Antalya'da görmüş olduğum en muazzam ve adının hakkını cidden veren mağara. Girişi içerisi falan insanı adeta büyülüyor, koca bir in resmen. Şu şekilde söyleyeyim içine rahatlıkla uçak sığar o derece diyeyim siz anlayın. Herhangi bir işletmeye vs bağlı değil milli parklara bağlı ve girişte ücret istenmiyor. Yolu da haliyle baya bi bakımsız, bozuk. Aracınızla dikkat ederek yavaştan çıkabilirsiniz. Buraya gidecekseniz eğer yanınızda kuvvetli aydınlatmaya sahip bir fener götürün, yoksa pişman olursunuz. Sonunda aşağıya inilen yerler falan vardı oraları zifiri karanlık olduğu için göremedik biz. Siz yanınızda fener götürün ve görün derim. Ayrıca altı kaydırmayan ayakkabı giyin bazı yerlerde bulunan kayalar kaydırıyor baya. Detaylı görüntüleri YouTube "Keşfi Ulaş" kanalımda yayınlayacağım, takipte kalın :)

Giriş yolunun başına kilitli demir kapı koymuşlar. Yukarı kadar olan mesafe yaklaşık 1 saatlik - 4 km dik bir yol. İlginç bir şekilde araba ile gelen bazı kişilerde kapının anahtarı vardı. Kilidi açıp yola devam ettiler. Köy azasından mı ne almışlar. Resmi bir durum yok gibi sanki.

Çok büyük ve geniş bir mağara özellikle kuvvetli bir ışık basit el feneri değil derinliklerde yerler ıslak ve kaygan derin yariklar var yalnız asla ekip ile gidilebilir farklı bir gezegen gibi içerisi tavsiye ederim

Çok güzel bir mağara mutlaka görülmeli. Mağara tavanından damlayan suyun oluşturduğu dikitler mükemmel doğa tüm güzelliğini sergiliyor. Mağaraya gelirken mutlaka yanınızda led el feneri ve kafa lambası bulundurun.

İsminin hakkını verecek kadar büyük bir mağara, ekipmansız derinlere inmek imkansız ve tehlikeli ulaşım yolu biraz meşakkatli olsa da görmeye değer bir manzara.

Mağaranın girişi çok büyük, girişten görülen Romadan kalma sarnıçlar var. Mağaranın içi serin. Ağzınızdan çıkan hava yoğunlaşıyor o kadar serin. Aşağılarda 80 metreye varan tavan yükselikleri ve 45 metreye yakın dikitler olduğu söyleniyor. Ben tek gittiğim ve etrafta insan olmadığı için riske girmedim fakat derinlere gitmek isteyenler uzun menzilli fener ve ip alarak gidebilirler. Tek gitmemenizi tavsiye ederim. Çünkü mağarada aşağılara gidecekseniz riskli, hem de mağaraya giden yol çok bozuk. Yolda kalabilirsiniz. Mağaraya geliş için Maps'i kullanabilirsiniz. Köyden tabelalara göre gelseniz direk bulursunuz. Bozuk olan kısım 2-3 km ve aşırı bozuk. Hem taşlık hem de gevşek çakıllar var. Ben inerken motoru yatırdım hatta. Alçak aracınız varsa gitmenizi tavsiye etmem. Yürüyerek gidecekseniz yol uzun.

Navigasyonla bulduğum, yolu stabilize olan ama geldiğinizde size şoke edecek güzellikte doğal oluşan devasa bir mağara.kesinlikle tavsiye ediyorum.

Görülmeye değer. Konuma göre gidiyorsunuz fakat arabanızı 3.5 KM kala bırakmanız lazım. Hafif bir eğimle tırmanıyorsunuz. Sıcak yaz aylarında yürümeyi tavsiye etmem. Güzel bir günübirlik gezi rotası.

Yolu kağnı yolu gibi ama ben sedan araçla çıkma başarısını gösterdim. Döşemealtı belediyesi asvalt yapma gereği duymamış bu yere. Jip ile gitmenizi tavsiye ederim. Bizans döneminde yapılmış su yapıları mevcut mağara içerisinde ama ne yazık ki 2000 den sonra hiç bakılmamış.

Antalya ‘da görülmesi gereken harika bir doğal güzellik . Giriş kapısı kapalı araçlara ama köy muhtarından giriş için izin alabilirsiniz hatta gitmeden önce arayıp randevu almanızı öneririm. Yüksek araçlar ya da motorlar için güvenli. Yürümek için yokuş araba patikası var çok zor bir parkur ama geniş bir zaman varsa ve serin havada ancak eğlenceli olabilir. Öyle ormanda yürüyüş değil yani araba toprak patikası yukarı doğru. Su bolca bulundurun. Mekanda WC mevcut ama sular sifon akmıyor. Mağara ise herşeye değer bir güzellik.

Antalya Burdur karayolunda organize sanayi geçtikten sonra sağa Killik köyü yönüne dönüyorsunuz. 10 km sonra Killik köyünü geçtikten sonra sağa ayrılan toprak taş karışımı yola dönüp 4 km gittikten sonra mağaranın alt bölümüne ulaşıyorsunuz. Arabayla gidilebilecek kadar iyi bir yol. Motorcuların biraz dikkat etmesi gerekiyor.
Sağa yukarıya doğru 20 m. kadar çıkınca mağara karşınızda. Içeride geçmişten kalan 4 gözlü bir su deposu var.
Mağaradan çıkınca hemen sağa dönüp 10m kadar yürürseniz 2. küçük bir mağarayı görebilirsiniz. Burada toprak içindeki devasa sarkıtı ve üzerine oyulmuş sunak görebilirsiniz.

Maalesef ki aydınlatması hiç olamayan, bu güne kadar ihmal edilmiş fakat çevresindeki neolotik yerleşim kalıntıları ve mağara içindeki kilise kalıntısıtla müthiş bir bir yer. Türkiye deki en geniş ağızlı mağara girişine sahip olması ve doğasının hala bakir olması da cabası.