Camiin cadde üzerindeki basık kemerli kapısından ve merdivenle küçük bir taşlığa girilir. Bu kapı üzerinde, Selam ün'aleyküm... ayeti kerimesi ve 5 C.âhir 1219 (11 Eylül 1804) tarihi görülmektedir. Mabet, bu tarihte tekrar tamir edilmiş ve şimdiki şeklini almıştır.
Taşlığın sağ tarafındaki kapı türbe kapısıdır. Fevkani olan mabedin bu bodrum katında, kimlere ait olduğu bilinmiyen dört toprak kabir vardır ki yalnız birisinin taşı üzerinde: Mehmed Bin Abdullah 1097 (1685) kitabesi vardır. Bu kat, kesme tafltan yapılmış olup cadde tarafında kemerli üç penceresi mevcuttur.
1974 tarihinde Haliç Köprüsü'nün yapımı sırasında yollar yükseltildiğinden bodrum katı ve dış kapısı çukurda kalmıştır.
Cami tamamen ahşaptır. Üzeri çimento sıvalı minaresi sağda ve sokak tarafında olup mabedin bu taraftaki köşesi içine yerleştirilmiştir. Minarenin kaidesi, küpü ve bodrum katı, devrinden kalmadır. Küp dilimleri üzerinde ufacık kitabeler vardır. Binanın sağ köşesinde istalaktitli bir pah bulunmaktadır. Minberi ahşaptır.
Mecmua-i Tekâya'ya göre cami, bir müddet, âyin günü cuma olan bir Kadiri Tekkesi haline getirilmiştir.
Yâ Vedûd, Allah'ın isimlerinden birisi olup Ey Sevgili anlamına gelmektedir.
Mabedin etrafında hiç ev kalmadığından, cemaat gelemez olmuş ve bu yüzden Temmuz 1990 tarihinde kapanmıştır. Hüzün verici bir durum.