Meze ve Atmosfer Harika, Ana Yemek Beklentinin Altında Kaldı – Bağarası Restoran, Bitez

Sosyal medyada sıkça karşılaştığım ve yorumlarını merakla takip ettiğim Bağarası’nı dört kişi olarak ziyaret ettik. Gerçekten de adı gibi “bağ arasında” kalmış, ferah, temiz ve huzurlu bir ortam sunuyor. Serin ve havadar atmosferiyle özellikle yaz akşamları için çok ideal.

Meze dolapları kendilerine özgü ve oldukça yaratıcı. Denediğimiz 5–6 çeşit mezenin tamamı hem farklıydı hem de çok lezzetliydi — açık ara en keyif aldığımız kısımdı.
Çıtır mantı ara sıcak olarak çok başarılıydı.
Yaprak ciğer yumuşak ve damakta dağılan türdendi, kesinlikle tavsiye ederim.

Ana yemek olarak “sakız dalında kuzu şiş” tercih ettik. Orta pişmiş istedik ancak biraz fazla pişmiş geldi. Sakız aromasını alabiliyorsunuz ama lezzet olarak bizi tam olarak yakalayamadı. Bu nedenle başka ana yemeklere geçme ihtiyacı da duymadık. Yani meze ve ara sıcakta yakaladığımız yüksek çizgiyi ana yemekte koruyamadık — notumuzu da bu yüzden kırdık.

Hizmet çok başarılıydı. Personel deneyimli, ilgili ve oldukça saygılıydı. Atmosfer olarak da hem samimi hem de şık bir denge yakalamışlar.

Park yeri için endişelenmeyin: Yol üstünde genellikle ücretsiz yer bulmak mümkün, bu da büyük avantaj.

Sonuç: Meze ve atmosfer açısından kesinlikle öneririm. Ana yemeklerde damak zevkinize göre beklentinizin altında kalabilir ama genel olarak keyifli bir deneyim yaşadık.n

Mekan: yolu biraz sapa ama bu hali hoşumuza gitti. Gizli bir yere gidiyoruz gibi. Çevreden izole olması da artısı. Ağaçlar içerisinde bahçeye dağıtılmış masalar ferahlık sağlıyor. Yerler mıcır taş olmasa iyi olurdu. Hem yüründükçe ses yapıyor hem de şantiye hissi verdi bize.
Servis: işletmeciler ilgili, mezeler tek tek anlatılıyor, garsonlar hızlı. Ama mutfağın girişindeki masada oturduğumuz için devamlı bir hareketlilik huzuru bozacak çoktu. Buradaki masa bence olmamalı. Bazı genç elemanlar henüz çok yeni ve eğitim tam almamış gibi.
Yemek: mezeleri çok farklı. Vişneli bamya başarılı.parmesanlı enginar, pancar, rezene, alabaş, fasulye kavurmasını sebze niyetine yedik. Ama aaaa çok müthiş diyemedik. Çıtır mantı ve yaprak ciğer iyiydi. Kabak tatlısı ( tahinle servis edildi) çok sertti ve kabak tatlısı tadı vermedi. Bilmiyorum belki bu halini seven de vardır ama ben daha tatlı ve şerbetli severim. Sonuçta yıllardır aynı kaliteyi ve özeni kurdukları için sanırım Michelin bu restorantı önerileri arasına almış. Biraz torpil yapılmış gibi.
Hasan dede beyaz şarabından içtik. Beğendik. Ama kırmızısı için notumuz eksi.
Bir de şunu eklemek istiyorum. Mezeleri ve ciğeri isterken çok seçenek söylediniz isterseniz yarım tabak yapalım dediler. Peki öyle olsun dedik. 3 kişiydik ve o yarım tabaklardan her birimimşze birer çatal düştü. Yarım tam porsiyon ayrımını yapabilmek için meze dolabının yanında bunların birer örneği olsa ona göre söylerdik.
Fiyat: 5500 tl ( 135 dolar) gibi bir hesap geldi. Kuver diye kişi başı 100 tl ekleniyor. Su ekmek için olsa gerek.
Doğum günü için mumlu sufle istemiştik bunu ikram etmeleri hoş bir jest oldu.
Sonuçta yine gitmek isteriz ama bize fazla geldi.

Abartıldığı kadar bir lezzeti olmayan restoran.

Farklı zeytinyağlılar denedik, ancak hiç biri bende yer etmedi.

Ara sıcak ve ana yemeklerden en dikkat çekeni Çıtır Mantı oldu. Kendilerine özgü bir tarzda yapmışlar ve gerçekten çok lezzetliydi.

Ciğer ortalama, hele sakız dallarındaki çöp şiş büyük fiyaskoydu. Özelikle orta az pişirmelerini rica etmeme rağmen taş gibi bir çöp şiş getirdiler. Yiyemedim.

Tatlı olarak çıtır kabak, hem olması gerektiğinden kalın hem de çıtır değildi.

Genel olarak beğenmediğim bir yer oldu.

Ortamı sempatik, çalışanlar güler yüzlü.