzarası güzel. Uşak halıları, kök boyalar, el yazmaları, kahvehanelerde kullanılan aletler, hattatların aletleri, işlemeli kıyafetler, takılar tokalar, mukaddes emanetler, Osmanlı öncesi devletlerden eşyalar, mezar taşları, astronomik aletler ve daha birçok şey bulunuyor. Gezmesi yaklaşık 1 saati bulabilir.

İçerisinde çoğu TÜRK Devletlerinden kalma eşyalar eserler gibi şeyler var. Genel olarak atmosferi iyi. Kalabalık olmaması daha da iyi çünkü İstanbul'da rahat müze gezmek hemen hemen mucize. Burası genel olarak kalabalık değil ve rahat rahat geziyorsunuz ve kültürümüzü iyi yansıttığını düşünüyorum, müze kartın geçmesi de iyi.

Harika bir müze , çok değerli eserler mevcut, buralara kadar giden bir kişi gitsin müzeyi gezsin.Daha sonra müze kafe de de bir Türk kahvesi söyleyip Sultanahmete karşı oturun ve afiyetle için 😊

her biri birbirinden değerli eserlerin bulunduğu müze görülmesi gerekli yerlerden.

Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı ve sadrazamı olan Pargalı İbrahim Paşa’nın sarayı içinde yer almaktadır.

Türk ve İslam sanatının farklı dönemlerine ait yaklaşık 40.000 eseri barındırmaktadır. Koleksiyon, İslam sanatının 7. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar olan sürecini kapsar.

Türk-İslam sanatının farklı dönemlerine ait eserleri sergileyen ilk müze olma özelliğini taşır.

Müze, 1914 yılında “Evkaf-ı İslamiye Müzesi” adıyla Süleymaniye Külliyesi içinde kurulmuştur.

Osmanlı döneminde vakıf eserlerinin korunması amacıyla oluşturulan bu müze, 1924 yılında bugünkü yerine, Sultanahmet’teki İbrahim Paşa Sarayı’na taşınmıştır.

Cumhuriyet döneminde adı “Türk ve İslam Eserleri Müzesi” olarak değiştirilmiştir.

1983 yılında Avrupa Konseyi tarafından “Yılın Müzesi” ödülüne layık görülmüştür.

Müzekartla ücretsiz giriş mevcut. Hafta içi gündüz saatlerinde gidin gayet sessiz kimse olmuyor içeride yayınlanan İslam tarihine yön veren önemli ve değerli şeyler bulunmaktadır her müslümanın ziyaret etmesi gereken bir yer olduğunu düşünüyorum

Sultahahmet meydanında hemen dikilitaşların yanında yer alıyor.Mart 2025 tarihinde Türk vatandaşları için 60 TL müze kart ücreti var.Geniş ve detaylı bir koleksiyona sahip.Müzeyi gezdikten sonra avludan girilen etnografya bölümünü gezmeyide unutmayin.(Bahçedeki sevimli kedilerlede oynamayı unutmayın :)

Gayet güzel büyük bir müze. Tarihimizi çok güzel bir şekilde anlatıyor.

Herkesin gitmesi gereken bir yer mutlaka gidilmeli müze kart geçerli ,içeride dinlenmek için küçük bir kafe de mevcut.Resmi tatilde gitmeme rağmen oldukça sakindi ,malum müzelere gitme gibi bir alışkanlığımız pek yok

1914 yılında Evkaf-ı İslamiye Müzesi adıyla Süleymaniye Külliyesinin İmaret bölümünde kurulan müze, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu döneminde açılan son müzedir. Cumhuriyetin ilanından sonra, Türk ve İslam Eserleri Müzesi adını almış; 1983 yılında, günümüzde içinde bulunduğu İbrahim Paşa Sarayı'na taşınmıştır.

Sultanahmet Meydanı’nda, tarihi İbrahim Paşa Sarayı içinde yer alan Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Osmanlı’dan Selçuklulara, Emevîlerden Abbâsîlere kadar geniş bir koleksiyona sahip. Dünyanın en önemli İslam sanat eserlerini barındıran müze, hat sanatı, el yazmaları, çiniler, halılar ve ahşap oymacılığı gibi birçok eşsiz eseri sergiliyor.

Özellikle dünyanın en büyük halı koleksiyonlarından birine sahip olması, müzeyi benzersiz kılıyor. Ayrıca, İslam dünyasının farklı dönemlerine ait Kuran-ı Kerim nüshaları ve el yazmaları, sanat ve tarih meraklıları için büyüleyici bir deneyim sunuyor.

Ziyaret etmeyi düşünenler için: Sessiz ve etkileyici atmosferiyle, Sultanahmet bölgesindeki en özel duraklardan biri. Tarih ve sanatla iç içe olmak isteyenler için mutlaka görülmesi gereken bir müze! 🎨📜✨

Çok güzel bir müze.Kronolojik sıraya göre düzenlenmiş Türk İslam ve İslam devletleri dönemi eserleri sergileniyor.Ayrıca İstanbul kuşatması esnasında Haliç'e çekilen zincir burada.Yine Kutsal Emanetler bölümü de gayet ilgi çekici.

Gezilebİlir. Sultanahmet cami karşısı mukaddes emanetler bölümü var sakalı şerif kâbe örtüsü vs.

İbrahim pasa sarayı çok müdahalede bulunulmuş degistirilmis asma kat yapılmış keşke orijinal kalsaydı. Herseye rağmen güzeldi.

Turk ve islam tarihini aşama aşama anlatılan efsane bir müze. En azından bir 1,5 saatinizi ayirmaniz gerek

Ayasofya ve sultan Ahmet ın hemen dibi ve oldukça sakın güzel bir yer... Kesinlikle görülmesi gerekir... Damat İbrahim Paşa Sarayı olarak da bilinir.... Müze kart geçerli

Harika bir müze ancak karşısındaki Sultanahmet Cami ve Ayasofya'nın biraz gölsesinde kalmış .İstanbulda mutlaka görmeniz gereken müzelerden

Ayasofya'ya yakın, bir yerde bulunuyor. İçeriye müze kart ile giriş yapılabiliyor.(müze kartı olanlar sıraya hiç girmemeli) 1-2 saatinizi ayırıp gezebileceğiniz büyüleyici bir müze, tavsiye ederim.

Müze kartla girilmesi ayrıcalık diyebilirim. Teşhir ve tanzim binaya uygun. Eserler güzel. Mekan da ferah. Diğer Çevre müzelere göre ziyaretçi sayısının az olmasına şaşırdım diyebilirim. Yani sıra beklemiyorsunuz.

Benim yorumum tuvaletlerle ilgili bayanın kabalığı ve bilmiş konuşması tuvalet acil ihtiyaç içindir temizlik sebebiyle kapalı anladım fakat özel bir durum var diyorum kaba bir şekilde kapalı kapalı diyor hiç yakışmamış oradaki bir görevli de ileride belediyenin tuvaleti var diyor yani sanki aklımız yok bizim biz bulamıyoruz yönlendiriyor bir de bizi biz başka yere gitmeyi bilmiyoruz çünkü 03 01 2025 tarihinde saat 14 .00 da
Müze harika kesinlikle gezilmesi gereken bir yer

Sultanahmet meydanında sultanahmet camii'nin karşısında bulunuyor. İceride birbirinde eşsiz eser bulunuyor. Eger değer veriyorsanız sanata ve tarihi ugraminizda yarar var. Müze kart geçerli.

Müze kart ile gidilebilecek çok güzel bir müze. İç tasarımı planlaması çok güzel. yönlendirici açıklamalı tablolar ile çok güzel dizayn edilmiş. Eserleri hayranlıkla izlememek mümkün değil.

Müzekart ile ücretsiz görülebilecek eşsiz eserler ile dolu harika bir yapı. Mutlaka ziyaret edin.

Sultanahmet Meydanının adı, Bizans döneminde Hipodrom, Osmanlı zamanında ise Atmeydanı olarak adlandırılırdı.

İstanbul’un merkezinde yer alan bu bölgeye imparatorluklar; Ayasofya, Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı gibi en görkemli yapılarını inşa etmişlerdir.

Bu görkemli eserlerden biri de günümüzde toprak altında kalmış ve çoğu kişinin bilmediği tarihi İstanbul Hipodromu’dur.

3. yüzyılın başlarında İstanbul Roma’nın başkenti ilan edilir ve imparatorluğun yönetim kadrosu ve hazineleri buraya getirilir.
Roma İmparatorluğuna yakışacak güzellikte ve en az Roma’da yer alan hipodrom kadar görkemli olması amaçlanan devasa bir hipodrom yapılır.

Hipodrom, görüntüsü itibariyle bir at nalı biçiminde inşa edilmiştir. 117 metre genişliğinde olan hipodromun uzunluğu ise tam 480 metreydi. Bu devasa boyutu somut hale getirmek için yaklaşık 6 futbol sahasını yan yana getirmemiz gerekir.
Hipodromun ortasında yer alan duvar imparatorluğun birçok bölgesinden getirilen anıtlarla süslenir. Bu anıtlarla birlikte imparatorluğun gücü de sergilenmiş oluyordu.

Romalılarda hipodrom geleneği oldukça yaygındı. Çünkü buralarda düzenlenen törenlere imparator da katılırdı. Böylelikle imparator ve halkın bütünleşmesi sağlanmış olurdu. Aynı zamanda devletin siyasi gücünü gösterdiği propaganda alanları olarak da kullanılırdı.

Nika Ayaklanması
532 yılında yine sıradan bir at yarışı için onbinlerce halk hipodromda toplanır. Ancak halkın yöneticilere karşı uzun süredir var olan bir memnuniyetsizliği söz konusudur. O gün yapılan at yarışı sonrasında tribünler boşalmaz ve sloganlar atılmaya başlanır. İsyan günlerce sürer ve katılım sayısında artışlar olur. Justinyanus isyanın kanlı bir şekilde bastırılmasını emreder. Hipodromda bekleyen onbinlerce halkın çevresi bir anda askerlerle sarılır. Askerler halkın arasına hücum ederek gece yarısına kadar katliam yapar. Hipodromun tüm tribünlerinin ve zemininin kanlarla boyandığı söylenir. O gün hipodromda yaklaşık 30 bin insan katledilir ve ibret olsun diye cesetlerinin hipodrom zeminine gömüldüğü rivayet edilir. İşte hipodromun böyle ürkütücü bir geçmişi de vardır.

#istanbul #sultanahmet #hipodrom #atmeydanı #Hippodrome #Constantinople
#rome

Yıllardır öğrencilerimle müze ziyaretleri yaparım ilk defa bu kadar saygısız ve üslupsuz personel gördüm. 14 Aralık Cumartesi günü öğrencilerimizle birlikte müzeyi ziyarete geldik. İki gişe olmasına ve giriş bize ücretsiz olmasına rağmen soğukta önümüzdeki 5-6 kişinin dakikalarca müzekart çıkarmasını bekledik. Öğrenciler üşüyor, Biz diğer gişeden geçebilir miyiz ricamıza gişe personeli içeride oturmasına rağmen gişe açmayarak kabaca red cevabı verildi. Öğrencilerin kimliklerini verirken ufak bir sorumuzda yine terslendik. Bu kavgacı tutumun sebebini anlayamadık. O müze bizim ziyaret etmemiz için var. Personellerinize iletişim ve üslup eğitimi vermenizi, sanatı seven, bulunduğu makamın ve çalıştığı yerin farkında olan kişileri görevlendirmenizi tavsiye ederim.

Açıkçası hipodromun oturma kısımlarını görmek için girdiğim bir müze. Hipodrom kalıntıları gerçekten muhteşem.

İlk kez 1911 de Süleymaniye Külliyesinde açılıp daha sonra şimdiki yerine İbrahim Paşa Sarayına 1983 de taşınmıştır.
Bu saray 1520 de onarılıp İbrahim Paşaya verilmiştir.
Burada İslam devletlerine ait Emevi Abbasi İlhanlı Osmanlı Selçuklu Beylikler.... ait eserler halılar sergilenmektedir

Müze kartla ücretsiz gezebilirsiniz. İlk girdiğinizde ücretsiz sergi alanı var. O bölüme müze kart gerekmiyor. Sevgiden sonra giriş yaptığınızda bahçe alanı var kahve icebileceginiz mekan da bulunuyor. Müze iki katlı ve tüm motiflerden kıyafetlerden kutsal kitaplardan bir çok alanda sergi bu müzede mevcut. Gerçekten 3 4 saatinizi ayırabileceğiniz ve gezmeye değer bir Müze.

Çocuklar ücretsiz ama gişeden yine de bilet almak ve sıranın gelmesi için beklemek gerekiyor. Yetişkinler için Müze Kart geçiyor. Gezmek için 1.5 saat ayırmanız lazım.

Gitmeyi en çok istediğim yerlerden biriydi. İçinde gerçekten güzel şeyler var. Çok verim aldım geziden. Birçok yeni şey görmek bildiğim şeyleri pekiştirmek güzeldi. Hz. Ali'ye, Hz. Osman'a ait Kur'an'ı Kerim yer alıyordu. Anadolu beylikleri zamanı halılar, işlemeler gördüm. İstanbul'un fethinde Haliç'e çekilen zincirin bir parçası sergilenmişti. İçlerinde en bayıldığım (: Müze Kart ile giriş yaptım ücretsiz. Bence kesinlikle gezin görün. Bir puan kırdım: Sergilenen şeylerin ne olduğunu yazmışlar ama açıklama yapmamışlar. Yani ne anlama geliyor ne olarak kullanılıyor. Kısa bir açıklama yazılsa daha güzel olabilirdi diye düşünüyorum. ( Her şey bir adımla başlar (:

Müzeyi tarih sıralamasına göre düzenlemişler. O dönemlerden olan görseller var. Açıklamaları okuyarak ilerlerseniz daha keyifli olur. Bütün hepsi çok güzel eser ama kutsal emanetler kısmında peygamber efendimizin dişleri ve sakalları olan yerde etkilendim. O zamanın sevgisi saygısı insanların peygamber efendimizden bir hatıra bende de olsun diye herşeylerini toplamışlar. Kabe örtülerinin o güzelliği. Eski kuranların işçiliği benim çok hoşuma gitti.tavsiye ederim.

Tarihteki Türk-İslam uygarlıklarının genel özellikleri ve hatlarıyla anlatıldığı, İslamiyet'e katkılarından bahsedildiği, eserlerinin anlatıldığı ortalama bir müze. Eser sayısı çok fazla değil. Bu tarz kaydedeğer İslami eserlerin önemli olanları, Topkapı Saray'ında kutsal emanetler bölümünde sergilenmekte. Yine de bilgilendirici ve güzel bir müzeydi. Ekstra olarak çok fazla anlaşılmasa da hipodrom kalıntılarının bulunduğu bir bölümü de mevcut. Ziyaret etmenizi öneriyorum.

Kutsal emanetlerin de oldugu mukemmel bir muze. Cok sakin turistlerin olmadigi tertemiz enteresan tarih dolu. Birbirinden guzel efsane sahane kuranlar

Sultanahmet meydaninda yer alan muzenin ulasimi oldukca kolay ve sakin bir müze.
12. yüzyıldan 20.yüzyıla kadar uzanan Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çini ve seramik eserler, ahşap, oyma eserler, Türk maden sanatından örnekler, silah, zırh, el yazması kitaplar, İslami sikke, İslami kitabeler ve mezar taşları ve diğer metal eserler, geleneksel Türk el işleri ve giysileri sergileniyor. Müzede 400'ün üzerinde etnografik eser yer almakta. Müzede ayrıca, Bursa yöresi hamam eşyaları, Bursa tekke ve dergahlarına ait eşyalar, İpek dokumacılığı ile ilgili tanıtım köşesi de müze ziyaretçilerini beklemektedir.

Kanuni Sultan Süleyman'ın kız kardeşi ile evlenen İbrahim Paşa'nın evidir. Günümüzde Türk ve İslâm Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır. Müzekart geçiyor.

Meydanın ve dikilitaşın yamacında, Türk ve İslam Devletleri'nin farklı coğrafyalara yayılan halıdan, hat sanatı örneklerine, Kur'anı Kerimlerden çanak çömleklere birçok eser barındıran, bir- bir buçuk saat aralığında gezilebilecek bir müze.

Merhaba. Çok güzel el yazması Kuran-ı Kerim ler ve dönemlerine ait harika yazıtlar var. Tek negatif yorumum çok fazla çanak-çömlek eser mevcut ama bir kez görülmesi gereken bir yer.

Merhabalar,
Müzenin konumu ve binası çok güzel, müze kart kullanarak 1,5 saatlik gezi oldu, kafedeki ürünlerin fiyatları oldukça yüksek makul bir fiyatlandırma yapılabilir, halı tezgatı kurulmuş halı dokunuyordu ama staj gören bir öğrenci vardı güzel sanatlar teknolojiye karşı koyamıyor. Merdivenler dizlerinden rahatsız olanlar için zorlu konu, sergilenen eserlerin miktarı son Osmanlı müzesi olduğundan mı bilinmez az ama yine de buna da şükür asıl önemli bir konuya değinmek istiyorum, kutsal emanetler bölümünün ziyaretçiler için kıyafet uyarı tabelalarının olması gerekiyor hatta Sultan Ahmet, Ayasofya ve Süleymaniye camilerinde olduğu gibi ziyaret esnasında giyilen geçici kıyafet temin edilmeli çünkü Hz. Peygamberimiz' e (S.A.V.) ait sakalı şerif ve Kabe-i Şerife kullanılan kutsal emanetler bulunuyor buna uygun saygın ziyaret ortamının sağlanmasını yetkililerden rica ediyorum.

saygılarımla,

Müze Kartınız varsa girişte herhangi bir ücret ödemiyorsunuz. Gayet güzeldi

Emeviler-Abbasiler-Eyyubiler-Memlukler-ilhanlilar-Selçuklular...

Kullandıkları eşyalar, kutsal emanetler...

Girin-görün...

Buraya gelirseniz muhakkak uğrayınız...

Müzekart geçerli...

Ulaşımı çok rahat, müze kartla ücretsiz gezilebilecek, tarihi İbrahim Paşa Sarayında yer alan müze Türk-İslam etnografik eserlerinden oluşmakta. Eser sayısı ve niteliği oldukça kısıtlı malesef. Mesela Büyük Selçuklu bölümünde eser sayısı 8-10 tane. Diğer Türk İslam devletlerine de buna benzer yer verilmiş. Özel koleksiyonlarda bile buradakinden kat kat fazla ve nadir eserler olduğuna eminim. Başka bir olumsuzluk ise engelliler için tam bir kabus olması. Dizlerinden rahatsız annem ile gittiğim mekanda girişten sonra merdivenleri gördüğümüzde önce asansörün arızalı olduğu söylendi. Annem çok zorlanarak uzun merdivenleri çıktıktan sonra avludan sergileme alanının büyük kısmının olduğu bir üst kısma çıkan asansörde de sürekli asılı olduğu belli olan arızalıdır çalışmıyor vs yazan yazı ile karşılaştık. Annem daha fazla çıkamadı ve avlu katındaki küçük sergi alanını gezip beni beklemek zorunda kaldı. Bireysel müstakil evlerde dahi engelli rampası zorunluğu olduğu günümüzde hergün bir kaç bin kişinin ziyaret ettiği kamu alanında asansör çalışmaması, engellilerin hiç dikkate alınmaması gerçekten üzücü malesef. Umarım yetkililer bir an önce bu sorunu giderirler. Sonuç olarak 1 veya 1,5 saatlik kısa bir gezi yapabileceğiniz Sultanahmet meydanında sakin bir müze.

Sultanahmet Meydanı'nda, Sultanahmet Camii'nin karşısında konuşlanan Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nde, birbirinden değerli halılara, el yazması eserlere, ahşap cami kapılarına ve seramiklere kadar 4 Halife döneminden Emevilere, Abbasilerden Memlüklere, Eyyübilerden Safevilere, Selçuklulardan Osmanlılara kadar yüzlerce değerli eser sergilenmekte. Binanın kendisi de İbrahim Paşa Sarayı olarak birinci derece tarihi eser statüsünde. Müzenin avlusu da çok hoş. Yanı başındaki Sultanahmet kalabalığından izole huzurlu bir mekan.

Sultaniye ya da Yeşil medresesi olarak da bilinen medresenin yerinde kurulan müzede 12. yüzyıldan 20.yüzyıla kadar uzanan Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çini ve seramik eserler, ahşap, oyma ve kakma eserler, Türk maden sanatından örnekler, silah, zırh, el yazması kitaplar, İslami sikke, İslami kitabeler ve mezar taşları ve diğer metal eserler, geleneksel Türk el işleri ve giysileri sergileniyor. Müzede 400'ün üzeinde etnografik eser yer almakta. Bahçede bulunan mezar, mezar taşı ve kitabelerin sayısı ise 70 kadardır. Müzede ayrıca, Hacivat ve Karagöz geleneksel gölge oyununa ait eşyalar, Bursa yöresi hamam eşyaları, Bursa tekke ve dergahlarına ait eşyalar, Osmanlı nişan madalyaları, hat sanatı levhaları, bakırdan yapılmış çeşitli mutfak ve kahve eşyaları da sergilenmektedir. İpek dokumacılığı ile ilgili tanıtım köşesi de müze ziyaretçilerini beklemektedir.

Gerçekten çok güzeldi. Kesinlikle gitmenizi tavsiye ederim.
Müzekart ile kolayca giriş yapabilirsiniz.

Çok çok güzel bir müze ilk defa gidicekler için söyleyeyim ikinci kez gezmek isteyeceksiniz çok fazla ayrıntı var

Müze kart geçiyor. İçerisinde mukaddes emanetler de mevcut. Ama içeriye girerken denetlenmesi lazım. Başı açık ve abdestsiz girilmemesi gerekir.

Kesinlikle herkesin gezip görmesi lazım. ✨

Sultanahmet meydanında yer alan müzeye ulaşım çok kolay.(Tramvaydan Sultanahmet durağında indiğinizde sadece bir dakika yürüme mesafesinde) İstanbul’un fethini engellemek için denizin içine yerleştirilen devasa zincirlerin bir bölümü burda sergileniyor.Bunu görmek çok heyecan vericiydi.Tarihte yolculuk yapmak ve yeni şeyler öğrenmek için bu butik müzeyi ziyaret etmelisiniz.Ziyaretimin en ilginç taraflarından birisi Müze Hediyelik Eşya ( Museum Shop ) bölümünde çalışan Mihriban hanımın bana verdiği bilgilerdi.Kendisine çok teşekkür ediyorum.Selçuklu yıldızını sayesinde unutmayacağım.O arada müze kartınız geçerli.

Müze bir harika..kafesi de ve üst bahçesi de çok güzel ..buranın zamanında pargalı ibrahim paşanın evi oldugunu düşünmek müzeyi gezerken insanı daha da duygulandırıyor

Harika bir müzr gezilmesi kolay 30 dakikada gezebilirsiniz. Halı koleksiyonu açısından çok zengin bir müze

Türk ve İslam uygarlıkların muazzam eserleri sergileniyor. Mutlaka görülmesi gereken bir müze.

Fatıh sultan mehmet vakif üniversitesi arapça ögretmenligi bölümünde okumaktayim okul dişi ögrenme ödevi için bu sergiyi seçmiştik gayat memnun kaldik osmanli dönimine ait olan hat sergileri vardi herkesin gezmesi gireken bi yer oldugunu düşünüyürum

Sultanahmet camii avlusunda bulunan Pargalı İbrahim Paşa’nın sarayında bulunan Türk ve İslam eserleri müzesi geçmişten çok güzel yadigarları görmenizi sağlayacak bir müze. Osmanlı zamanından günümüze kadar gelen halı ve kilimler, şamdanlar, taslar, Kuran ve Peygamber efendimize ait mukaddes emanetler ve daha birçok farklı eser bulunmakta.

Eğitim sergisine katıldık. Yeğenimi okul fikrine alıştırmak için götürdüm. Birçok sınıf ortamı ve materyaller gördük. Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin'in notlarını, çok kıymetli öğretmenlerin notlarını, bazı vatandaşlar ve bir turistin yabancı dilde yazdığı notlara baktık çıkarken.

Pazar günü gittik yoğunluk yoktu. Müze kartla giriş yapılabiliyor. İçeride Türk İslam devletlerine dair bilgiler ve eserler yer alıyor. Yavaş yavaş gezerek 45 dakikada gezimizi bitirdik. İslam devletleri hakkında kronolojik bilgi alınabilir ve her devlete ait eserler incelenebilir. Ayrıca küçük de olsa kutsal emanetler ve etnografya müzesi kısımlarını içeriyor. Gitmenizi tavsiye ederim.

Kısaca çok beğendim, vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Kısa bir tarih yolculuğu gibi. İslamiyetin doğuşundan Osmanlıya kadar her şey var. Bilgilendirme yazıları var, her şeyi daha anlaşır hale geliyor. Keşke sesli tur alsaydım

Müze çok güzeldi. Özellikle kutsal emanetler beni etkiledi. Girişte 60 tl ye müze kart alıp 1 yıl boyunca müzelere bu kart ile giriş yapabilirsiniz. Müzelerin kafelerinde müze kart ile indirimli içecek ve sandviç de alabiliyorsunuz.

Görülmeye değer bir müze. Ulaşımı oldukça kolay. Sultan Ahmet Camii karşısı. Her gün açık. Müzekart geçiyor, giriş ücreti sivil için 200 TL.

Daha önce İbrahim Paşa sarayı olarak kullanılan mekan şuanda Türk İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır. 4 Halife döneminden Osmanlı dönemine ait eserler vardır içerisinde. 30 dakikada gezebilirsiniz. Müze kart geçerli.

İçerisini gerçekten görülmeye değer fakat benim gibi kilim aşığı biriyseniz mutlaka görmeniz gerek. İçeride sayısız kilim ve halı sergilenmekte. Girip girmeme konusunda kararsız kalmıştım fakat iyi ki girmişim dedim. Zaten Sultanahmet Camii karşısında bulunuyor. İçerideki kilimleri ve halıları gördükten sonra bayıldım. MüzeKart geçerli. Tekrar gitmek isteyebilceğim bir yer.

Türk ve İslam Eserleri Müzesi'ni ziyaret etmek gerçekten büyüleyici bir deneyim olmuş olmalı. Bu müze, zengin Türk ve İslam kültürünün önemli bir parçasını yansıtan bir hazinedir. Sanat, tarih ve kültür tutkunları için muhteşem bir yolculuk sunar.

Müzenin içinde sergilenen eşsiz el yazmaları, minyatürler, Osmanlı dönemine ait sanat eserleri ve diğer değerli objeler, geçmişin büyüleyici bir penceresini sunar. Bu eserler, Türk ve İslam sanatının derin köklerini ve evrimini anlamamıza yardımcı olur.

Ziyaretiniz sırasında, bu büyülü mirası daha yakından keşfederken tarih ve sanatın büyüsüne kapıldığınızı hayal ediyorum. Türk ve İslam Eserleri Müzesi, bu zengin mirası koruyarak ve gelecek nesillere aktararak kültürel mirasımızı canlı tutma görevini üstleniyor. Bu tür müzeler, kültürel zenginliğimize derin bir saygı gösteriyor ve her ziyaretçiye büyüleyici bir öğrenme deneyimi sunuyor.

Sultanahmet Camii'nin hemen karşısında sadrazam makbul sonradan maktul Pargalı İbrahim Paşa'nın sarayı olarak'ta bilinen Türk ve İslam Eserleri Müzesi. Koleksiyonu baya zengin. 4 halife döneminden başlayarak Osmanlıya kadar uzanan çoğu medeniyete ait İslam ve kültür eserleri kronolojik olarak gezilebilmekte. Muazzam bir Selçuklu ve Osmanlı halı koleksiyonundan bahsetmezsek olmaz. Etnoğrafya bölümünde ise 19 20 YY ait Osmanlı günlük hayatı ile ilgili eserler mevcut. Ayrıca İstanbul'un fethinde Haliç'i kapatan zincirde İstanbul arkeoloji müzesinden buraya getirilmiş. Sarayın ortasında at meydanı manzaralı muazzam bir avlu var. Burada gezi sonrası kahvenizi yudumlayabilirsiniz ki müze kartınıza Türk kahvesi %50 indirimli. Müzeden çıkmadan önce hediyelik eşya bölümü ve hipodrom kalıntılarının olduğu odayı görmeyi ihmal etmeyin.

Kültür ve turizm bakanlığı tarafından hazırlanan istanbul kazıları adlı sergiye ev sahipliği yapıyor. Ücretsiz bir şekilde gezebileceğiniz bu sergide istanbulun çeşitli noktalarında yapılan kazı çalışmaları hakkında bilgi almak ve bu çalışmalardan çıkan eserleri görebilirsiniz.

Yıllardır gitmek isteyip sürekli ertelediğim Türk ve İslam Eserleri Müzesi'ni sonunda ziyaret ettim. Burası aynı zamanda Sadrazam İbrahim (pargalı) Paşa'nın ikamet adresi. Sergilenen sanat eserleri ve mekanik aletler ise kesinlikle görülmeye değer.

Bu müzede sırayla tarihe tanıklık ediyorsunuz ve ne zaman neler yapildigini anlatan uzun yazılar bulunuyor. Fatih sultan mehmet zamaninda istanbul'u fethederken kullanılan zincirler bu müzede yer alıyor. Girişler müze kart ile yapiliyor ve haftaici sira beklemden giris yapabiliyorsunuz. Güzel bir atmosferi var herkesin görmesi gereken bir müze

Sultanahmet camii karşısında İbrahim Paşa sarayında yer alan müzede müze kart geçiyor. Müze kartı olmayanlar girişten alabilir. Biz gittiğimizde ayrıca halı sergiside vardı. Çeşitli dönemlerde bu tarz sergiler olabiliyormuş. Müze giriş kısımında ayrıca hediyelik eşya mağazasıda bulunuyor. Müze karta ayrıca %10 indirim yapılıyor. Sarayın bir çok odası kısım kısım ayrılarak ilgili dönemin eserleri muhafaza altına alınmış. Emeviler, Memlükler, selçuklu dönemi vb. gibi. Ayrıca müzenin son kapısından çıkış kısımındada Etnografya bölümü yer almakta.

Türk ve İslam tarihinin geniş bir özetini ihtiva eden, tarihi akışa göre böölümlenmiş ve bilgilendirici levhalarıyla sadece görsel olarak değil bilgi olarak da ziyaretçilere katkı sağlayan, ziyaret saati aralığı geniş oldugundan gezi planlamasının rahat yapılabileceği, görülmesi gerekli bir müze. Ulaşımı kolay.

Müze Kart geçerli, müze kartı olanlar ücretsiz şekilde girebilirler. Müze oldukça büyük ve yaklaşık 2 saatte müzeyi bitirdik. İçerisinde pek çok tarihi ve sanat eserini barındırıyor.

İSLAM DÜNYASININ NADİR ESERLERİNİ BARINDIRIYOR
Abbasi, Memlük, Selçuklu ve Osmanlı döneminin az bulunur örneklerini sergileyen müzedeki eserler, İslam dünyasının farklı köşelerinden toplanmış. Müze, dünyanın en iyi halı koleksiyonlarından birine sahip ve o kadar çok halı ve seccade var ki. El sanatlarından, hat sanatına kadar pek çok eser mevcut. Kesinlikle gidip görmenizi tavsiye ederim, pişman olmazsınız.

Müzekart geçerli, önünde müzekartta çıkartabiliyorsunuz. Eski pargalı ibrahim paşanın kaldığı yer . Müze olmuş bahçesinde kahvede içebiliyorsunuz. Türk medeniyetleri ve eserlerini, islamiyet dönemindeki kuran kitaplarının medeniyetlerdeki hali, bizans zamanındaki haliç zincirleri , kutsal emanetler kabe örtüsü gibi ürünler bulunmakta. Mutlaka gidilmeli. Halı ile ilginiz varsa içeride sürpriz sizi bekliyor. Yanında ayasofya anı müzesine de uğrayınız.

Türk Ve İslam Eserleri Müzesi Hemen meydanda sağ tarafta Ayasofya Tarih Ve Deneyim Müzesinin yanındadır. Eski Adıyla “At meydanındadır”

Her Gün Açıktır. Açılış 09:00 Kapanış 18:00 dir.
Müze Kartınız varsa Bedavadır. Müze kartınız yoksa Kapının Hemen girişinde Müze kartı çıkartılmaktadır.60 tl dir Bir sene boyunca

İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi, ülkemizde Türk İslam eserlerini topluca kapsayan ilk müzedir.

Müze içerisinde Dünyanın en iyi halı koleksiyonlarından birine sahip olmasıyla tanınıyor. 13 yüzyıla ait Selçuklu örnekleri ve olağanüstü zengin halılardır.

Müze içerisinde Cam eşyaları,Taş ve pişmiş toprak eserleri hat levhalar, metal seramik objeler, el yazmaları, nadir eserler etnografya koleksiyonları bulunmaktadır.

İnanılmaz İncelikle işlenmiş tüm detaylar İlmek ilmek işlenmiş tüm sanat eserlerini tarihi ve sanatın birbiriyle harmanlanmasını öğle büyülü şekilde izliyorsunuz ki köklerinizi görmek o büyülü atmosfere gitmek gerekiyor.

Sultanahmete geldiyseniz bu müzeye uğramadan gitmemelisiniz. Pargalı İbrahim Paşa Sarayında bulunan bu müzede İslam Tarihinin çeşitli dönemlerinden (özellikle Osmanlı ve Selçuklu ) eserler sergileniyor. Halılar büyüleyici. Kutsal emanetlerini sergilendiği bölümde fonda çalan salavatla gerçekten büyüleniyosunuz. Çok emek verilmiş, bakımlı, harika bir müze. Bahçesinde kafeteryası da var. Müze kart geçiyor. Müze kartınız yoksa girişinde gişe mevcut.

Sultanahmet’e geldiyseniz kesinlikle bu müzeyi de gezin derim. Müzekart geçiyor, gezmeniz ise yaklaşık olarak 1 saatinizi alacaktır.

Meşhur Pargalı İbrahim Paşanın sarayında yer alan müze de Selçuluklardan Osmanlı tarihine kadar, İslam tarihinin önemli eserleri bulunuyor.

Bu eserler arasında, 800’lü yıllardan kalma Kur’an-ı Kerim yazmaları, 13. yüzyıldan kalma Selçuklu halıları, kıymetli altın süslemeler, Hz. Ali’ye ait olduğuna inanilan edilen Kur’an-ı Kerim, çeşitli mimari eserler bulunuyor.

Dünyanın en değerli halı koleksiyonlarından birisi de bu müze içerisinde bulunmakta.

Müzenin bahçeye açılan katında ise balmumundan yapılmış, Osmanlı’nın gündelik yaşamını yansıtan canlandırmalar bulunmakta.

En alt katta ise şu an restorasyonda olsa da Hipodrom’un bir parçasını görebiliyorsunuz.

Müzenin içerisinde ayrıca WC, hediyelik eşyalar bölümü mevcut. Ayrıca, Ayasofya ve Sultanahmet meydanının manzarasını karşı çayınızı kahvenizi içebileceğiniz bir kafe de var.

İyi gezmeler dilerim.

Sultanahmet meydan da İbrahim Paşa Sarayında yer alıyor müze. Müze kart geçerli. Ortalama 2 saat vakit ayrılabilir. Müze turundan sonra bahçesinde yeşilliklerin içinde dinlenebilirsiniz.

Müzekart ile kolayca girebilirsiniz, ekstra bir ücret istenmiyor. herkes topkapıdaki kutsal emanetleri görmek için sıra bekler fakat bu müzedeki kutsal emanetlerden haberleri yoktur. Osmanlı Anadolu Selçuklu Abbasi Emevi İlhanlı devletlerinin birçok eseri içeride yer alıyor. ekstra olarak bir etnografya müzesi var. fetih sırasındaki haliç zinciri de burada yer alıyor

Müze için bir değerlendirme yapmam gerekirse büyük bir müze olmakla beraber çok emek verilerek hazırlanmış bir müze .Müzekartınız ile kolaylıkla giriş yapabilirsiniz. Eğer yok ise müzenin girişinde bilet gişesi bulunmakta. İslam tarihinin farklı dönemlerine ait odaların olduğu bu müze her detayı ile muhteşem bir müze. Her odada farklı eserler bulunmakta. Ek olarak farklı koleksiyon türleri vardır. Şam evrakları, halı sanatı, taş eserler, ahşap eserler, yazı ve yazma eserler, hat levhalar, etnografya, cam maden seramik çini koleksiyonu gibi pek çok koleksiyonlar bulunmaktadır. Etnografya sergisini gezmenizi özellikle öneririm.19.yy İstanbul'u adeta yaşıyorsunuz. Sultanahmet'e gidildiğinde muhakkak gidip görülmesi gerekilen bir müze.

Gerçekten köşede kalmış müthiş bir müze daha önce nasıl keşfedemedim diye kendime bugün defalarca sordum mutlaka gezilmesi gereken bir özellikle kutsal emanetler kısmı tüylerinizi diken diken edecek.

Tarihte kanuni sultan Süleyman’ın sadrazam pargalı İbrahim paşa için yaptırdığı saray. Paşa kıymetini bilememiş. Güzel müze kutsal emanetler ve etnografya bölümü de var. 25 Ağustos’a kadar burada,ışıklandırma zayıftı ve içerisi sıcak. Akşam saatlerinde gittik çok sakindi giriş müze kart ile.

Kültür bakanlığına bağlı bir müze müze kart ofisi girişinde mevcut buraya her kesimden insanın girip görmesinde fayda var diye düşünüyorum her alanında bir tarihi barındırıyor çok gezdik yorulduk derseniz içinde cafe var oturup bir çay kahve molası verip gezinize devam edebilirsiniz buraya bir kaç fotoğraflar ekliyorum daha fazlası İçin müzeyi ziyaret etmemizde fayda var iyi geziler

Birkaç bölümden oluşuyor bahçe bahçenin altında tarihi kazılardan çıkarılmış bir bölüm bahçeden girişte küçük odacıklar ve 2. Katta da mekke ve medineden getirilmiş kutsal emanetler sergileniyor

Birçok devletten kalan eserleri görme imkanına kavuştuğunuz muazzam bir müze. Müze kartın geçerli olduğu bu müzeyi görmenizi tavsiye ederim. Ülkemizde Türk-İslam eserlerini topluca kapsayan ilk müzedir. 1984’te Avrupa Konseyi Yılın Müzesi Yarışması Jüri Özel Ödülü’nü ve 1985'te de Avrupa Konseyi-UNESCO’nun çocuklara kültür mirasını sevdirme konusundaki ödülünü almıştır. Müze, dünyanın en iyi halı koleksiyonlarından birine sahip olmasıyla da tanınmaktadır.

Müze kart geçerli. Kronolojik olarak sıralanan dönem dönem ayırdıkları, odalar arasından Mukaddes emanetlerle karşılaşmak hoş bir süpriz oldu bana. El yazması Kuranı Kerimler, müthiş oyma örneği olan kapılar vb. Gidilip görülmesi gereken bir müze.

Sultanahmet meydanında dikilitaş'ın hemen arkasında bulunan mutlaka görülmesi gereken bir müze, türk islam tarihini en detaylı şekilde yansıtan hayran kaldığım bir yer,müze kart ile ücretsiz,müzenin çok güzel bir bahçesi var ve içerisinde çok fazla bölümleri var müzeyi gezmek biraz uzun sürüyor,fakat tarihe tanıklık eden bu eserleri görmek için değer...

Daha önce İbrahim Paşa sarayı olarak kullanılan mekan şuanda Türk İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır. 4 Halife döneminden Osmanlı dönemine ait eserler vardır içerisinde. Bahçedeki etnografya bölümünü de ziyaret etmeyi unutmayın 🙌 Tarihi bilgiler için ınstagram'da @vakanivüshanim sayfama bakabilirsiniz 🙌☺️

Müzede her dönemden tarihi eserler mevcut. Kutsal emanetler bölümünde peygamberimizin sakal ı şerifleri var. Bahçede Sultanahmet camisi manzarası oturma alanları var. İçeride çay kahve içebileceğiniz ortamına çok uygun güzel bir kafe gördüm. Gel gelelim kapıda bilet satan kıl kuyruk herife değinmiyorum bile. Adam gelenlerle nasıl konuşulacağını ve nasıl davranacağını maalesef bilmiyor. Acilen eğitime alınması lazım.

Kutsal emanetlerin içinde bulunduğu eski Türk devletlerinin kullandığı bir kaç alet ve eski büyük alimlerin el yazması kitaplar ve Kur'an'ı Kerim ler var. Gidilmesi gerekilen bir yer bence. Hz. Muhammed sav in sakalı şerifleri de var. Müze kart ile giriş ücretsiz.

Engelli Ziyaterçiler Gelemez Çünkü Asansörler Çalışmıyor - Tuvaletler yetersiz ve bozuk . Engelli wc kapalı - otopark yok . toplu taşıma yürüyüş mesafesinde . Cafe fiyatları çok yüksek . Müze mükemmel Fakat hizmetler kötü hiç yakışmıyor .

Sultanahmet Meydanında İbrahim Paşa'nın sarayı Türk ve İslam Eserleri Müzesi olarak dekore edilmiş ilginç ve değişik bir atmosferdi ama içi çok fazla boştu biraz saray gibi de dekore edilseymiş fena olmazmış yine de güzeldi. Hediyelik eşya bölümü ve kafesi var. Müzekart da geçerli bu yüzden ücretleri bilmiyorum.

Ben pazartesi günü geldim. Müze kartım olduğu için direkt geciş yapabildim ama zaten gişede sıra yoktu.

At meydanında bulunan bu alan önceden büyük bir hipodromun parçasıymış. Hipodromun ne zaman yapıldığı ile ilgili net bir tarih yok. Ama bu hipodrom tarih yazılışlarını görmüş bir yapı. Hipodrom da bulunan yarışlar , gösteriler aslında öylesine olan şeyler değilmiş. Siyasi olarak ayrılan iki takımları mevcutmuş. Bu takımlar bir isyana ön ayak olabiliyormuş. Bu kadar etkili yarışlar imparator için biraz ürkütücü olabilir.
Neyse konumuz bunlar değil. Hipodrom 1261 yılına kadar kullanılmış daha sonra Pagan oyunu denilip iptal edilmiş. İşe dini sokmuşlar. Çok tanıdık bi senaryo. Daha sonrasında İstanbul fethi ile Türklerin eline gecen bu geniş yapıyı Türkler imara acmamış ve burayı kullanmayı sürdürmüş. Kimisi düğün sünnet töreni yapmış. Kimisi cirit oynayıp at koşturmuş. Kimisi işgale veya devlete karşı protesto yapmış. Kimisi buradaki dar ağaçlarında sallandırılmış.

Ama köşesindeki yerlere evler , konaklar yapılmış bunlardan biri İbrahim Paşa sarayıymış. İbrahim Paşa ve kanununin arası bozulunca. Pargalı İbrahim infaz edilmiş ve yerine yeni bir İbrahim Paşa gelmiş. Bu sefer pargalı değil Bosnalı İbrahim Paşa gelmiş. Daha sonrasında bu bina yıllarca farklı şeyler için kullanılmış. Kimi zaman dikimhane kimi zaman mehterenhane olmuş. Bir süre sonra virane hale gelmiş. Yeni binalar yapmak için yıkım sürecine girilmiş ki bir mimar cıkıp durun demiş ve bugün gezdiğimiz yapıyı kurtarmış.

Bu arada bence cok güzel bir manzarası var. Avlusu geniş ve yemyeşil. Manzaranız ise sultanahmet ve mısırın sıcağından gelen dikili taş. Bir çay molası verebilirsiniz.
Bu müzenin içindeki eserler ilk olarak 1914 de toplanmış. Daha sonra 1985 de koleksiyon genişleyince bu yapının içine alınmış.

Bence bu müze illa gezilmesi gereken bir yer değil. Yani ayasofyayı görmediyseniz ve sınırlı bir zamanınız var ise ayasofyaya girmenizi tavsiye ederim. Daha sonra buraya gelebilirsiniz.

Müzenin ilk baştaki eserleri ( rakka çömlekleri , 4 halife vb) uykumu getirdi. Sanırım hem ortamdan dolayı hem de cok fazla eser olmamasından.

Artuklu eseri olan Cizre ulu caminin kapısı ise bir anda ışıklı bir şekilde karşınıza cıkıyor. Yıllardır coğu yerse fotoğrafını gördüğüm ve hayran olduğum kapı tokmağını görme fırsatım oldu. Ama bu kapı tokmağı kardeşinden ayrılmanın verdiği hüznü taşıyor bence. Danimarka müzesinde bulunan calınan kardeşinin bir an önce getirilmesi gerekiyor. Bu arada kapının mucidinin robotlarıyla meşur ünlü bilgin cezirenin yaptığı düşünülüyor.

Ama cok güzel kronolojik bir sıralama yapmışlar İslam dünyasının çeşitli bölgelerinden eserler bir araya getirilmiş

Ayrıca İran da hakimiyet süren Türk hanedanlıkların eserleri ise büyüleyici idi. İşte orda uykum açıldı. Kaçar hanedanlığının o işlemeli eserleri büyüleyici idi.

Koridorun sonunda kutsal emanetlerin bir kısmı var diğer önemli kısmı topkapı sarayında ve diğerleri, küçük küçük kısımlar halinde vakıflar ve türbeler de sergileniyor

Buradan cıktıktan sonra sizi Anadolu halıları karşılıyor. Bence bu kısım harika. Çünkü bir milletin orta asyadan getirdiği şekilleri Anadolu da harmanlayıp sunduğu eserleri izliyorsunuz. Kocaman halıların hangi parmaklardan cıktığını düşünmek hayret edici. O halıları dokuyanlar neler düşünüyorlardı ? Ne ümitleri vardı ? Şimdi hiçbirinin ismi yok ama eserlerini izliyoruz. Koca sarayları , camileri süsleyen bu halılar sahiplerinin mutluluğunu veya mutsuzluğunu taşıyorlar mıdır bu meçhul.

Ayrıca sizi belki de dünyada eşi benzeri olmayan bir mezar taşı karşılıyor. Bu mezar taşı bize Osmanlı'nın ne kadar ince yapılı düşünceli bir toplum olduğunu gösteriyor. Mezar taşı içinde mezar taşı var. Bu mezar taşı karnında bebeği ile gömülen anne için yapılmış. Evrenin ayırmadığı bu cocuk ve annenin taşları da mezarları gibi beraber oyulmuş.

Alt katta ise etnografya müzesi var. Bu kısımda cok güzel dizayn edilmiş. Ama yine pek bir eser yok.

Dediğim gibi bence ilk ayasofya ya gidin ve daha sonrasında vaktiniz kalırsa buraya gelin. Şimdiden iyi gezmeler

Müze gayet kapsamlı, mimari zaten harika. Kafede Müzekart’a indirim var. Sultanahmet & Dikilitaş manzaralı şu güzelim avluda beklediğim Türk kahvesi sunumu bu değildi ama. Kesinlikle iyileştirilmeli, fincanlara geçilmeli. (Çoğunlukla yabancı turistler ziyaret ediyormuş bir de müzeyi, görevlinin söylediğine göre)

Muze Sultanahmet meydaninda bulunuyor.Muze kart ile girilebiliyor.İcerisinde com degerli eserler bulunmakta.Donemlere ait Kur'an-ı Kerim , Kâbe anahtari, örtüsü,kutsal bazi emanetler vb..Mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir muze...

Çok beğendiğim bir yer oldu. Tekrar tekrar gidilebilecek bir yer. Fiyatlarını bilmiyorum ben müzekart ile gittim fakat gerçekten çok iyi tasarlanmış bir yer. Herkesin gidip görmesi gerek.

Sultanahmet meydanında yıllardır önünden geçtiğimiz müzeyi gezmek bugüne nasip oldu. Kutsal emanetleri görme fırsatını kaçırmayın... Müzekart geçmektedir.

Sultan Süleyman Han in damadı ve veziri olan Pargalı İbrahim paşa nın antik Roma imparatorlugu hipodrom unda inşa ettirdiği saray in günümüzde restarasyonu yapılarak içerisinde Türk İslam eserlerinin sergilendiği müze olarak hizmet vermektedir..ilk girişte ilk odadan başladığınız da İslam devletinin ilk örneklerinin verildiği halife i raşidin ile başlayıp oda oda emevi Abbasi Eyyubi Memlûk Selçuklu Safavi Osmanlı son dönemlerine kadar geçen süreçte zaman yolculuğuna çıkıp her dönem verilen sanat eserlerinin gelişime şahit oluyorsunuz.

Türk ve İslam eserleri müzesi dikilitaşların bulunduğu meydanın batı kısmında bulunuyor. Eski İbrahim paşa sarayının olduğu yer şu an müze olarak kullanılmış. Müzenin içindeki bir kısım da aynı zamanda eski hipodromun bir parçası. Ayrıca eserlerin teşhir ve tanzimi oldukça hoş olmuş. Müze kartla girebilirsiniz. Mutlaka görmeniz gereken bir müze.

İstanbuldaki hemen her müzeyi görmüş biri olarak ilk üçte kesin yer alan bir yer diyebilirim.Türk ve islam tarihine kronolojik bir yolculuk yaptıran şahane eserler barındırıyor.Tarihine değer veren herkesin gidip görmesi gereken bir yer. Not: Müzekart geçerli.

Sultanahmet de en güzel ve özel müzelerden dir. İçerisinde eserler Osmanlı döneminde de müzelerde sergilendiği için kıymetlidir. Abbasiler, Emeviler, Memluklular, Selçuklular ve Safeviler gibi bir çok dönemden kalan kutsal eserler müzede çok güzel bir şekilde sergilenmektedir. Bu müze binası Kanuni Sultan Süleyman döneminde Sadrazam İbrahim Paşa'nın sarayı olarak kullanılmakta olması da, geziye ayrıca keyif katmaktadır.

Şehrin ortasında bütün o gürültüden insan kalabalığından uzakta sizi başka bir zamandaymis gibi farklı bir dünyaya götürüyor. Bu müzeyi tercih nedenlerinden biride zaman zaman sergilerin olması, tabi pandemi dönemi olduğundan sergiler şuan için malesef yok. Çok sıklıkla olmasada uğradım bu müzede yeni bir bölüm açılması bu ziyaretinde adeta süpriz oldu. Müzeleri gezin başka zamanlarda seyahat edin. Ayrıca arkadaşlarinizi kahve icebileceginiz bir saraya davet edin. Tıpkı benim gibi. Herkese keyifli geziler diliyorum. Sevgiyle kalın...

Bu müze oldukça güzel. Hatta şu an da Mukaddes Yol isimli bir sergi var ve bunu da gezerseniz harika. Sarayın yapısının yanı sıra kutsal eserleri kaçırmayın.

Muhteşem bir müze binası kalabalığın içinde sakinliği bir yana 1 oda sadece sakalı şerife ayrılmış muhakkak listenizin başına alın. En az 1.5 saat ayırmalısınız küçük gibi ama görülecek çok eser var.

Güzel düzenlenmiş, bir odasında kutsal emanetler ve sakalı Şerife ayrılmış bir müze. Giriş ücreti 50 tl. 65 yaş üstü ücretsiz kimlik gösterip gezebilir.

Buram buram tarih kokan büyük bir müze,buraya girişte müze kartı geçmekte, burası ayrıca İbrahim paşa sarayı olarakta geçmekte... ayrıca Bizans imparatorluğu zamanında atların yarıştığı ve gladyatörlerin dövüştükleri hipodrom un bazı kalıntılarıda girişte bulunmaktadır.,.

Harika bir yer müze kartı ile giriş yapabilirsiniz . . . Kutsal emanetler bölümünde harika bir atmosfer var . .ortalamam 1 saat burada gezebilir güzel güzel fotoğraflar çekebilirsiniz . . Ailecek katılabilirsiniz . . Bütün tarihî dönemleri tek çatı altında bulabilirsiniz:))😊

Yaşadığımız şehrin, inandığımız dinin, varlık ve yokluk ile ilgili keşfetmem gereken daha çok şey var diyenlerin mutlaka gezmesi, okuması gereken enfes bir yer. Dünyadan soyutlanıp mana alemine ışınlandığınız enfes bir ortamdır burası

Aslında müzeyi çok beğendim. Kronolojik olarak anlatılan beylikler, devletler ve bıraktıkları sanat eserlerinden kesitler güzel düzenlenmiş. Üşenmedim tek tek okudum, üşenmeyin okuyun; Anadolu ve Mezopotamya'da hüküm sürmüş devletleri, bitiş sebeplerini, bıraktıkları sanat eserlerini, kimlerin nerelerden geldiğini ve nerelere gittiğini öğrenirsiniz.

Yine de, müze restorasyonu biraz tuhaf geldi, içerideki ve dışarıdaki hissedilmesi gereken otantik ve tarihi ortam, daha çok günümüz müzelerine benzemesi sebepli kaybolmuş gibiydi. Üzücü geldi bu durum. Sonradan yapılan merdivenlerden Sultan Ahmet Camii'nin güzelliğine bakarken, yüzünüzü yere çevirdiğinizde gördüğünüz şey koca bir beton boşluk. Çınar ağacı çok şükür duruyor, şimdilik.

Asıl adı İbrahim Paşa Sarayı olan bu binanın, yan duvarına bitişik olan Tapu ve Kadastro binasının arkasından Belediye Çay Bahçesi'ne kadar devam ettiğini biliyor musunuz?! Geziye açık değil henüz, restorasyonun devam ettiği söyleniyor. Yani, bu saray gezdiğiniz kısımdan çok daha büyük. Gerçi, tapu binasının sarayın orta yerindeki boşluğa yapılmış olması her ne kadar saçma gelse de, zamanında orasının (şu ankinden küçük olan haliyle tabi ki) defterdarlık olması, duruma biraz ışık tutuyor.

-1.kattaki hipodrom kalıntıları, aslında sarayın komple hipodromun izleme duvarları, oturakları üzerine inşa edildiğini kanıtlıyor. Biraz ileride, Marmara Ünv. eski rektörlük binasının da gerisinde bulunan, 2000 yıllık hipodromdan günümüze ulaşan en büyük kalıntısı olan duvarın üzerine inşa edilen meslek lisesi ve de alt kısmına önce inşa edilip sonra yıkılan ama fayansları halen duran gecekonduyu hatırladım...

Türk ve İslam Eserleri Müzesi Sultanahmet'te gezilmesi gereken ilk durağını olsun, özellikle sergilenen halılar mükemmel ve bu halıların neredeyse %70 i Uşak halısı, memleketime bir kez daha gurur duydum, son düzenlemeleri de beğendim, çevre düzenlemesi de güzel olmuş, ecdadımızın eserleri mükemmel.

Sultanahmet meydanında ki bu müzeyi gezmekten büyuk keyif alacaksiniz. İlk Türk beyliklerinden baslayıp Osmanlı'ya kadar bir sureç anlatımi ve o yıllara ait eşya bilgi ve belgeler tanıtiliyor. Peygamberimize ait kutsal emanetler ile antika degeri yüksek halıların desen ve buyüklukleri beni çok etkiledi.