Kagrai
Küçük ve bereketli bir ovanın hemen yanında, sırtını çam ormanlarına yaslamış olan Cevizli’nin tarihsel adı, “kutsal ve güzel doruk (tepe)” anlamına gelen K[uwa]-Akra kelimelerinden türetilen Kagra (Kαγρα)’dır. Hellen dil kurallarına göre “tepe” kelimesinin eril olması nedeniyle, Kagra’ya ‘-s’ eklenir ve KAGRAS (Καγρας)’a dönüşür.[1] Böylece Hellenistik dönemin başlangıcı olarak kabul edilen M.Ö. 4. yüzyıldan itibaren, yani yaklaşık 2400 yıldır bu yerleşimin ismi Kağras’tır.
Cevizli’nin tarihi ile ilgili günümüze ulaşan en eski kaynaklar, şu anda “Kale” olarak isimlendirilen tepede bulunan M. S. 1. yüzyıla ait kalıntılar ve kitabelerdir. Cevizli’de, 1816’da Otto Von Richter, 1902’de W. M. Ramsay, 1921’de Henry Ardeme Ormerod, 1964-65-66’da George E. Bean ve T. Bruce Mitford tarafından arkeolojik saha çalışmalar yapıldığı bilinmektedir. Bunlara ek olarak 1933’te T. R. S. Broughton, 1980’de Ramsay MacMullen, 1996’da Riet Van Bremen tarafından bu kalıntıları ve antik şehri konu alan akademik yayınlar yapılmıştır. Bu eserlerde Cevizli’nin ismi, batı dillerindeki okunuşlarına göre Cagrai, Cragai, Ghyaras, Kagres, Karas ve Yaras şeklinde de ifade edilmiştir.
Yapılan arkeolojik araştırmalar sonucunda, merkezi Selge’de bulunan Pisidia devletinin soylu bir ailesi bu bölgeye gelir ve yerleşir. Kagreus (Kαγρευς) olarak kitabelerde geçen bu ailenin en önemli ferdlerinden biri olan Kassia Mousaia, “kutsal tepe”ye bir Zeus Tapınağı inşa ettirmiştir. Kendisinden önce vefat eden kocası Hoplon ve oğlu Konis’in de birer heykelini tapınağa yerleştirir.[2] Yakın komşuları olan Zomanalılar (Homonades),[3] Roma İmparatorluğu’na karşı uzun süre direnmiş olsalar da Pisidia’nın bir parçası olan Kagralılar (Kαγραi)’ın böyle bir direnişi görülmez. Belki de bu yüzden Kassia, Roma kadınları arasında ön plana çıkan bir isme dönüşür.
Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu’nun Hıristiyanlaşması sonrasında Zeus Tapınağı muhtemelen işlevsiz kalmış, belki de kiliseye dönüşmüştür. Ancak bu dönemle ilgili günümüze ulaşan herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Türklerin Anadolu’ya girişleri ile birlikte Kagras’ta önce Selçuklu hakimiyeti, ardından da beylikler dönemi başlamıştır. Eşrefoğulları ve Teke Beyliği’nin etki alanında olan bölge Yıldırım Beyazıd döneminde Osmanlı hakimiyetine girmiştir. Türkler tarafından Kâğras (كاغراس) isminin neredeyse hiç değişmeden kullanılmasında, belki de Farsça kökenli “taze ağaçlar, yeni dikilmiş fidanlar” anlamına gelen “ağras” ile benzerliği de etkili olmuştur.
Türkiye’deki yerleşim yerlerinin isimlerinin değiştirilmesi sürecinde 2400 yıllık Kağras ismi 1932 yılında önce Yeşilköy, ardından da Cevizli olarak değiştirilmiştir.