Gişedeki memur abiye selamlar Sıcak havada antik kentin içinde akan buz gibi deresi ferah ferah gezdik ....

Antik tiyatro büyük oranda halen varlığını sürdürüyor ancak çevre düzenlemesi çok kötü karşısında hemen dimağ Antik Kenti bulunuyor orada da yapılar büyük oranda tahrip edilmiş fakat yine de görülmesi gereken antik tiyatrolardan biri yolunuz düşerse muhakkak antik tiyatroyu geziniz

Güzel bir antik kenti özellikle içerisinden akan sular harika bir görsel şölen oluşturuyor. Lymra nın içinde bir adet ve 250mt ilerisinde bir adet olmak üzere iki türbe de var. İlerideki Kafi Baba türbesi yeni restore edilmiş bir hafta sonra açılacakmış ama oradada harika su ve görsel alanlar mevcut. Şehre yakın araç ile kolaylıkla ulaşabilirsiniz. İmkanınız varsa tavsiye ederim.

🏰 Roma ve Bizans dönemini içerisinde barındıran bu alan Likya’nın başkentliğini yapmış bir bölgedir. Likçe yazıtlarda adı “zemuri” olarak geçer.

📌Antik kentin en kuzeyinde yer alan akropol, kuzeyde bir iç kale ile aşağı kaleden oluşmaktadır. Aşağı kalede, sur, sarnıçlar, Bizans Kilisesi ve Perikle Heroonu yer alır.

📌Bu alanda yer alan bir diğer önemli yapı ise İmparator Augustus’un manevi oğlu Gaius Caesar’ın İS 4 yılında yapılmış olan anıtsal mezarıdır. Bu anıt, Gaius Caesar’ın Kudüs’ten Roma’ya dönerken Limyra’da ölmesi nedeni ile inşa edilmiştir. Cenaze veya içinde küllerin bulunduğu urne Roma’ya götürülmüş ve onun anısına içinde naaşı olmayan anıtsal mezar yapılmıştır.

📌Likya Bölgesinin en çok kaya mezarına sahip kentlerinden biridir. Antik kentte dört yüzü aşkın kaya mezarı yer almakta ve çoğu mezar Likya dilinde yazılmış kitabeleriyle ismen bilinmektedir.

Finike bölgesinde bu tarz bir medeniyet kalıntısına denk geleceğimi tahmin etmezdim.O kadar güzel bir miras ki bir o kadar da bakımdan uzak ve hiçbir şekilde hakettiği değer verilmemiş.Yönlendirme konusunda tabela bile eksik kalmış. Bu konuda Finike belediyesi harekete geçmeli bu güzelliğe sahip çıkmalı.

Yeterli özen gösterilmemiş. Tiyatronun kapısı bile yok. Gece bekçisi yoktu. Güvenliği yerel halktan gençler sağlıyor denebilir… Güvenlik önlemi hiçbir şekilde alınmamış. Gece müzeciliği için ideal, umarım gerekli dönüşümü sağlarlar.

20-25 dakikalık yürüme yeri var. Neden restore edilmemiş anlamadik. Cam gibi su akiyor tarihi kalıntıların arasında. Cennete düşmüş gibi hissettiriyor kuş sesleri. Geçerken uğranabilir. Müze kart geçerli. Yabancılara 3 euro giriş. Yorucu bir yeri Yok. Alanın içinde olan ama şu an girişi yasaklanan tarihi binalar aktif hale gelir umarım. Girişte ücretsiz otopark var. Ufak köy gibi yapılaşmalar var. Araç parkında sorun yaşamazsiniz. Hz Bedir'in 9 metrelik mezarı burada.

Bence gidilmesi gereken yerlerden manzarasi akan suyu tarih hepsi bir arada

Antik tiyatro güzel. Yanında hamam ile ilgili bir bilgilendirme, tabela bi şey yok. Görülmeye değer

Dünya kültür mirası mutlaka görülmeli

Restorasyon var yazılmış ama uzun süredir ayak basılmamış gibi bakımsız anlamadık. Eskiden gişede para alıyorlarmış sanırım artık kapısı açık

Böylesine güzel tarihi bir mekan, sanat eseri anca böyle mahvedilebilirdi. Hiçbir denetim yok, her şey sürekli zarar görüyor. Saçma sapan kafalarına göre düzenliyor ve daha kötü hale getiriliyor

Finike’den Arykanda Antik Kentine giderken kuzey doğu istikametinde kalan antik kentin günümüzde içinden küçük bir çay geçiyor. Çok az kalıntı kalmış hemen yolun karşısında nispeten daha iyi korunmuş bir antik tiyatrosu mevcut.

Suyu buz gibi uzun süre ayaklarınız suda kalamıyor ama antik kentin içi su dolu olması, ağaçlıklar içinden geçen deresi, size bambaşka bir tecrübe yaşatıyor. İçinde pek kimsenin bilmediği bir sahabenin de türbesi var. Hz. Bedir ra. Geçiyor bi uğrayın derim 🙆‍♀️

Finike merkezde bir kaç km uzaklıkta görülmesi gereken bir yer ilk defa çivisiz ağacdan oturtmalı klübe tarzı ev tarzı şeyler burda denenmiş 1 örnek görebilirsiniz. Roma dönemine ait anıt görebilirsiniz. Doğal güzelliğini hala koruyor..

Mart 2025 te gittim Finike bölgesinde anayola yaklaşık 6-7 km uzaklıkta yerleşim birimlerinin yanında seraların yanından geçerek ulaşıyorsunuz. Yol üzerinde antik tiyatronun giriş kapısı zincirliydi ama tellerin arasından geçenler oluyor. Dağınık bir antik kent ama görülebilir tabi. Gittiğimde görevli yeri vardı ama görevli yoktu bayram tatil olduğu için olabilir.Tiyatronun karşısında içinden su geçen antik kent ve tarihi kalıntılar mevcut. Hemen yan tarafında inek ve keçiler otluyordu. Restorasyon alanı var sulu alandı giriş yasak.. ayrıca içinde birde sahabe mezarı mevcut. Eğer zamanınız varsa en azından görülebilir bi yer bence.

Müthiş bir yer. Daha önce gittiğimizde herkes tarihi eserlerin üzerinde yürüyordu. Üzülmüştüm. Teller ile çevirerek koruma altına almışlar. Çok iyi olmuş. Zira kıymet bilmez ve tarihi saygısı olmayanlar zarar veriyordu. Su buz gibi. Ortam harika.

Antik tarihi yapıların bulunduğu , doğa manzaralarını fotoğraflayabileceğiniz harika bir yer🏞🌸😊Gelirken yanınıza Müzekart almanızı tavsiye ederim

Yolunuz düşerse uğramanizi tavsiye ederim.
Giriş ,otopark ,gezme olanaği oldukça kolay.

Antik kentin içinden su geçtiğini ve o suya girebildiğinizi hayal edin. Hayaliniz burada gerçek oluyor. Müzekart ile girilebiliyor

Hayatımda gördüğüm en muazzam antik kentlerden birisi. İçindeki tarihi yol, berrak kaynak sularının altında kalmış olmasına rağmen tahrip olmamıştır. Suyun içerisinde tarihi yolda yürümek mükemmeldi.

Yüzmek yasak deniyor ama arada yasakları çiğnemek güzel oluyor😉müzekart geçerli

Gideli bir hafta olmadı ama tekrar gitmek için sabırsızlanıyorum. Çok geniş bir alan değil ama atmosferi inanılmaz güzel. Serin. Devamlı akan soğuk bir suyu var, içine girilebiliyor, biz yüzdük. Tek kelimeyle bayıldım

On numara bir yer, tarihi kalıntıların içinde buz gibi su akıyor Finike ye gelenlerin mutlaka görmesi gereken bir yer

Müzekart ile giriş yapılıyor. Kazı çalışmaları yavaş olsa da devam ediyor. Suyun kaynak olarak çıktığı ve havuz oluşturduğu bölüm harika. Çok güzel bir kral yolu var ve suyun altında kalmış. Suyu buz gibiydi.

Güzel bir antik kent ama daha gün yüzüne çıkartılması gereken çok bölümlü var. İçeriden geçen dere çok berrak ve soğuk yanınızda deniz şorttunuz varsa girebilirsiniz. (Suya girmek tehlikeli ve yasaktır. 🤫👻)
Müze Kart geçerli

Bakımsız kalmış, muhteşem bir tarih,etreafinda güvenlik görevlisi yok,antik tiyatro nispeten ayakta kalmayi basarmis kırılmış bira şişeleri...Sadece ücret icin bekleyen birisi var ,biz müze kartla giris yaptik.Tarihi alanın icinde çok guzel buz gibi bir su akiyor,suyun icinde tarihi eserleri gorebiliyorsunuz.Umarim bu alana yürüyüş yollari yapilir etrafi düzenlenir, kazılarada devam edilir...

antik kentin içerisinde buz gibi doğal kaynak suyu akıyor, çok güzeldi gerçekten beğendik, gidilmesini tavsiye ederim, mayo ve terlikle gidilirse suya girilebilir. müzekart ile giriş yaptık.

Yakınından geciyorsanız ve buz gibi suya girmek istiyorsanız mayonuzu giyin antik sehir görmeye müze kart yoksa e devletten hemen çıkarıp gidin.

Finikeye gelmişken görülmeli. Ancak sadece burayı görmek gelmeye gerek yok.

The Lymra Antic Theater is more than just an archaeological site; it’s a window into the cultural tapestry of ancient Lycia. Whether you're a history buff, an architecture aficionado, or simply seeking a moment of awe-inspiring beauty, this remarkable theater promises an unforgettable journey through time.

Lymra Antik Tiyatrosu ve açık hava müzesi bir arkeolojik alandan çok daha fazlası. antik Likya'nın kültürel dokusuna açılan bir penceredir. İster tarih meraklısı, ister mimari meraklısı olun, ister sadece hayranlık uyandıran bir güzellik anı arıyor olun, bu olağanüstü tiyatro zaman içinde unutulmaz bir yolculuk vaat ediyor. Ayrıca şehir içerisinden geçen soğuk nehirde yüzmeyi de unutmayın.

Muazzam bir güzellik hem doğa hem antik şehir. Buz gibi Doğal kaynak suyunun tarih ile buluşması... 3. Y.y. dan kalan eserler...

Mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri . Ozellikle tavsiye ederim. Yapinin dibinden hemen su geliyor ve cok muhtesem bir yapi. Tarihte insanlar boyle guzel seylere iyiki ozenmisler. Alanin cogu kapali calismalar devam ediyor ve cok bakimsiz birakilmos giriste turistlerden 3 avro ucret aliyorlar kisi basi iceri girince hepsi niye 3 avro verdii diyor kucuk bir alan ve insanlar gezemiyorlar cunku orda ki çocuklar tarihi alani yuzme havuzuna cevirmis ve bir yetkili de mudahale etmiyor

Limyra çok zengin içeriğe sahip olmasada gidip görmeniz gereken antik yerlerden birisidir. Yok olmuş sahnesiyle tiyatrosu ve sular altında kalan mimarisiyle size güzel bir kaç saat yaşatacaktır. Gidin efenim.

Yaz sıcağında buz gibi suyuna girip serinleyin. Müzekart ile ücretsiz giriş yapabilirsiniz. Otopark ücretsizdir. Tarihi kentte yüzmenin tadını çıkarın

Anfi tiyatrosu olan antik şehir. Ve harabelerin içinden buz gibi Toroslardan gelen kaynak suyu var. Bu suya mutlaka girmelisiniz

Yapı kendini binlerce yıllara rağmen koruyabilmiş. Şimdiki kalıntılardan anlaşılıyor ki estetik bir yapıdaymış. Tavsiye ederim. Gezilecek yerlerden bir yerdir.

Doğa ve az miktarda tarih çok güzel bir yer görülmeye değer doğrusu. Hele su altında kalmış antik roma yolu harika.

Planında yoktu tabelaları görünce gittim. Tiyatro dışında bariz bir yapı yok ama kalıntıların altından sular çıkıyor, gitmeye değer

Çok güzeldi suyu özellikle buz gibi. Ağustos sonu olduğu için mi bilmiyorum ama mükemmel. Suya ayağınızı soktuğunuz bir kaç saniye sonra hissetmiyorsunuz. Ama terapi gibi öyle ferahlatıcı. Ancak bazı yerlerde duvarın çökme tehlikesi olduğu icin görevli uyarıda buluyor daha kalıcı önlemler alınmalı insan hayatı için

Ören yeri içindeki yüzme alanını besleyen dereye girip söğütlerin gölgesinde çay için. Su kayaların altından çıkıyor. Buz gibi kaynak suyu

Antik kente giriş müze kartı ile oluyor. Ama müze kart satilmadigi için müze kart uygulamasını indirip öyle girmeniz lazım. Değişik dönemlere ait çok önemli buluntular mevcut. 35 c sıcağın altında buz gibi suyun içinde müze alanını gezdik. Size tavsiyem sıcak günde gezin gayet keyifli. Gezi alanı iki kısımdan oluşuyor antik tiyatro ve sular altında kalan muze alanı

Genel olarak iyi korunmuş fakat kötüleşme den iyileştirme yapılması gereken güzel bir tiyatro

Kesinlikle görülmesi gereken bir yer bayıldım ☺️ suyu ccoook soğuk

Giriş müze kartıyla yapılıyor. Yoksa ücretli. Kaynak suyun aktığı tarihi bir mekan.ufak bir mola verebilir serinleye bilirsiniz.

Buraya hayran kalmamak mümkün değil, kültür ve tarih gezisi yaparken kendinizi antik kentin berrak ve buz gibi suyunda serinlerken bulabilirsiniz, ve bu durum yaz aylarında yapılan ziyaretler için kaçınılmaz, buraya uğramanızı tavsiye ediyorum özellikle suyunda serinlemek için.

Çok güzel bir yer fakat bakımsız. İcinde akan su ayri güzellik katmış. Çok genis bir alan yayilan kalıntıları var. Biraz bakim ve ilgi burayı daha ilgi çekici yapabilir. Ama nedense tarihi şehirlere gereken önemi vermiyoruz.
Doganin canlandigi bir dönemde gittik çiçeklerin ve özellikle papatyalarin seyrine doyum olmuyor.

Buz gibi suları ve antik şehir meraklıları için farklı bir alternatif diyebilirim. Yolun üst kısmında antik tiyatro var finikeye çok yakın araçla 8-10 dk da ulasabilirsiniz. Öğlen güneşi tavsiye etmem

Son zamanlarda gördüğüm en güzel yer... Buz gibi havuzda yüzmeyi ve buraya kadar geldikten sonra Arykanda Antik Kenti'ne uğramayı unutmayın lütfen 🙏

Antalya Finike yakınlarında tarihi bulunmaz güzellikte bir yer Lmyra. Tek eksiği ilgi ve bakimsizlik. İnsanlarımızın temizliği ve eğitimi hemen dikkat cekiyor; çıplak ayakla yürünecek o güzelim su kenarları ağzıyla içmeyenlerin kırılmış bira şişe parçaları görenlerin içini dağlıyor. Finike de misafirim geldiğinde ilk götüreceğim ve serinleyecegimiz en güzel yerlerin başı.

Harika bir yer, buz gibi sular içinde bir antik kent. Giderken mayonuzu giymenizi öneririm. Yüzmek yasak diyor ama serinlemek için suya giren birçok insan var ve tehlikeli değil.

Sütunlu caddenin ortasından akan dere ilginç bir görüntü oluşturmaktadır. Ören yerinin bu bölümünde bir çok kaynak suyu bulunmaktadır. Yaz aylarında antik kenti yöre halkı, ziyaretçiler, piknik ve yüzme, serinleme alanı olarak kullanmaktadır. Buda Lmyra Antik Kenti'ni gezilen diğer ören yerlerinden farklı kılmaktadır. Yanınızda mayonuz var ise sizde dilerseniz antik sütunlu cadde de yüzebilirsiniz. Müzekart geçerli.

İçerisinde bulunan akarsuyun ve hayvanların sesiyle sanki başka diyardan bir yer gibi. Haftasonu olmasına rağmen ziyaretçisi azdı. Zaten yolda bulunan tabelaların eskiliği ve düzensizliği de bunu gösteriyor. Keşke daha fazla özen gösterilip bilgilendirici tabrlalar yerleştirilse. Müzekart geçerli ama abiler öyle okutmakla falan uğraşmıyor. Tiyatro kısmı yolun karşısında kalıyor. Orayı da dolaşmadan ayrılmayın.

Bakımsız kalmış bir antik kent. İçinde sürekli suya giren 10-15 çocuk görebilirsiniz. Kalıntıların bilgilendirme levhaları mevcut. Su şahane.

Sıcak olmayan bir günde gezmenizi tavsiye ederim. Temmuz, Ağustıs aylarında gezecekseniz suya girecek şekilde hazırlıklı gelin ve mutkaka suya girip çimin 😀. Ulu ağaçların altında oturup keyfini çıkarım. Bu arada müze kart tedarik edin bu gibi yerleri gezmek için.

Para ödeyerek göreceğiniz yer sadece 200-300 metrekarelik fotoğraflarda görülen sulu bir alan, tiyatro zaten yolun karşısında, mezarlarda 2-3 km arabayla gitmeyle yolun kenarında kalıyor... İçeride hiç bir çalışma yapılmasada, yapılıyormuş gibi koca bir alanı kapatıp, koyun ve tavuk beslemek için ayrılmışlar... Bilet alan vatandaşa yasak ama koyun ve tavuk beslemek isteyenlere serbest bir yer...

Çoo küçük bir antik kent, hala kazı devam ediyor tabi. İçinden su aktığı için yaşayanlar 3. yy da şehirden ayrılmışlar. sonrasında farklı kültürden insanlar kullanmış. En son Bektaşi dergahı olarak kullanılmış. Farklı bir aurosı var. Geçerken uğrayın memnun kalacaksınız.

Henüz hiç çalışma yapılmamış bir antik kent. İçindeki gozelerden şu kaynıyor. Bir an önce ortaya çıkarılması gerek. Eşsiz bir antik kent

Giriş 20 tl. Müze karta ve engellilere ücretsiz. Yüzülmesi sart bi yer olduğunu düşünmüyorum. Suyu çok soğuk. Ayaklarınızla suyu hissetmeniz yeterli. Sütunlar ve kent taşlarının su ile uyumu güzel görüntü veriyor.

Yıllar içinde kaynak suyu çıkan bu antik kentte buz gibi suda yüzmek güzel bir deneyim olabilir.

O güzelim muhteşem duayı mahvetmişler bir el atılması gerekiyor acilen temizlenmesi gerekiyor piknik alanı gibi kullanıldığı için ya Pislik içinde insanlarımız oturup çayını sohbetine ederken bazılarımızda çevresine temiz tutmasını bilmiyor

Mükemmel ötesi tarihi bir yapıt mutlaka yolunuz düşerse ziyaret edin ama lütfen yediğiniz içtiğiniz artıkları alana bırakmayın öyle bir tarihi güzelliğe o çöpler yakışmıyor

Harika huzur veren bir Ören yeri. Sadece çitlerle çevrili değil, karşıda antik tiyatro ve ilerisinde kral mezarları da var

Yol üstü gezi noktası olarak uğranabilecek bir yer. Kumluca, Finike rotasında gezenlerin mutlaka uğraması gereken, Finike sahilkent'e yürüme mesafesi adeta şehir içi antik tiyatro. Beklentinizi büyütmeyin, ufak sevimli bir yer, hemen karşısındaki lymra antik kentini gezdikten sonra 10 dakika uğrayacağınız bir yer. Giriş ücreti 20 Tl.

Görülmeye değer Buz gibi suyu gercekten cok güzel mangal sandalye vb yasak suya girmek serbest 😇

Antik kentte pek fazla görülecek bir yapı yok sadece yolun karşı tarafında duran antik tiyatro sağlam duruyor bana göre burayı biraz çekici yapan şey kentin içinden akan su biraz güzellik katmış çoğu kişi suya girip yüzüyor o bölümde de bir kaç sütun mevcut ve suyun altında görünen antik yol göze hoş gelen yerler..

Antik kent de tapınağın altından buz gibi su çıkıyor şehrin sütunlu caddesi sular altında antik kenti de buz gibi suda yüzmek , çok güzel ayrıca büyük çınar ağacının altında dinlemek geçmişse ışınlanmak

Gerçekten çok güzel bir yer 20 TL giriş ücreti var kişi başı. Yolunuz Finike düşerse mutlaka gidin buz gibi suyu var

Antik kent harika, tek üzücü tarafı şeref yoksunu bir takım kimseler, çöp atmış ve tarihi duvarlara ve taşlara yazılar yazmışlar. Bunlar dışında antik kent bir harika, kesinlikle tavsiye ediyorum. İçerisinde muazzam güzel ve soğuk su kaynağı vary dileyen girebiliyor sıcak aylarda buz gibi su içerisinde abartmadan temiz bırakmak şartıyla serinleyebilirsiniz.

Antalya'nın Fenike ilçesinde çok yakın bir konumda bulunuyor. Müzekart geçerli yada guris ücreti 20 TL (2022 temmuz ücreti). Tarihi kalıntılar altından çıkan su ören yerine ayrı bir hava katıyor ve çok güzel görünmesini sağlıyor. Gezilip görülmesi gereken bir yer. Su çok soğuk, mayo ile gelip yuzenlerde vardı.

Sualtında kalmış farklı bir antik şehir. Manzarası güzel. Suyu biraz soğuk. Müze kartı geçiyor.

Hayatımda gezdigim en güzel antik kent. Yanılmıyorsam giriş ücreti 22 liraydı ama müze kart da geçiyor.

Diğer bir durağımız Limyra Antik kent
Tam bir harabeydi koruma sıfır görevli koykavecisi gibi oturmuş keyif yapıyor tarihi kalıntıların icinde keçiler ot otluyor malisef tipik turkiye vakası, çok yazık sadece havuz gibi olan bölge guzeldi

Tiyatro binası guzel ama ücretsiz otoparkın oldugu suyun tarafi gercekten cok guzel muze kart gecmekte .
Mutlaka suya girin

Buz gibi akan suyu, tarihle iç içe oluşu ve çoğu antik kente göre sakin oluşu gerçekten çok güzeldi. Ama pisti biraz millet yemiş içmiş koca sütunun üstüne içtiği içeceğin şişesini bırakmış. ( bende öyle bırakıp gitmedim gördüğümü topladım.) giriş 20tl idi. Ama müze kart ile ücretsiz yararlanabilirsiniz. Ziyaretinizi yaz ayında yapacaksanız Sabah erken saatte gitmeniz daha iyi olur. Hem daha tenha olur hemde taşlar sıcağı yansıttığı için daha rahat gezersiniz. Kesinlikle çoğu antik kente göre çok çok güzel bir yer.

Büyük beklentilerle geldiğimiz bu antik kentten hayal kırıklığı ile ayrıldık. Kaderine terk edilmiş bir ören yeri, kesinlikle restorasyon yapılmalı. Ziyaretçiler, daha çok çaya girmek için geliyor ve kalıntılara yalnızca bir taş yığını gözüyle bakıyor. Gerçi şimdiki haliyle de bir taş yığınından başka bir şey değil. Girişi 20₺. Müze Kart geçerli ancak geçerli olduğuna dair yeterli reklamı dahi yok. Antik kent ile tiyatrosu arasına asfalt girmiş, o da ayrı bir saçmalık. Etrafındaki seralar kaldırılsa kim bilir yerin altından daha neler çıkacak. Acilen yatırım yapılmalı.

Antalya İli Finike İlçesi, Turunçova ve Sahilkent Beldeleri sınırlarında yer alır.

Limyra’nın adı, Likçe yazıtlarda “Zemuri” olarak geçer. Bu da demektir ki; İÖ 5'inci yüzyıldan itibaren yerleşim vardır.

Şehrin en aktif dönemi, İÖ 4'üncü yüzyılın ilk yarısında Likya Kralı Perikle zamanıdır, Likya’nın o tarihlerde başkenti durumundadır.

Perikle Döneminden sonraki parlak devrini İS 2 ve 3'üncü yüzyıllarda yeniden yaşamıştır.

Depremler yüzünden zarar görse de yeniden inşa edilmiştir.

Bizans egemenliği sırasında piskoposluk merkezi olan şehir, 8. ve 9'uncu yüzyıllarda Arap akınları sonrasında terk edilmiştir.

Roma sütunlu caddesi sular altındadır.

Şehrin tiyatrosu ile arasından şimdi karayolu geçmektedir.

Tiyatronun ilk yapılışı Helenistik dönemdir.

İ. S. 141 de onarım görmüştür.

Günümüzde bir kısmı toprak altında kalmıştır.

Bu antik kente gerekli önemin verildiğini düşünmüyorum.

Gittiğimizde görevli yoktu, biz gezerken geldi.

Gitmek, görmek ve sahip çıkmak gerekir.

Görüntülü bilgi almak isteyenler GeziCEM GörüCEM YouTube kanalında Limyra Antik Kenti başlıklı videoyu seyredebilirler.
( 4- 5 dk arası ses bozuk çıkmış kusura bakmayın)

Şehirin içinden akan akarsu buz gibi ancak atmosfere müthiş bir hava katıyor. Suda serinlemek isterseniz küçük bir çöküntü havuzu var. Mayonuzu şortunuzu giyip gidebilirsiniz. Suyun altında kalmış tarihi yollarda yürümek çok zevkli olsada bazı noktaları yosun yüzünden kaygan olabiliyor, dikkatli olmakta fayda var. Muzekart ile giris saglaniyor. Yoksa bilet almalısınız.

Yeterli değer verilmemiş bir antik kent iyi bir restarasyon yapılarak güzel bir yer halıne gelebılırdı cevresinde yüzlerce kaya mezarları var ulaşım kolay yol üzeri

Akropolün düzlüğe ulaştığı yerde Turunçova-Kumluca karayolunun hemen kenarında, orijinali Hellenistik döneme ait olan, İS 141 yılında büyük bir onarım geçiren tiyatro binası yer alır. Karayolunun güneyi; Limyros çayı ile doğu ve batı olmak üzere bölünmüş iki ayrı ada halindedir. Limyros’un batısındaki Erken Bizans Dönemi suru içindeki alan doğudakine göre daha eski kalıntılar içermektedir. Surun güney duvarı içerisinde “Ptolemaion” adlı yapı ortaya çıkarılmıştır. Hellenistik Dönem'de yapılan bu anıt ve ona ait Antalya Müzesi’nde sergilenen plastik eserler, Limyra kazılarının son yıllarda ele geçmiş önemli buluntularıdır.

Gittiğimiz en güzel ve en keyifli antik kentti.
Mayonuz ve havlunuz ile gidebilirsiniz, su inanılmaz soğuk.. Antik kent çıkışında yine şelalenin, suyun içinde çok tatlı bir kafe var oranın da menemen ve gozlemesini tavsiye ederiz. Adı limyra kafe olabilir (?)

Lmyra Antik kenti Antalya Finike ilçesinde yer alıyor. Antalyadan giderken Kumluca Finike karayolundan 5.5 km kadar içeri girmeniz gerekiyor. Yolun sağ tarafında Antik tiyatro, kaya mezarları, yamaç evler, kilise bulunmaktadır. Sol tarafında ise surlar Ptolemaion, Kilise Anıt mezarlar ve Limyros Nehri bulunmaktadır. Ptolemaion adlı yapının yanında kilise bulunmaktadır ama kilisenin temelleri Limyros nehrinin altında kalmıştır. Akan Limyros nehrinin buz gibi suyunda yürüyebilir yada yüzebilirsiniz. Antik kentin yakınında Kafi Baba türbesi de ve Turkuaz köyde bulunmaktadır.

Girişte müze kart çıkartılmıyor yoksa eğer ücretli girebiliyorsunuz. Şu zamana kadar gördüğüm en güzel antik kentti. Çünkü suların içinde yürüyerek ve hissederek geziyorsunuz, su çok soğuk ama alışıyorsunuz, hikayesi de çok güzel mutlaka okuyun

Müzekart geçerli. Gezmesi keyifli bir antik kent.

Antalya İli Finike İlçesi, Turunçova ve Sahilkent Beldeleri sınırlarında yer alan Limyra Antik Kenti, Toçak Dağı’nın güney eteklerinde, genellikle erken dönem yapıların yer aldığı akropol ile onun hemen güneyinde, şimdi karayolu ile ayrılan düzlükte Roma ve Bizans Çağı surları içinde kalan alanı kapsamaktadır. Limyra’nın adı, Likçe yazıtlarda “Zemuri” olarak geçer. Bu da şehrin en azından İÖ 5'inci yüzyıldan itibaren yerleşim gördüğünün kanıtıdır. Şehrin en aktif dönemi, İÖ 4'üncü yüzyılın ilk yarısında Likya Kralı Perikle zamanıdır ki bu dönemde Limyra, Likya’nın başkenti durumundadır. Bölge ile ilgili tarihi kayıtlardan; Perikle’nin Likya Birliğini oluşturmak ve egemenlik sahasını genişletmek için uğraştığı yıllarda Pers hâkimiyetinin sözkonusu olduğu, ancak bu hâkimiyetin sadece sözde kalarak diğer şehirler gibi Limyra’nın da büyük bir serbesti içinde kaldığı anlaşılmaktadır.

İnsanlar sahip çıkmayınca keçilere kalan bu güzel miras ziyaretçilerin bilgi alabileceği yazılarla ve Avrupa'daki gibi 3d gözlüklerle bir zamanlar nasıl olduğunun hayal edilebilmesi için sağlayan sanal müze uygulamalarıyla muhteşem hale getirilebilir potansiyeli taşıyor. Yine de bulebilirseniz mutlaka bir rehber ile gidip görülesi. Dereye girip, çimlerde uzanıp gökyüzünü izleyebilecek kocaman alanı da bonusu

Finike - Antalya yolundan 6 Km içeride. MüzeKart geçiyor, MüzeKart yoksa 2022 için 20 TL ücreti vardı girişin.
En çok ziyaret edilen kısımda çok fazla kalıntı var denemez ancak var olan kalıntıların içinde akan buz gibi suda yüzmek kesinlikle edinilmesi gereken bir tecrübe.
Çevrede dağlarda kaya mezarları var idi ancak biz geç gittiğimiz için yakınına gidemedik.

Çok güzel bir yer. Ama kesinlikle bakıma ve daha fazla güvenliğe ihtiyacı var. Antik kentin içerisinde akan su cok güzel sıcak hava da serinlemek için birebir. Ancak etrafta piknik yapmak yüzmek yasaktır yazmasına rağmen piknik yapanlar ve yüzenler vardı. Daha çok bilgi kartları ve tarihi anlatan bilgilendiren yazılar gerekiyor. Gereken özen verilirse çok daha rağbet gören bir yer olacağına eminim. Müze kartı olanlara ücretsiz onun dışında giriş 20 tl.

Alan iki kisimdan olusuyor. Gezi alanini yol ikiye ayiriyor. Bir kisimda ana bolum diger tarafta ise tiyatro kaliyor. Giris ucreti bu tarih itibari ile 50 lira. Müze kart geçerli. Gelenler genellikle orada buz gibi suda serinlemek ve buyul çınarlar altında mevcut taşlara oturarak dinlenmeye geliyor. Alanı güzel kılan mevcut su akıntısı. Alana cok guzel bir hava katiyor. Soguk su beni etkilemez diyenler kesinlikle hazirlikli gitsin derim. Defineciler zaten alanin cogunu (mevcut Augustos'un torunu ve taht varisi Gaius Ceaser için yapılan anıtı dinamitle patlatmıslar) gezmiş. Calismalarda biraz yetersiz kalmis. Eminim sizide ekstra baglayan mevcut suyun alandan geciyor olmasi olacaktir. Bunun dısinda bu alanin 5 km ilerisinde nekrapol (mezarlar) bulunuyor. Iyi gezmeler.

Mekan yanlış işaretlenmiş yolun karşı tarafında tiyatro ile arasından yol geçmiş. Girişte küçük ve ücretsiz bir otopark var. Müze kart veya ücretsiz geçiş hakkınız varsa gösterip geçebilirsiniz yoksa yetişkinlere 20 TL çocuklara ücretsiz. Çok ilginç bir mekan zamanında roma caddesi ve kilise olan yerde su çıkmış ve temelleri su altında kalan kilise ile cadde de çocuklar yüzüyor. 39 derece sıcakta ayağınızı sıktığınızda donacağınız soğuklukla bir su olması ise çok güzel. Piknik yapmak suya girmek yasak olsa da herkes suyun içinde ve piknik yapıyor. Kazı çalışmaları hala devam ediyor. O civarda daha önceden yapılmış olan evlerin benzeri yapılmış. Su ve serinlik için gitmeye değer yoksa görülecek bir tarihi eser veya antik kent göremedim ben.

Çok güzel fakat küçük bir alana sahip bu antik kentte soğuk suların içerisinde yüzmenin yasak olmasına rağmen bir çok insanı içerisine tıpkı denize gelmiş gibi girdiklerini görebilirsiniz. Giriş müzekart ile ücretsizdir. Eğer müzekartınız yoksa öğrenci 30 tl- sivil 60 tl vererek çıkartabilirsiniz. İçeriyi gezmek, 20-25 dk da tamamlanabilir. Güneşin yaktığı saatkerde gitmemenizi öneririm. Suya ayak basmak isterseniz de terlik almanız iyi olacaktır.

Kesinlikle görülmesi gereken tarihi dokusunjn yaninda harika bir Doğaya sahip şahane bir yer ...yolunuz düşerse ugramadan geçmeyin

Burası yeraltından çok güzel ve soğuk suların çıktığı üzerinde tarihten izler barındıran bir yer. Ama maalesef heryer bira tenekeleri çöp poşetleri ve piknik artıkları ile kirletilmiş bir yer. Maalesef duyarsız milletimiz ve temizlemeyen bir belediye😔

Yaz tatilinde gittiğimde otlar kuruydu ve çok da güzel bir görüntü yoktu fakat kışın gittiğimde her yer yemyeşildi ve büyüleyici bir görüntüsü vardı aşırı güzel bir antik kent kesinlikle görülmeli

Bugüne kadar gördüğüm onlarca antik kent içinde en güzeli diyebilirim çünkü içinden muhteşem güzellikte bir dere geçiyor. Hatta dere sütunlu roma yolunun içinden geçiyor. İlk baharda manzara daha da muhteşem

Tiyatro kiliseye nazaran daha iyi durumda
Sular altında kalan kalıntılar ve caddeyle serin bir ortam.
Eğer vaktiniz yoksa burayı atlayabilirsiniz.
Müzekartla giriş ücretsiz.
Otopark sorunu yok.
Terlik giyerseniz ayaklarınızı suya sokabilirsiniz.
Oldukça kalabalık bir yer.

Zamanında Likya medeniyetine başkentlik yapmış bir yer. Yoldan birkaç km daha devam ederseniz sol tarafınızda kaya mezarlarını göreceksiniz

Limyra Antik Kenti ✍️ Arykandos ve Limyros çaylarının bereketlendirdiği Teke Yarımadası'nın yarısında herşeyleriyle Likya'yı yansıtan son kent bulunur. Bunların en önemlisi, Toçak Dağı eteklerinde yayılan Limyra'dır. Finike'ye 6 km mesafededir. Kent, Likçe'de Zemuri adıyla anılır. Olasılıkla Hititçe'deki ismi Zumarri'dir. MÖ 4. yüzyılın ikinci yarısında Ksanthos egemeni Arttumpara'yı yenerek Likya'nın yeni egemeni olan Tyran Perikle'nin başkentidir. Baş tanrısı Zeus Olympia'dır. Perikle'nin Anıt Mezarı kentin en göz alıcı anıtıdır. Tapınak cepheli kral mezarıdır. Görkemli mezarın cephesini bir kral sarayını bekçileri gibi dizilmiş kadın sütunlar oluşturur. Bunlar ölü sorumluları Horalar ve Kharitler'dir. Bugün bu Kharitler'den bir tanesi günümüze ulaşabilmiştir ve Antalya Müzesi'nde sergilenmektedir.

Antalya İli Finike İlçesi, Turunçova ve Sahilkent Beldeleri sınırlarında yer alan Limyra Antik Kenti, Toçak Dağı’nın güney eteklerinde, genellikle erken dönem yapıların yer aldığı akropol ile onun hemen güneyinde, şimdi karayolu ile ayrılan düzlükte Roma ve Bizans Çağı surları içinde kalan alanı kapsamaktadır. Limyra’nın adı, Likçe yazıtlarda “Zemuri” olarak geçer. Bu da şehrin en azından İÖ 5'inci yüzyıldan itibaren yerleşim gördüğünün kanıtıdır. Şehrin en aktif dönemi, İÖ 4'üncü yüzyılın ilk yarısında Likya Kralı Perikle zamanıdır ki bu dönemde Limyra, Likya’nın başkenti durumundadır. Bölge ile ilgili tarihi kayıtlardan; Perikle’nin Likya Birliğini oluşturmak ve egemenlik sahasını genişletmek için uğraştığı yıllarda Pers hâkimiyetinin sözkonusu olduğu, ancak bu hâkimiyetin sadece sözde kalarak diğer şehirler gibi Limyra’nın da büyük bir serbesti içinde kaldığı anlaşılmaktadır.Perikle Döneminden sonraki parlak devrini İS 2 ve 3'üncü yüzyıllarda yeniden yaşayan Limyra, zaman zaman depremler yüzünden zarar görse de yeniden inşa edilmiştir. Bizans egemenliği sırasında piskoposluk merkezi olan şehir, 8. ve 9'uncu yüzyıllarda Arap akınları sonrasında terk edilmiştir. Limyra Antik Kenti, 1970 yılından beri Avusturyalı arkeologlarca kazılmaktadır . Değişik dönemlere ait buluntular, hem bölge tarihini aydınlatmış hem de Antalya Müzesine çok önemli buluntular kazandırmıştır. Antik kentin en kuzeyinde yer alan akropol, kuzeyde bir iç kale ile aşağı kaleden oluşmaktadır. Aşağı kalede, sur, sarnıçlar, Bizans Kilisesi ve Perikle Heroonu yer alır. İÖ 4'üncü yüzyıla tarihlenen Kral Perikle’ye ait anıt mezar, mimarisinin Xanthos’taki Nereidler Anıtı’na benzemesi ve önemli parçalarının Antalya Müzesinde sergilenmesi ile ayrı bir önem arz eder. Akropolün düzlüğe ulaştığı yerde Turunçova-Kumluca karayolunun hemen kenarında, orijinali Hellenistik döneme ait olan, İS 141 yılında büyük bir onarım geçiren tiyatro binası yer alır. Karayolunun güneyi; Limyros çayı ile doğu ve batı olmak üzere bölünmüş iki ayrı ada halindedir. Limyros’un batısındaki Erken Bizans Dönemi suru içindeki alan doğudakine göre daha eski kalıntılar içermektedir. Surun güney duvarı içerisinde “Ptolemaion” adlı yapı ortaya çıkarılmıştır. Hellenistik Dönem'de yapılan bu anıt ve ona ait Antalya Müzesi’nde sergilenen plastik eserler, Limyra kazılarının son yıllarda ele geçmiş önemli buluntularıdır. Bu alanda yer alan bir diğer önemli yapı ise İmparator Augustus’un manevi oğlu Gaius Caesar’ın İS 4 yılında yapılmış olan anıtsal mezarıdır. Bu anıt, Gaius Caesar’ın Kudüs’ten Roma’ya dönerken Limyra’da ölmesi nedeni ile inşa edilmiştir. Cenaze veya içinde küllerin bulunduğu urne Roma’ya götürülmüş ve onun anısına içinde naaşı olmayan anıtsal mezar yapılmıştır. Anıt mimarisinin yanında, onu çevreleyen mermer kabartmaları ile ünlüdür ki, bunlardan Antalya Müzesinde sergilenen yüksek kabartma, Augustus Dönemi realizmini sahnelemesi açısından mükemmel niteliktedir.

🇹🇷 Nehir ve şehir dokusu içiçe geçerek güzel bir kent oluşturulmuş. Kazıldıkça daha çok yerin meydana çıkacağı aşikâr. Görülmesi gereken bir kent. Akan suyun yanındaki devasa ağaçlar altında dinlenebilirsiniz.
🇬🇧 A beautiful city was created by the intertwining river and city texture. It is obvious that more places will be revealed as they are excavated. It's a must see city. You can relax under the huge trees next to the running water.

Finike Merkeze 4 km mesafede, Elmalı yoluna doğru yer alan muhteşem bir kent... Antik kenti köyden geçen yol ikiye ayırıyor. Yukarı tarafta tiyatro, az ilerde dağa doğru mezarlar yer alıyor. En göz alıcı noktası olan kent caddesi ise, yolun alt kısmında yer alıyor. Akan su şırıl şırıl ve buz gibi. Yaz mevsiminde gelip soğuğa dayanabilirseniz yuzebilirsiniz :) Ben ayaklarımı sokmakla yetindim, çünkü buz gibi... Müze görevlisinin durduğu kulübenin yanında yer alan çeşmeden akan su o kadar lezzetli ki yanımızdaki şişeleri bile doldurduk 😅 Finike'ye geldiğinizde mutlaka uğramanız gereken tarihi yerlerden... Müze kart ile girişler ücretsiz

Antik bir şehir sular altında kalmiş kalintiları var
Fakat bakımsız piknik yeri olmaya müsait
Çoluk çocuk su içinde yüzüyor
Kilise mevcut ve tiyatro çok hoş bir yer
Ülkemiz buram buram tarih kokuyor bunlara korumalı ve tanıtmalıyız
Giriş 12,5 tl müze kartı geçiyor
Öğretmenler ücretsiz

Belediye sosyal tesisi yemek ve içecek için uygun ve güzel. Duş, wc, kabin temiz. Plaj sırf yuvarlak taş ama ayak batıyor taşlara. Deniz ayakkabısız denize girmek biraz meşaggatli. Denizin içi de taş. Suyu Haziran sonunda gayet soğuktu ve tertemiz. Büyük ihtimal yeraltı kaynak suyu geliyor koya.

Buraya aşık oldum. Griisi ücretli ve muzekart geçmiyor. İcinde çöp kovasi yok. Yerli halk gelip içindeki akarsuya dilediği gibi girebiliyor. Turiste ücretli 😂 neyse tatlı suya aşık oldum buz gibi buzzz. Ve bu suyun üzerine kurulmuş bir şehir ..

Gezilmeye değer. Muze kartla ücretsiz. Ören yeri girisine ucretsiz otopark var. Girişinde Cafe wc mevcut. Muze Ören yeri sonuna dogru. Bu yüzden şapka güneş gözlüğü ve güneş kremi kullanmak lazım yürünüyor...

Limyra Antik Kentinde içinden içilebilir akarsuyu pınarını görebilirsiniz. Suyun çok soğuk olması ve meşhur sütunlu roma caddesini dizlerinizin üstüne kadar kaplaması gerçekten görülmeye değer. Diğer yandan maalesef çevre düzenlemesi çok kötü. İçeri girişler 12₺ yazıyor. İçeriye insanlar duvarlardan kesik tellerden illegal geçiyorlar. Bir düzen disiplin malesef yok

Maalesef hüsrana uğradım.Sakın uzun uzadıya gezerim,kalıntılar arasında kaybolurum diye umutlanmayın.Medeniyetin göbeğinde ama görevli yok.Görevli kulübesi var.
Antik Kentin kapısı açık.Antik kente piknik için gelenler Antik Kalıntıların üstüne piknik eşyalarını kıyafetlerini koymuşlar taşları da masa niyetine kullanacaklardı sanırım.Resimlerden görebilirsiniz.Çocukların annesiz babasız Antik Kentin içinde sularda yüzmesini de garipsedim.
Tiyatro yolun karşısında kapısı kapalı sandık girmeden dışarıdan resimleyelim derken keçiler koyunlar çoban karşımıza çıktı.Demir kapı açık girebilirsiniz dedi.
Sinirlerim bozuldu girmedim.
Bu durum bana Facebook Gemoloji Grubu üyelerinden Antalya'da görevli arkeolog bayanı hatırlattı;
Dalaman Kalynda'nın fotoğrafını yayınlamıştım.Altına yazmış ta yazmış yazmış ta yazmıştı.Sonra cevaben oraların mangal yapılarak İçki haneye döndüğünü,piknikçilerden, çöpten geçilmediğini,tabelasının paramparça olduğunu vs vs yazınca sesini kesip bir ay sonra Antalya'dan araştırma ve kazı için gelmeleri.Etrafını girmek yasaktır diye kapatıp kazıya başlamalarını.
Hanım Arkeoloğun kendi çalıştığı şehirde ki Lymra Antik Kentine de bir el atması dileğiyle.Bu işler çok konuşmakla ve çok yazmakla olmuyor.Halk olarak çok bilmişiz ama icraate gelince hepimiz sınıfta kalırız.
Şu güzelliklere şu tarihe sahip çıkılması umuduyla.

Tüm ilgisizliğe, bağımsızlığa rağmen tarihi sütünlar arasından süzülüp akan billur güzelliğindeki sularının sesleri kavak ve çınar yapraklarının seslerine karışırken sizler tarihe doğru bir yolculuğa çıkabilirsiniz. Hemen yakınlardaki anfi tiyatro, onun hemen yanındaki, Elmalı Tekke Köyü'nde türbesi bulunan 14. Yüzyılda yaşamış ünlü Horasan Erenlerinden Abdal Musa'nın dervişi olduğuna inanılan Kafi Baba Türbesi yöredeki kültürel dokuyu da çok güzel özetliyor. Yuvalı Köyü'nün abdalları ile yerli ve yabancı turistleri aynı karede yakalamak mümkün. Tarihi kaya mezarları ise yürüme mesafesinde... Haydi daha ne duruyorsunuz yeni keşifler için...

Gittiğimizde kapalıydı ancak şans eseri başka bir nedenden kapısı açık olduğundan gezmemize izin verildi. Antik kentin ortasında buz gibi su akıyor. Soğuk suyun ve antik kenti gezmenin tadını birarada çıkardık. Mutlaka gezilmesi gereken yerlerden biri. Bizim ikinci ziyaretimiz oldu.

İçerisinden nehrin geçtiği girişinde görevlinin bulunup bulunmadığı belli olmayan suda yüzmeye gelen gençler ve çocuklarla dolu tarihi kent.videosunu izlemek isterseniz youtube kanalım Seyyah Arılar

Güzel bir antik kent...İçinden soğuk su geçiyor...
Muze kart geçerli...huzur veren bir yer....kolay ulaşılabiliyor.

Limyra Antik Kenti M.Ö. 5. yüzyılda kurulmuştur. Likyalı Perikles, Perslere karşı Likya Birliği'ni kurmak için Limyra'yı başkent olarak kullanmış, Likya'nın sönmeyen özgürlük meşalesinin ateşini bu kentte yakmıştır. Limyra Kenti Likya Birliğinin üç oy hakkına sahip altı kentinden birisidir. Limyra Bizans döneminde ise bir piskoposluk merkezi olarak önem kazanmıştır.

Tek kelime ile muhteşem bir yer tarih ve doğa iç içe .. burdan yetkilileri uyarmak istiyorum böyle tarihi yerlerde halkımızın piknik yapması ne kadar doğru siz yetkilileri göreve davet ediyorum . lütfen sahip çıkalım tarihe

Tarihin icinden gecen suyun sesi ve berrakligi hariha yapilara gelirsek kaya mezarlari ve tiyatro ayakta ama diger yerlerden bazilari yikilmis bazilari su altindan gorunuyo ama yinede gidilip gorulmeye deger harika bi yer giris 10 tl muze kart varsa ucresiz

Finike - Elmali arasında Turuncova mahallesinde.ulaşim var.tiyatrosu ayakta.antik kent içinde sonradan kaynak şu gözler cikmiş,tertemiz.ayri bir görüntü katıyor.antik kent restörasyon istiyor.geniş bir alan.ben gittiğimde yetkili yoktu.ilgisiz ve bakımsız.heryeri çöp.üzücü bir durum.ama önemli bir likya şehri mutlaka görün

Gerçekten muazzam bir yer herkese tavsiye ederim, özellikle o berrak tertemiz suyu ve tarihi hissettiren kalıntıları👌🏻
Müze kartınız varsa ücretsiz yoksa 10 TL 👍🏻

Finike'ye her geldiğimde veya geçerken mutlaka uğrayacağım yerlerden biri oldu benim için. Dağın altından geçen buz gibi suyu tamda sıcaklarda yüzecek küçük bir havuz oluşturmuş..

Adrasandan Kaşa giderken uğradım. Çok büyük bir alan değil.Giriş ücreti 10 TL. Müze kart geçiyor. İçinde buz gibi su akmakta. Sıcak yaz gününde inanılmaz serinletiyor. Ayrıca çok dinlendirici bir yer.

Finike'ye gitmişken Limyra Antik Kentini de gezelim diye düşündük daha önce bir kaç kez Dağ tarafında ki Kaya Mezarları ve lahitleri daha önce uzaktan da olsa görmüştüm lakin ilk defa tamamını gezme fırsatı buldum. Gerçek tarih ve Doğa tutkunlarının görüp gezmesi gereken bir Antik Kent, özellikle İlkbahar aylarında Nisan-Mayıs ve Sonbahar Eylül-Ekim-Kasım aylarında gezmesi çok keyifli olur...

Gördüğüm en güzel antik kentlerden biri. Özellikle gayet duru akan suyun altında gördüğüm eski yol taşları çok güzel bir görüntü katıyor. Giriş müze kartla ücretsiz, müze kartınız yoksa kişi başı 10 tl. Her gittiğimiz antik kentte amfi tiyatro olması, taa o zamanda sanata verilen önemi anlatıyor bana

Hasköy yolunda gizli kalmış tarihi bir mekan. Suların içerisinde oldukça ilginç yapılar müthiş. Mutlaka ziyaret edin derim. Giriş ücretsiz.

Çok güzel bir yer. Yolu düşenlerin uğramasını tavsiye ederim. Her taşın altından su çıkıyor. Özellikle haftaiçi giderseniz o sakinlikte güzel vakit geçirebilirsiniz.
(tarihi yapıların arasında patlayan keçileri görmeniz mümkün)

Öylesine gidip gördüğümüz bir antik kent. Diğerleri kadar adının teleffuz edilmemesi şaşırttı beni çünkü kesinlikle görülmeye değer. Yolunuz bu taraflara düşerse uğramadan geçmeyiniz.

İçinde buz gibi kaynak suyun olduğu ; yerel insanların görevli olduğu güzel tarihi bir yer. Giriş ücreti 5 tl.Müzekart ile de giris yapabiliyorsunuz.Şehrin girişi ile antik tiyatronun girisi farklı; antik tiyatro kentin girişinin karşısında Bu likyalılar iyi yere dükkan açmış.O yaz sıcağında o buz gibi suya girip serinlemek tarif edilemez bir duygu.

Finike'nin 10 km kadar kuzeyinde Likya Birliğine bağlı antik kent. Yeni keşfedilmiş ve henüz arkeolojik calisma baslatılmamis. Muzekartla girilebiliyor. Kentin altından bir çay geçiyor. Eski taşların üzerinden geçen şu görüntüsü beni benden aldı doğrusu. İnşallah çalışmalar kısa sürede ilerletilir de daha düzenli ve ortaya çıkarılmış bir antik kent gezmek kısmet olur.