Bahar geliyor, havalar ısınıyor. Şimdi ramazan ayı içindeyiz. Önümüz bayram ve sonrasında düğün sezonu açılacak yavaş yavaş. İşin içine düğün lafı girmeye görsün, artık tam bir ateş çemberinde siniz demektir. Tam bir kaosun ortasında. Salonlar tutulacak, çeyiz ler tamamlanacak, düğün içi gerekli alış veriş yapılacak... VS.. Bir yer var ki tüm Ankara'lılar ve çevre illerdeki ler, hatta yolu Ankara'ya düşmüş çoğu kişi bilir burayı. Çıkrıkçılar Yokuşu. Ulus tan Samanpazarı na doğru çıkan dik bir yokuşla başlar, aralarda yan sokaklara bağlanır, sonra yukarıda düzlükler oluşur ve bu tırmanış At Pazarı Meydanı na kadar devam eder. Buraya neden geldik dersiniz? İşin içine düğün lafı girdimi ilk akla gelen yerdir çünki alış veriş için.
Aşağıda kuyumcular dan takılarıları aldınız, çorap çamaşırdan, gelinlik ve damatlıklara, kına elbisesinden kına malzemelerine, hediyelik havlu, çorap, gömlek, yemeni gibi ürünlere, düğünde dağıtılacak kuruyemiş lere, düğün sahipleri ve yakınlarının giyeceği abiye elbise den erkek takım elbiseye ve aklınıza gelebilecek hatta aklınızdan geçmeyen milyonlarca çeşit ürünün bir arada bulunabileceği bir yerdir. Eskiden hesaplı alış veriş için giderdi büyüklerimiz, şimdilerde fiyatlar epey cep yakıyor. İster zengin düğünü yapın ister sade bir nikah, yolunuz buraya mutlaka düşecektir. Ankara'da ticaretin kalbinin attığı en eski alış veriş semtine yolunuz hala düşmediyse resimlerden fikir edinebilirsiniz..