Trabzon’un ayaklarınızın altında kalacağı havadar güzel bir yer fakat yer bulmak zordu haftasonu için. Çok fazla turist vardı ve biz boş yer bulup oturmadık.

Kenarlara korkuluk yapılması daha güvenli olmasını sağlayacaktır insanlar fotoğraf çekerken acaba aşağı düşermişiz diye 2 büklüm 1 kat fotoğraf çekimi yapmaya çalışıyor hele çocuklar aşağı düşecek diye çevredeki aklımız çıktı

Trabzon'a tepeden bakan, şehrin hem neşesini hem de o bitmek bilmeyen keşmekeşini ayaklar altına seren o meşhur Boztepe'yi bilirsiniz. Ama durun, o bildiğiniz, sadece birkaç çay bahçesinden ibaret olan Boztepe değil. Burası, adeta estetik ameliyat geçirip bambaşka bir havaya bürünmüş, 2023'te hizmete açılan, bol bol ahşap ve camla donatılmış, yeni nesil Boztepe Seyir Terası ve Yürüyüş Yolu. Açıldığı günden beri de bir "ziyaretçi akınına uğradığı" söyleniyor, biz de "nedir bu olayın aslı?" diye bir bakalım dedik.
Önce şu hakkını bir teslim edelim: Proje gerçekten de etkileyici. Yaklaşık 900 metrelik ahşap bir yürüyüş yolu boyunca, Trabzon'u ve o Karadeniz'in mavisini farklı açılardan izleyebileceğiniz seyir noktaları yaratılmış. Sadece dikilip manzaraya bakmıyorsun yani; o ahşap yol boyunca yürüyor, her adımda farklı bir fotoğraf karesi yakalıyorsun. Özellikle o meşhur cam teras, altındaki boşlukla birlikte Trabzon'u izlemek hem biraz yürek istiyor hem de müthiş bir adrenalin. O manzaraya karşı kurulmuş dev salıncaklar ise, Instagram'a "bugün de hayatı yaşıyoruz" temalı bir içerik atmak için icat edilmiş sanki. Oturup bir şeyler içebileceğiniz bir sosyal tesisin ve yol boyunca dinlenebileceğiniz ahşap oturma alanlarının olması da, bu deneyimi daha konforlu kılan detaylar. Kısacası, manzara gerçekten de destansı, "seyrine doyum olmuyor" lafı boşuna değil.
Gelelim bu güzel masalın o herkesin dilindeki, can sıkıcı bölümüne: Lojistik ve Altyapı Sorunları! Ve bu romanın baş karakteri de şüphesiz: OTOPARK! Buraya özel aracınızla, özellikle de güneşli bir hafta sonu gelmeye karar verdiyseniz, ya sabrınızı çelikten imal etmiş olmanız ya da şans meleğinizin o gün sizinle birlikte mesaiye kalmış olması lazım. "Park sorunu çok fazla, yoldan geçip eve gidemiyoruz" diyen mahalle sakinlerinin isyanı kesinlikle boşuna değil. Dakikalarca yer aramak, o dar yollarda manevra yapmak, manzaranın keyfine varmadan önce sizi bezdirebilir.
Bu güzelliği keşfeden tek akıllı siz olmadığınız için, o hayal ettiğiniz sakin, huzurlu manzara keyfi bir anda bir panayır alanına dönebiliyor. O estetik ahşap yolda yürürken, "pardon, bir saniye, bir fotoğraf çekebilir miyim, bakar mısınız" demeden iki adım atmak imkansızlaşabiliyor. Bazı eleştirmenlerin dediği gibi, sırf muhalif olmak için değil ama, bu kadar büyük bir projenin bu kadar temel bir otopark sorunuyla boğuşması, biraz "göz boyama" hissi yaratmıyor da değil.
Velhasıl kelam, Boztepe Seyir Terası, Trabzon'a hediye edilmiş, manzarasıyla insanı büyüleyen ama altyapı ve planlama eksiklikleriyle yoran, iki ucu keskin bir bıçak gibi. Gittiğinize pişman olmazsınız ama hazırlıksız yakalanırsanız sinirleriniz de biraz yıpranabilir.
Tavsiyem ne mi? Arabayla gelecekseniz, hafta içi, kimsenin aklına gelmeyecek ölü bir saati seçin. Ya da en güzeli, atlayın Meydan'dan bir dolmuşa veya belediye otobüsüne, otopark stresini hiç yaşamadan direkt manzaranın keyfine varın. Yanınıza fotoğraf makinenizi alın ama sabrınızı asla evde bırakmayın.