Osmanlı Devleti’nde zirâî üretim tekniklerinin geliştirilmesi ve tarımda verimliliği arttırmaya yönelik ilk teşebbüsler Tanzimat döneminde başladı. Tanzimat devlet adamları reformların başarısı için her alanda uzman kadrolar yetiştirilmesini hedefliyorlardı. Bu doğrultuda öncelikle ziraat reformlarını uygulayacak kadrolar istihdam edildi, ardından 1847 yılında İstanbul’da ilk Ziraat Mektebi açıldı. Ayamama Çiftliği’ndeki başarısız ilk girişimden kırk yıl sonra, Fransa ve Almanya’da ziraat eğitimi alan bürokratların hazırladıkları plan dâhilinde pek çok vilayette ziraat mektepleri ve numune tarlaları açıldı. Bunlardan biri olan Ankara Numune Tarlası ve Çoban Mektebi de vilayetteki çiftçilerin devrin tarım yenilikleri ile tanıştırılması ve tiftik keçilerinin ıslahı amacı ile 1898 yılında hizmete girdi. Bâbıâlî’nin teknik ve malî teşviklerine rağmen Ankara çiftçisinin ilgisizliği, 1908’de Çoban mektebinin Ziraat Mektebine dönüştürülmesine neden olmuş ve ağıl bölümü tasfiye edildi. 1914–1918 yılları arasında savaş şartlarından dolayı eğiteme ara verilirken, mektep binası Mustafa Kemal’in Ankara’ya gelişinden sonra karargâh olarak kullanıldı

Ankara'da rotalara eklenecek tarihî mekan.

Bugün gittik. Ailece gezilecek küçük güzel bir müze.Herkesin gitmesini gezmesin tavsiye ederim.
Pazar günleri kapalı.
Hafta içi sabah 10 akşam 8 açık.
Personel güler yüzlü ve bilgili.
Gitmesi kolay. Keçiörennin girişi. Dolmuş ve otobüs yanından geçiyor. Keçiören metro ile gidebilirsiniz.

Çok etkileyici bir müzeydi. Tarihi bütün detaylarıyla bize aktaran rehberimiz Ozan beye teşekkür ederiz. Kendisi çok bilgili ve tüm detaylara hakimdi. Mutlaka ziyaret etmenizi öneririz.

Girişi ücretsizdi, bize rehberlik yapan hanımefendi çok iyi niyetli ve güleryüzlüydü.. Çok memnun ayrıldık

Milli mücadelenin önemli yerlerinden bir tarihi bina, müzede emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum gezerken tüylerimiz diken diken oldu bize müzeyi tanıtan ve müzeye çok emeği geçen Özge hanıma da ayrıca çok teşekkür ediyorum. Herkesin gezmesini tavsiye ediyorum.

Küçük ve tarihi bir müze. Atatürk savaş dönemlerinde burada bulunan binada bulunmuş. Halide Edip Adıvar’ın odası da yine burada bulunmakta. Savaşlarda kullanılan araçlarda yine burada sergilenmekte. Müze ziyaretinde rehber dilerseniz size eşlik edip bilgilendirme yapıyor.

Yapılırken amacı tarımın daha iyi bir hale gelmesini sağlamakmış. O zaman Çoban Mektebi olarak adlandırılıyormuş. Şu anki hali Milli mücadele dönemi müzesine dönüşmüş hali. Keçiören girişinde bulunuyor, metro ile meteoroloji durağında indiğinizde 2 dakikaya ulaşabilirsiniz. Küçük olmasına rağmen mümkün olduğu kadar detaya yer verilmiş.

Gezmesi kolay kurtuluş savaşını konu alan küçük bir müze. İçerik olarak daha öncr görmediğim, yeni veya etkileyici bir şey yok ama parka gelmişseniz bir uğrayın derim 15-20 dakikada gezersiniz zaten.

Böyle önemli bir binanın yıllar sonra müzeye dönüştürülmesi iyi bir fikir. Gezerken bir ziyaretçiye bile tüm detaylar hakkında bilgi veren rehbere güzel ve akıcı bir şekilde anlatımı için teşekkür ediyorum. Çoğu müzede en az 5 ziyaretçiye rehberle gezi vs. Gibi şartlar var biliyorsunuz :) Güzel bir müze fakat orjinal parçaların daha fazla olması gerek gibi.. Atatürk'ün bire bir ölçülerinde hazırlanmış balmumu heykelini görmek için gitmenizi öneririm.
Girişler ücretsiz.. hafta sonu açık..

Atatürk-Ankara Milli Mücadele Müzesi
Ankara'nın en yeni muzelerinden biri.
Her yaştan ziyaretçi için doyurucu bir müze. Metruk bir haldeyken bugüne, bu şekilde geldiğini görmek de ayrı bir mutluluk. Emeği geçen herkese, ayrıca kuruluş aşamasından beri müzede olan ve içten anlatımıyla müzeye değer katan Özge Hanım'a çok teşekkür etmek gerek.
Not. Bu ugulamada adının değişmesi için notumu yazdım.

Atatürk-Ankara National Struggle Museum
One of the newest museums in Ankara. A satisfying museum for visitors of all ages. It is a separate happiness to see it come to this state from being abandoned.
We need to thank everyone who contributed, and also Özge Hanım, who has been at the museum since its establishment and added value to the museum with her sincere narration.
PS In this application, I send my müsaade about the correctolion of the museum's name.

Osmanlı Devletinin son miraslarından olan ve atıl vaziyette bulunan tarihi binanın Keçiören Belediyesi tarafından restore edilerek, günümüze ulaştırılması noktasında emeği geçen herkese teşekkürler.