20 yaşındaki, %50 zihinsel engelli kardeşimin diş sağlığı, maalesef uzun süredir çok kötü bir durumdaydı. Ağzında tedaviye ihtiyaç duymayan tek bir diş bile yoktu; neredeyse her dişi ya çekilmek ya da kanal tedavisi yapılmak zorundaydı. Kanal tedavisi gerektiren diş sayısı 17’den fazlaydı. Kardeşim, diş hekimlerinden tarif edilemez bir şekilde korktuğu için bırakın tedavi olmayı, ağzını bile açmıyordu. Bu nedenle yıllardır herhangi bir müdahale yapılamamıştı ve günbegün dişlerinin vaziyeti daha da kötüleşiyordu.
Bu süreçte Konya’da çalmadığımız kapı kalmadı. Devlet hastaneleri dahil birçok özel kliniğe başvurduk. Derdimizi arz ettik. Her gittiğimiz yerde, kardeşimin tedavisinin yalnızca genel anestezi altında yapılabileceği söylendi. Biz buna razıydık, lâkin bu kez de kimse tedaviyi üstlenmek istemedi. Çaresizce İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerde, engelli hastalar için hususi olarak tahsis edilmiş kliniklere müracaat ettik. Ancak onlardan bile, “Bu bizim yapabileceğimiz bir iş değil” cevabını alınca ümitlerimiz iyice tükendi. Ailecek ne yapacağımızı bilemez hâle geldik ve nihayetinde pes ettik.
Ta ki bir gün, tamamen bir tesadüf eseri, Sümeyye Arınç Hoca ile yollarımız kesişene dek. Kendi diş tedavim için gittiğim bir randevuda, kardeşimin durumunu kendisine anlattım. Hocamız, Allah razı olsun, hiç tereddüt etmeden, “Getirin kardeşinizi, bir bakalım” dedi. İlk muayenenin ardından, hiçbir endişe göstermeden, “Başlayalım tedaviye” dedi. Ancak o vakit bizden kaynaklı bazı sebeplerle hemen başlanamadı ve zaman geçti.
Aradan bir yıl geçip kardeşimin dişleri daha da kötüleştiğinde, mahcubiyetle yeniden Sümeyye Hoca’nın kapısını çaldık. Buna rağmen, hiç tereddüt etmeden aynı samimiyetle, “Hadi başlayalım” dedi. İşte o an, içimizdeki umutsuzluk yerini yavaş yavaş bir ferahlığa bıraktı.
Tedavi süreci Medova Hastanesi’nde, genel anestezi altında başladı. Tam 5 saat süren bu uzun ve meşakkatli operasyonda, iki kıymetli doktorun yardımıyla kardeşimin tüm diş çekimleri, kanal tedavileri ve sabit protez için gerekli hazırlıkları tamamlandı. Ardından zirkonyum protezler, Sümeyye Hoca ve değerli ekip arkadaşları tarafından Meram Yeniyol’daki Dentova kliniğinde büyük bir itina ile takıldı. (kardeşimin ağzını açmama problemi azalmış bir şekilde devam etse de)
Bu tedavi sürecinde, Sümeyye Hocamızın ne kadar liyakatli ve vicdan sahibi bir hekim olduğuna biz şahitlik ettik. Onun sadece mesleki bilgisiyle değil, aynı zamanda insani yaklaşımı ve sabrıyla da bu süreci kolaylaştırdığını hissettik. Kardeşim gibi engelleri ve korkuları olan, aşırı zor bir hastayı gözünü bile kırpmadan kabul edip tedavi etmesi, onun mesleğine ve insanlığa olan bağlılığının bir tezahürüdür.
Bugün kardeşim, yıllardır hayalini bile kuramadığımız sağlıklı ve güzel bir gülüşe kavuştu. Ailece o kadar mutlu olduk ki, çocuklar gibi sevindik. O bizim meleğimiz. Kardeşim, kendisi için yapılmış bu tedavinin pek farkında olmasa da biz üzerimizden kocaman bir derdin kalktığını hissettik. Bugün onun için bir dönüm noktası. Anında yükselen özgüvenini fark edebiliyoruz.
Böylesine vicdanlı, özverili ve başarılı bir hekimle karşılaşmak, bizim için rabbimden bir lütuftu ve hayatımızın en büyük şanslarından biriydi. Allah Sümeyye Hocamızdan binlerce kez razı olsun. Ailesiyle, sevdikleriyle birlikte hep sağlıklı ve huzurlu bir hayat sürsün inşallah.
“Şüphesiz ki her zorlukla beraber bir kolaylık vardır.”