Masumiyet Müzesi’ni izlemek için gittik ama dayanamayıp çıktık. Öncelikle, Kemal’in aldığı çanta sarıydı, Füsun’un tokası ise kelebek toka ya da firkete şeklindeydi. Kitabı okumaya üşendiyseniz bari Taksim’deki gerçek müzeye gidip eşyaları doğru düzgün inceleyerek yapsaydınız bu oyunu.
Kemal’i oynayan oyuncu, psikopat rolleri için daha uygun olabilir, ama Kemal karakterine olan saygımı yerle bir etti. Füsun gençti ve Kemal ile arasında on küsür yaş fark vardı (net olarak hatırlayamıyorum, ama on yaşın üstündeydi). Buna rağmen oyunda Kemal, tam bir sübyancı gibi yansıtılmış, bu da büyük bir hayal kırıklığıydı.
Füsun tek başına bir gece öldü cümlesini duyduğum an gülerek sahneyi terk ettim, çünkü ne Kemal’in çantayı alıp iade ettiği sahne doğruydu ne de ölüm sahnesi gerçeğe uygundu. Bu kadar temel detayları nasıl bu kadar yanlış anlatmayı başardınız, anlamak güç.
Bu zamana kadar çok fazla tiyatroya katıldım ve ne kadar kötü olursa olsun oyunculara saygısızlık etmemek için asla salonu terk etmedim. Üstelik en önde oturuyordum, gerçekten çok zorlandım.
Füsun’un eşyalarına dair gerçek müzeden görseller ekledim. Tiyatroya katıldığımızı göstermek için sahneden bir kare paylaştım. Çanta konusunda da Google’dan açık fotoğraflar ekledim. Umarım sahneye sarhoş çıkmadığınız ve müze eşyalarını düzelttiğiniz nice sahneleriniz olur.
Devamı hakkında yorum yapamıyorum ama bu gece oyuna katılanlar sahnenin geri kalanı hakkında düşüncelerini ekler diye umuyorum. Umarım bazı şeyler düzeltilir.