Neredeyse hiç birşey kalmamış. Eski zamanlarda “12 Aiol yerleşimi içerisinde önemli bir yerleşim olarak bahsederken Strabon'da antik kenti Aiolis bölgesinin en büyük yerleşimi olarak tarif etmiştir. “ denmiş bir alan kazılar ne durumda ayrıntı yok eser mi kalmamış zamanla bilgi yok. Eserde çok yok. Yoklarda bir yer. Patika bir yoldan gidiliyor baya bozuk. Toprak yol. 2020 yılı.

İzmir Belediyesinin internet sayfasından görüp gittim. Her yerde çöp var. İzmir adına utandim. Bu kadar değerli bir yerin bu kadar bakımsız bırakılması çok utanç verici.

Yorumlarda hiçbir şey kalmamış diyenleri anlayamıyorum bir şey kalmamış değil! Kalıntılar iyi korunmamış desek daha doğru olur. 👎Zamanının koca şehri ve liman kentinden kalanlar şuan otlar ve çalılıklara esir olmuş durumda
👍 Lakin her şeye rağmen bulunduğu atmosfer havası şahane
👍Balık tutup kıyısında hoş vakit geçirip kafa dinleyeceğiniz güzel bir ortam
👎Aliağa belediyesi gereken önemi ne yazık ki vermemiş

Kaderine terkedilmiş antik liman kenti. Ne yazık ki yolu patika, bakım sıfır ve bölge halkının dahi bilgisi yok. Aliağa ilçe sınırları içinde merkeze 10dk uzaklıkta bir yerde.

Yolu çok bozuk. Ticaret limanlarına teslim edilmiş.

Burasi iki liman arasinda terk edilmeye birakilmis antik bir liman kenti. Sirf yok olsun diye 1. Derece sit alanindan, 3. Dereceye dusurulmus. Konuyla ilgili haberler bulabilirsiniz. Toprak bir yoldan ulasiyorsunuz buraya, yagmurlu havalarda yol camura donuyor, girmeyin. Biz gittigimizde 3-4 araba ziyaretcisi vardi. Zorlu bir toprak yol oldugundan, ve harabeler yok olmaya yuz tuttugundan uzulebilirsiniz. Nasil bir ulkede yasadiginizi kara kara dusunebileceginiz ender noktalardan birisi.

Suan tam gitmelik yer. Efsane guzel bir bahar havasi hakim. 5 yildir aliagadayim. Daha once nasil gitmedim diye dert yaniyorum.

Denizin karşısında tarihi taşlardan oluşmuş bir yapı bilgilendirme tabelaları silinmiş görünmüyor belediye buraya çalışma yapabilir

Asfalt yol yok, düzgün tabela yok, bakım yok, Kültür bakanlığı göz ardı etmiş. Zamanın önemli liman yerleşimlerinden biri için üzücü bir durum. Ayrıca o haçtan ne istedinizde 4 parçaya böldünüz arkadaş.

Berbat bir halde harabeler darmadağın olmuş. Zahmet edip gitmeye değmez. Aslında tarihi ilginç bir mekan. Kyme, Antik Çağ'da Aiolis denilen bölgedeki Aiol kentlerinden biridir. Günümüzde Türkiye’nin İzmir ili Aliağa ilçesi yakınlarında yer almakta olup kıyısında bulunduğu küçük körfez, Nemrut Körfezi olarak adlandırılmaktadır.

Bir liman kentinin bu halde olması çok üzücü.Ne bir denetleme var ne bir tabela,yol.Dört yıl kadar önce gittiğimde her şey henüz az deforme olmuşken şuanki gördüklerim beni hüsrana uğrattı.Bira şişeleri,Mermerler kırılmış,insanlar bulduklarını götürmüşler.Berbat halde.

Antik Kyme kenti kalıntıları, İzmir’den Bergama’ya giden yol üzerinde yer alır. Aliağa’nın 6 km güneyindeki kent, efsaneye göre, MÖ 2.000 yılının sonlarında Hellas’ın kuzeyinden gelenler tarafından Çandarlı Körfezi’nin güneyindeki 2 tepe üzerine kurulmuştur. Kyme, denizlerdeki hâkimiyeti ve hinterlandındaki verimli ovası sayesinde kısa zamanda Aiolis kentlerinin en önemlisi ve en büyüğü durumuna gelmiştir.

Kymeliler, MÖ 8. yüzyılda tarımın yanında deniz ticaretiyle de geçimlerini sağlamışlardır. Önemli bir liman kenti olan Kyme (Yaklaşık 200 m uzunluğundaki iskele hâlâ görünür durumdadır.), aralarında Kilikya Bölgesi’ndeki Side ve Güney İtalya’daki Cuma’nın da bulunduğu birçok şehrin ana yurdudur ve sikke basan ilk koloniler arasındadır.

Kente dair ilk kalıntılara 1874 yılından sonra ulaşılmıştır. 1876-1877 yılında bir mezardan çıkarılan takılar Britanya Müzesi’ne (British Museum); 1881 yılındaki kazılarda ele geçirilen yazıt ve heykeller İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne, buluntular ise Louvre Müzesi’ne gönderilmiştir. Yıllar içerisinde belirli aralıklarla yapılan kazılar, günümüzde çeşitli yabancı üniversitelerin desteğiyle devam etmektedir. Araştırmalar yoğun olarak, agora, stoa, tiyatro, küçük tapınak, sütunlu yol, yerleşim bölgesi ve Helenistik Dönem sur duvarının bulunduğu kent merkezi ile banliyöde devam etmekte olup Bizans Kalesi’ndeki restorasyon çalışmaları tamamlanmıştır.

Son dönem kazılarında, bazı çiftlikler, bir zeytinyağı işliği, kentin su gereksinimine hizmet veren sarnıçların görüldüğü bir alan ve MÖ 7. yüzyıldan Erken Bizans Dönemi’ne kadar geniş bir zaman dilimi içinde kullanılan nekropoller açığa çıkarılmış; MÖ 6. yüzyılda Kyme’de kuyumculuğun ulaştığı yüksek seviyenin göstergesi olan çok sayıda kıymetli eser bulunmuştur. Söz konusu buluntular Kyme’nin özellikle Helenistik Dönem’de kuyumculukta üstlendiği önemli rolü vurgulamaktadır.

Malesef deperi bilinmeyen çöpe atılmış tarih yolubile belli değil