Tıp fakültesinde okuyan bir öğrenci olarak her zaman plastik cerrahiye özel bir ilgim vardı. Yüzün küçük ama etkili dokunuşlarla nasıl yeniden şekillenebileceğini, hem estetik hem de fonksiyonel problemlerin aynı anda çözülebileceğini görmek beni büyülüyordu. Bu ilgim, yıllardır takip ettiğim ve kendime idol olarak gördüğüm Prof. Dr. Yiğit Özer Tiftikçioğlu ile yollarım kesiştiğinde daha da derinleşti.
Uzun süredir düşündüğüm burun estetiği operasyonunu gerçekleştirmek üzere kararımı verdiğimde, tek bir isim vardı aklımda: Yiğit Hoca. Abimin rhinoplasty ameliyatını ben 10 yaşımdayken yapmıştı o günden beri benim de bu bölüme ilgimi çekmiş onun gibi biri olma hayalini kurdurtmuştu. Hem cerrahi yaklaşımı hem de estetik anlayışıyla sadece bir doktor değil, aynı zamanda ilham aldığım bir rol modeldi. Ameliyat süreci baştan sona kadar düşündüğümden çok daha rahat ve ağrısız geçti. En önemlisi, doğal ve maskülen görünümümü korumak temel hedefimizdi ve bu hedefe tam anlamıyla ulaştık.
Yüzüme tam uyum sağlayan, karakterimi yansıtan bir burunla uyanmak ve yıllardır yaşadığım nefes problemlerine de aynı anda veda etmek… Bu gerçekten tarif edilemez bir duygu. Estetik bir değişim yaşadım, evet, ama bu sadece dış görünüşümle sınırlı kalmadı. Sanki hayata sıfırdan, taze bir enerjiyle başlamış gibi hissediyorum.
Yiğit Hoca ve güler yüzlü, profesyonel ekibi sayesinde hem fiziksel hem de ruhsal olarak çok daha iyi hissediyorum. Onların yaklaşımı sadece teknik mükemmellikle sınırlı değildi; aynı zamanda insana değer veren, anlayışlı ve destekleyici bir süreç sundular.
Ameliyat sürecim tamamiyle ağrısız ve iç rahatlığıyla geçti morluklarım ve şişliklerim yok denecek kadar azdı.Yiğit hocam tercihimde beni haksız çıkarmadı bu konuda.
Bu deneyim, plastik cerrahiye olan ilgimi daha da pekiştirdi. Bir gün kendi hastalarıma aynı güveni, huzuru ve memnuniyeti yaşatabilmek en büyük hedefim. Belki de bugün attığım bu adım, ileride birilerine ilham olacak başka bir hikâyenin başlangıcıdır.