Şikayet Konusu: Medicana Çamlıca Hastanesi - Fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümü Doç. Dr. Çağrı Ünal Hakkında
Sayın Yetkili,
Yıllar önce bana konulan fibromiyalji tanısı nedeniyle yaşadığım zorlu süreçte, Medicana Çamlıca Hastanesi'nden tarafıma gönderilen bir bilgilendirme mesajı sonrası umutla başvurduğum Doç. Dr. Çağrı Ünal’dan alacağım desteğin, yaşadığım süreci kolaylaştıracağını düşündüm.
Ancak ne yazık ki ilk randevudan itibaren doktorun yaklaşımı oldukça kırıcı ve ilgisizdi. Görüşmemiz sırasında selam dahi vermeyen, şikayetlerimi anlatırken göz teması kurmayan doktor, ilk etapta beni MR’a yönlendirdi. MR sonuçlarıyla gittiğimiz ikinci kontrol randevusunda da aynı üslupsuz tavrını sürdürdü.
Boynumda fıtık olduğunu ancak bunun önemli olmadığını, fizik tedaviyle iyileşebileceğini söyledi. Asıl problemin belimde olduğunu belirtip, MR’da bir şey çıkmadığı için sorunun fibromiyalji kaynaklı olabileceğini ifade etti. Alternatif tedavi yöntemleri olarak kuru iğne ve akupunktur gibi geçici çözümler sundu. Ancak bunların da SGK tarafından karşılanmadığını, “gücünüz varsa yaptırırsınız” gibi duyarsız ve küçümseyici bir üslupla dile getirdi.
Eşimle birlikte gittiğimiz bu görüşmede, doktorun iletişim dili o kadar sertti ki soru sormaya çekinir hale geldik. Eşim, “Sizin öneriniz nedir?” diye sorduğunda “Yazıyorum işte” gibi alaycı bir yanıt aldı. Ardından eşim “Ağrıları azaltmak için ilaç öneriniz olabilir mi?” diye sorduğunda ise “He yazayım bir ağrı kesici” diyerek durumu geçiştirdi.
Eşim son olarak “Romatoloğa görünmemiz uygun olur mu?” sorusunu yönelttiğinde, doktor bu soruya öfkeyle yanıt verdi. Fibromiyaljinin romatolojiyle ilgisi olmadığını ve bu hastalığın fizik tedavi uzmanlarının alanına girdiğini söyledi. Üstelik eşimin bu sorusunun kendisini strese soktuğunu, hatta eşimin beni strese sokarak hastalığı tetikleyebileceğini iddia etti. Eşim bu ithama şaşkınlıkla “Ben mi strese sokuyorum?” diye sorduğunda, doktor “Evet” cevabını verdi. Yetmemiş gibi eşime, “Siz evde de böyle gerginsiniz. Yazık bu kızcağıza, ağrılarını siz tetikliyorsunuzdur.” şeklinde son derece aşağılayıcı, kişisel sınırları aşan ve etik dışı bir cümle sarf etti. Bu ifade yalnızca eşime değil, aynı zamanda aile bütünlüğümüze ve özel hayatımıza karşı da büyük bir saygısızlıktır. Bu sınırı aşan, bilimsel temelden uzak ve kişisel ilişkimize dair yorum yapma hakkını kendinde gören bir tavır sergiledi.
Bu noktada görüşmeyi sonlandırdık ve hasta hakları birimine giderek yaşadıklarımızı Mine Hanım’a ilettik. Kendisi anlayışla yaklaştı, bizi dinledi ve haklı olduğumuzu belirterek hastane adına özür diledi. Ancak bu olayın yalnızca bir özürle geçiştirilmemesi gerektiğini düşünüyorum.
Çünkü;
Bu kişi tıbbi bilgisini empatiyle bütünleştiremeyen,
Giyim kuşamına, kişisel bakımına ve hasta ilişkilerine özen göstermeyen,
İnsanların özel hayatına saygı sınırlarını aşan,
Çözüm sunmak yerine yargılayan ve aşağılayan bir üslupla hastaları konuşmaktan alıkoyan bir doktor profili çizmiştir.
Bu yaşananları sadece bireysel bir memnuniyetsizlik olarak değil, etik dışı bir muamele olarak değerlendiriyorum. Böyle bir sağlık profesyonelinin başkalarına da benzer şekilde davranma ihtimali ciddi bir sorun teşkil etmektedir. Bu nedenle, konuyla ilgili resmî bir inceleme başlatılmasını ve gerekli disiplin işlemlerinin uygulanmasını talep ediyorum.
Gereğinin yapılmasını arz ederim.