Kadim şehir, zamana meydan okuyan taş evlerin Mezopotamya Ovası’na nazır sıralandığı büyüleyici bir tablo gibi. Dar sokaklar boyunca yükselen sarımsı kalker taşından yapılmış yapılar, güneşin batışıyla birlikte altın rengine bürünür. Ufuk çizgisinde Süryani manastırlarının kuleleri ve minareler, gökyüzüne zarifçe uzanırken, aşağıda uçsuz bucaksız ova, sanki gökle yeryüzü arasında bir köprü kurar. Rüzgar, tarih kokan daracık sokaklarda dolaşır, her esintide binlerce yıllık medeniyetlerin fısıltılarını taşır.