Eski çay mabedlerine her zaman ilgim olmuştur çok fazla bir detaya sahil değil fakat gelmişken görmeden geçmeyin derim.

Harika bir atmosfer, farklı kültürlerin gelip ibadet etmesinin oluşturduğu aura mekanın bulunduğu konum o esnada etraftan gelen kuş sesleri ve yeşilliklerin kokusu insanın neden farklı bir şehirde yaşadığını sorgulatıyor

Görülecek hiç bir yeri yok, sanırım buradan çıkanlar Selçuk Müzesi 'nde.

Hafta sonu Artemis Tapınağı'nı ziyaret ettim ve gerçekten etkileyici bir deneyimdi. Günümüze sadece bir sütun kalmış olsa da, bu tarihi yapının büyüklüğünü ve ihtişamını hayal etmek bile çok etkileyici. Tapınak alanı şu an bakımsız ve bataklık gibi bir durumda; çevre düzenlemesi ve güvenlik önlemleri yetersiz. Ancak, buranın geçmişte dünyanın yedi harikasından biri olduğunu bilmek, ziyaretin anlamını artırıyor. Tarihe tanıklık etmek isteyenler için mutlaka görülmesi gereken bir yer.

Tek kelimeyle muhteşem büyük bir bölümü tahribata uğradığı halde bizi büyüledi kimbilir şu toprağın altında daha neler gizli

Ulaşımı oldukça kolay bir noktada.
Otopark ücretsiz.
Pek fazla kalıntı yok ama görülmeye değer..

Bu gün 3 Nisan 2025 yaklaşık 2 ay civarında tadilattan dolayı kapalı

Ülkemizde birden fazla Artemis Tapınağı bulunmaktadır. Efes Artemis Tapınağı daha önceki medeniyetler tarafından yıkılmış olduğundan şu anda görülebilecek pek birşey bulunmamaktadır. Buna rağmen ayakta olduğu zamanlardaki büyüklüğü ve muhteşemliği sebebiyle antik dönemin yedi harikası arasında sayılmaktadır.

Dünyanın en büyük 2. Tapınağı. Antik dünyanın 7 harikasından biri şu anda yıkılmış ve tek sütun kalmış vaziyette. Umarım gereken bakım ve ilgiyi görür.

Bakımsız bırakılmasaydı keşke. Her bir yapının önüne alan hakkında bilgi asılmış panoları görmek isterdim. Gitmeden önce yer hakkında bilgi edinmiş olsakta, alan içinde bulunduğum yerin ne olduğu hakkında bilgi edinmek beni mutlu ederdi.

Çok bakımsız. Dünyanın 7 harikasından birinin böyle bir durumda olmasi üzücü. Sadece 1 tane kolon kalmış. Bir kısmı Efes müzesinde ve isabey camiinde. Keşke birebir replikasini inşaa etseler ve güzel bir çevre düzeni yapsalar....

En eski buluntular Geç Tunç Çağı‘na aittir; en geç Demir Çağı‘nın başından (M.Ö. 11. yüzyılın sonu) itibaren bölge bu inanca hizmet etmektedir. Kutsal yapının merkezinde batı doğrultulu, etrafı sütunlu galerilerle çevrelenmiş, birden çok yapı evresini tanımladığımız bir tapınak (peripteros) inşaa edilmiştir; bunların ardından mermerden çift peristasisli (dipteroi) iki adet peripteros tapınak inşaa edilmiştir. Bu peripteros düzenekli tapınakların en eskisi (günümüzde görülmemektedir) Arkaik Çağ‘da ayakta olup 13,5 × 8,5 m ebatlarındaydı. Taştan duvarları ve 4 × 8 düzeneğinde taş kaidelerin üzerinde duran ahşaptan sütunları bulunmaktaydı. İç kısımda altı sütunla çevrelenmiş dikdörtgen biçiminde bir baldakenin üzerinde ahşaptan bir kült heykeli durmaktaydı. M.Ö. 560’tan önce Lydialı Kral Kroisos’un da kısmen finanse ettiği mermerden birinci dipterosun inşaasına başlanmıştır. Yapının eni ancak 60 m, uzunluğu ise 100 m‘den fazladır. Özgün haliyle, pekçoğu kabartmalarla bezeli 106 adet sütunu vardır. Duvarlar, daha eski bir peripterosu ve bunun doğu yarısında kült heykelini barındırmak amacıyla tapınakvari bir yapının temelinin kullanıldığı alanı çevreleyen üstü açık bir avluyu kuşatmaktadır. Yalnızca sütunlu hol üzerinde çatı kornişi (geison) figürlü bir frizle bezeli bir dam bulunmaktaydı.
Arkaik tapınak M.Ö. 356’da Herostratos’un çıkardığı yangına kurban gitmiştir. Hemen başlatılan yeni inşaatta bir önceki yapının figürlü simasına kadar başlıca yapı öğeleri tekrar edilmiştir. Büyük bir olasılıkla 18,40 m. yükseklikte 127 sütunu vardı ve yüksek bir basamaklı temelin üzerinde (bir önceki yapının seviyesinden 2,70 m. daha yüksekte) durmaktaydı. İç kısımda bir merdiven bir önceki yapının seviyesine inilmesini sağlamaktaydı.
1973’te mimari bir deneme olarak çeşitli sütunların tamburları kullanılarak bir sütun dikilmiştir. 4. yüzyıla ait özgün bir kaidenin üzerinde durmakta, onun altında ise 6. yüzyıla ait bir parça yer almaktadır. Özgün sütunlar yaklaşık 4 m. kadar daha uzundurlar. 4. yüzyıla ait tapınak platformunun temelinde Arkaik bir plinthosun üzerinde yer alan bir sütunun temel kalıntısı bir başka mimari deneme için işaretlenmiştir. Arkaik tapınağın diğer gözle görülür kalıntıları batı yanda daha sonra üzeri kaplanmış güney yönlü çıkıntı yapan kısa bir duvar, bir avlu duvarının bölümleri ve bunun güney tarafında yatan bir kilise sütunudur.

Tanrıça Artemis'e ithaf edilmiş tapınak Efes'te MÖ 550 yıllarında tamamlanmış. Tapınak tamamen mermerden inşa edilmiş.
Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmış. Türkiye'deki antik kent Selçuk İzmir'de bulunuyor. Karavanımızla Selçuk’ta geceledik ve bu alana yürüyüş yaptık.Giriş ücretsiz.Tek girişi var.Çitlerle çevrili.Ancak çok bakımsız.Gereken ilgi gösterilmemiş.Bu mu yani diyorsunuz.

İhtişamlı mermer sütunlarıyla gökyüzüne yükselen Artemis Tapınağı, Antik Çağ’ın en görkemli yapılarından biriydi. Efsanelere konu olan bu tapınak, Efes’in bereketli topraklarında yükselirken sadece bir ibadet yeri değil, sanatın ve mimarinin kusursuz birleşimini temsil eden bir anıt gibiydi.

Hayatta her şey bir seçimdir. Mutlu olmak, başarılı olmak, sevgi dolu bir hayat yaşamak… Hepsi senin ellerinde. Zorluklar her zaman olacak ama önemli olan pes etmemek. Her gün küçük bir adım at ve kendine inan. Çünkü en büyük gücün, içindeki inançtır. Hayallerin için savaş, çünkü hayat sadece bekleyenlere değil, harekete geçenlere güzellikler sunar. Unutma, bugün başladığın her şey yarın seni hayallerine bir adım daha yaklaştıracak.

Çok güzel, yapı taşları bin yıldır başka yapılara taşınıp kullanılmasına rağmen güzelliğini ve tarihe seslenişini koruyor, çevre düzenlemesi restorasyon ve giriş yolunun geliştirilmesi Selçuk ilçesine katkısı büyük olacaktır

Lidya kralı Kroisos (MÖ 560-546), MÖ 560 ile 550 arasında Efes'i fethetti ve ardından Artemis için büyük bir yeni tapınak da dahil olmak üzere yeni binaların inşasını finanse etti ya da Yunan tarihçi Herodot'un dediği gibi, “bir çok sütun adadı”.

Herostratus, 21 Temmuz MÖ 356'da tarihe geçmek için Dünyanın yedi harikasından biri olan, halkın büyük uğraşlarla yaptığı Artemis Tapınağı'nı yaktı.

Artemis tapınağı'nın yakıldığı gün İskender doğdu; Magnesia'lı Hegesias'ın, Tanrıça, İskender'in doğumuna katılmakla meşgul olduğundan, Artemis tapınağının yıkılmasının şaşırtıcı olmadığını söyledi. Plutarhos tapınağın, sahibesi etrafta yok iken, İskender'in doğumuna yardımcı olurken alev aldığını söylüyor. Ve o zamanlar Efes'te bulunan ve bu tapınağın yıkılışını başka bir felaketin öncüsü olarak gören tüm Doğu kahinleri, şehrin etrafında koşuşturarak, yüzlerini döverek bu günün tüm Asya için ölümcül ve yıkıcı bir şey ortaya çıkardığını söyleyerek feryat ettiler.

MÖ 334'te Ephesus'u ziyaret eden İskender'in, bitmiş tapınağın üzerindeki bir yazıtta adı geçerse, devam eden inşaatın masraflarını ödemeyi teklif ettiğini kaydeder. Akıllıca gerekçe ile Efesliler teklifi reddettiler, bir tanrının başka bir tanrıya hediye vermesinin doğru olmadığını ilan ettiler ve Efesliler bunun bedelini vatandaşların kişisel mücevherlerinin kullanılmasıyla ödediler.

Artemis Tapınağı'nın efsanevi ihtişamı o kadar fazlaydı ki, MS 19. yüzyıl batılı arkeologların tasarlayarak kazmaya başladıkları ilk antik yerdi. 1869 yılında John Turtle Wood tarafından bulundu. Londra'daki British Museum'un himayesinde başlayan kazılarla, MS 1. ve 2. yüzyıla tarihlenen Artemis Ephesia'nın güzel mermer figürleri gibi birçok önemli eseri keşfedildi. Büyük tapınağın kalıntıları da bulundu ve MS 1904'te yapılan başka bir seri kazı sırasında daha fazla ayrıntı ortaya çıktı. En eski eserler, tipik olarak değerli metallerden yapılmış votif adakları MÖ 7. yüzyıla kadar uzanır. Tapınağın MS 6. yüzyıldaki versiyonundan birkaç başlık ve sütun parçası keşfedildi. En iyi buluntulardan biri ise Helenistik versiyondan muhteşem bir şekilde oyulmuş sütun tamburuydu. Hades, Persephone ve Hermes gibi birçok kabartma figürün yer aldığı tambur şimdi British Museum'da bulunmaktadır. Bugün tapınağın tüm kalıntıları onun temelleridir ve bir zamanlar antik Akdeniz’in en harikalarından biri olan yapı, kayıp bir ihtişam izlenimi vermek yerine, melankolik bir hava veren birleşik kalıntılardan elde edilen tek, dikilmiş bir sütun halindedir.

Tahminen MÖ 550’te başlayan mermer tapınak inşaatının tamamlanması için 120 yıl sürmesi gerekti. Öncekileri gibi Artemis’e adanmıştı ve bazen bu nedenle Artemisium (ya da Artemision) olarak adlandırıldı. Grek dünyasında tanrıçanın birçok tapınağı gibi, kente kısa mesafede yerleştirildi, çünkü Artemis’in sınırlara (fiziksel ya da diğer), vahşi bitki, hayvanlar ve genel olarak doğa üzerine hükmettiği düşünülüyordu. Yaşlı Plinius’un Doğa Tarihi isimli eserinde(36.97), tapınak 129.5 metre (425 ft) boyunda ve 68.6 metre (225 ft) genişliğinde tarif edilmekteydi ve neredeyse MÖ 5. Yüzyıl Atina Parthenon’unun iki katı büyüklüğündeydi (69.5 x 30.9 m). Boyları 18.3 metre (60 ft) ve çapları 1.2 metre (4 ft) olan 127 sütunu vardı. Sütunlar kısa tarafında sekiz ya da dokuz, uzun tarafında 20 ya da 21 tane olmak üzere iki sıra halinde dizilmişti. Fasadındaki sütunlar Grek mitolojisine ait figürlerle süslenmişti. Mabedin dekoratif frizleri, Grek mitolojisinde Herkül’den kaçarken Ephesus’e sığınan Amazon’lar dahil farklı sahneler taşıyordu. Sütunların üzerinde bulunan arkitrav blokunun herbirinin 24 ton ağırlığında oldukları tahmin ediliyor ve bunları yerine yerleştiren mühendislik başarısının Artemis’in kendi uğraşısı sonucu olduğuna Efeslileri inandırıyordu. Vitrivius’un Mimarlık Üzerine isimli eserinde, tapınakta duran (ve tüm projenin başlatılma nedeni olan) Artemis’in kült heykelinin sedir ağacından yapıldığı yazılır.

Burası çok bakımsız. Tarla gibi bir alan olarak bırakmışlar. Tarihi yapı çok fazla diye herhalde görmezden gelindi. Bir restorasyon yapılması gerekli diye düşünüyorum. Antik Yunan medeniyetine ait bir çok yapı maalesef bu halde. Bunlar orijinalini yansıtacak şekilde restore edilerek veya bir replikası oluşturularak turizme açılsa yüksek gelir getirebilir diye düşünüyorum.

Bu kadar bakımsız olamazdı. Bu kadar ilgisiz bırakılamazdı. Efes antik kentine bu kadar yakınken bu kadar özensiz olması hayret verici.

Efes antik kentine yakın konumda olan bir yer için bakımsız görünüyor. Daha fazla bakımı hak eden bir yer.

Antik Dünyanın 7 harikasından biri ve ilk banka diyebileceğimiz tapınaklardan bir tanesi. Nitekim yakilmasinin ardindaki nedenlerden bir tanesi içindeki varlıkların çalınmasının gizlenmesi olabilecegi düşünülüyor.

Maalesef Dünyanın Eski Yedi Harikasından birinin bu halde olması çok üzücü. Eserin büyük bölümünü British Müzede bulabilirsiniz. Adamlar bu ülkenin eserini almış ama sahip çıkmış bizim gibi yapmamışlar en azından.

Dolu dolu bir antik kent havası yok ama görülmeye değer.

Artemis Tapınağı, aynı zamanda Diana Tapınağı olarak da bilinir. Tanrıça Artemis'e ithaf edilmiş tapınak Efes'te MÖ 550 yıllarında tamamlanmıştır. Tapınak tamamen mermerden inşa edilmiştir. Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmıştır. Türkiye'deki antik kent Selçuk İzmir'de bulunmaktadır.Malesef geriye çok bişey kalmamış fakat antik tarih açısından çok önemli bir yer.

Dunyanin yedi harikası ama pek bisey kalmamis tarihi çok eskiye dayaniyor. Cevre korumasi ve duzenlemesi şart.

Dünyanın yedi harikasından biri... Müze kartla değil, yürüyerek, elinizi kolunuzu sallayarak giriliyor. Yeterince değer verilmiyor gibi bir izlenim var. İnsanlar müzik açıp dertleniyor. Yazık. Efes Müzesinde ARKAS'ların bağışı olan ölçülü maketi ziyaret etmenizi öneririm

Kasım 2024/ Yol üzerinde ki Selçuk'tan yürüyerek bile 10 dk gidiliyor.Maalesef kendi haline terk edilmiş gibi duruyor, sadece bir sütun ayakta digerleri parçalar halinde dağınık vaziyette.Görülecek bir şey kalmamış yani.Yalnız gitmek istemezsiniz zira etrafta pek çok başıboş hayvancık var.(Selçuk'un genelinde bu durumu gözlemledim.) Giriş için ücret yok.

Terkedilmiş muhteşem eserlerin kalıntılarının yer aldığı bir alan.Mafyavari insanların bulunduğu görmeye gittiğimizde tedirginlik yaşadığımız tam gezemeden ayrıldığımız bir yer. Bakanlığın acilen duruma el koyması lazım

Olağan üstü kesinlikle gezilmesi gerek

Tapınaktan geriye çok birşey kalmasada burada bulunmanın verdiği his çok değişik.Antik Dünyanın 7 harikasından biri ve Anadolu'da çok önemli bir yere sahip av,ay ve doğa tanrıçası Artemis'e adanmış bir yapı.Tapınak diye gelip büyük bir yapı görmeyi ummayın ama buraya gelin ve o tarihi duyguyu hissedin

Muhteşem bir yapıt fakat bu kadar bakımsız kalması ülkemizin ayıbıdır. Dünyanın 7 harikasına girmiş bir yeri en azından daha detaylı yazılarla düzenleyebilirsiniz. Turistlerin Efese geldiğinde akın ettiği bir yer burası.. En kısa zamanda restore edilmesini umut ediyorum.

Malum tapınak Selçuktan sahil yoluna doğru devam ederken, jandarmayı geçtikten sonra hemen sağdadır. Giriş yolu tozludur. İçeriye girerken sağda unutulmuş bir eski türbe bulunmaktadır. Tapınak diye adlandırılan yer bakımsız ve sonradan üst üste koyulmuş bir dikili taştan ibarettir. Gidipte görmeye değer bir yer değil. Etraftaki bulunan kişiler bölgeyi tekinsiz bir yer olduğu izlemini uyandırmakla birlikte herkese birşey satma derdindeler.

Kuşadası'na giderken yolunuzun üzerinde uğramadan geçmeyin. Burada müze kart geçiyor.

Zamanında dünyanın 7 harikasından biriymiş şimdi sadece bir sütunu var - ayrıca çok fazla bakımsız rastgele tarladan giderek giriyoruz - değeri bilinmeyen yerlerden biri

Tapınağın bulunduğu yer burası fakat ortada derme çakma bir kolon üzerinde de leylek yuvası var. İnsanlar geliyor, bakıyor ve gidiyor...

Gezilecek görülecek bir şey yok, internetteki fotoğraflarla yetinebilir, yakacağınız benzinin size kalan parasıyla kendinize şahane bir yemek ısmarlayabilirsiniz 😎

Tamamen yıkılmış, bakımsız atıl bir durumda. Gittiğinizde hiçbir şey yokmuş gibi giderseniz o zaman olur. Giriş ücretsiz. 5dakikada tamamen gezmiş olursunuz. Fazla birşey beklemeyin

Apollon Tapınağından sonra ikizi Artemis Tapınağına da aynı neşe ile gittim fakat beni çok mutlu edemedi. Antik dünyanın 7 harikasından biri olan bu tapınaktan geriye sadece iki parça kalmış. :(((( Giriş ücretsiz.

Artemis Tapınağından geriye çok bir şey kalmadığından iyi bir değerlendirmede bulunamadım. Keşke yıkılmasaydı da o nadide eseri görebilseydik çünkü tasvir edilen ve resmedilen aslı çok güzel görünüyor. Artemis Tapınağı fotoğrafta paylaştığımdan ibaret. Yol üstünde hemen sağa girince kendini gösteriyor. Ücretli bir giriş veya görevli yok. Otoparkı geniş.

Ülkemizde bir tarihi yapıya gösterilen bu özen gerçekten içler acısı. Yapı bu gidişle sürekli tahribata uğrar. Araçla dibine kadar giriş var ve çok çıplak bi şekilde sizi karşılıyor.

Böylesi önemli bir mekanın özensiz oluşu üzüntü verici. Efes’teki mistik hava aslında Artemis’te de var ama ortaya çıkarılmamış güzellikleri. Taşların üzerini ot bağlamış. Yabancı turistler kafile kafile gelip dua ediyorlar. Ayakta tek bir sütun kalmış, o bile görülesi. Ayrıca manzaraya baktığınıza St.Jean Kilisesi İsa Bey Cami Selçuk Kalesi ve Artemis Tapınağı aynı karede görünebiliyor. Bu bile bölgenin zenginliğini tek başına ifade edecek kudrette. Ayrıca Tapınağın girişinde iki adet türbe var, biri yıkılmak üzere ama diğeri ayakta, ikisi de çok bakımsız malesef.

İlk olarak gezeceginiz bu alanı kesinlikle öğle vaktinde gezmeyin.(Bunu yaz mevsimi için yaziyorum:))))) Aynısı kesinlikle Efes Antik Kenti için de geçerli. Alan biz gezdigimizde tenhaydi. Biraz daha ilgi ve bakıma ihtiyacı olabilir die düşünüyorum. Şehir merkezine çok çok yakın. Efes Antik Kentine giderken ya da sonrasında (yonunuze bağlı bu) gidebilirsiniz. Çok uzun surmeyecektir. Memleketin her yerinden tarih fışkırıyor...Giriste ücret ya da müze kartı vs. Gerekmiyor. Hemen girişinde ağaçların altına araç park etme imkanı var.

Tanrıça Artemis’e ithaf edilen tamamen mermerden yapılmış görkemli mimarisi ile dikkat çeken Artemis Tapınağı her yıl binlerce turisti ağırlarken sahip olduğu özellikleri bakımından da ayrıcalıklı bir yere sahip. Antik çağın Anadolu başkenti, Helenistik ve Roma uygarlıklarının temsili, görkemli metropolis Efes Antik Kenti içinde yer alan Artemis Tapınağı tarihin ihtişamını günümüze taşıyor.

Hazırsan Artemis Tapınağı hakkında keşfetmen gereken harika bilgiler bu yazıda seni bekliyor.

1. Dünyanın yedi harikasından biri
Türkiye’nin en özel antik kentlerinden biri olan Efes’te yer alan Artemis Tapınağı dünyanın yedi harikasından biri olma özelliği taşıyor. Milattan önce 550 yıllarında tamamlanan Artemis Tapınağı, 115 metre uzunluğunda ve 54 metre genişliğinde geniş bir alana yayılıyor.

2. Dünyanın en büyük tapınakları arasında yer alır.
Artemis Tapınağı dünyanın en büyük tapınakları arasında yer alan önemli bir yapı. Tanrıça Artemis’e ithaf edilen tapınağın içerisinde birbirinden değerli sanat eserleri de yer almaktaydı. Öyle ki burada yer alan heykellerin yüksekliği 90 metreleri aşıyordu. Artemis Tapınağı’nın tamamlanması ise 120 yılı bulmuş.

3. Tamamen mermerden yapılmıştır .
Artemis Tapınağı tamamen mermerden yapılan dünyadaki ilk tapınak olma özelliğine sahip. Tarih sahnesi boyunca yıkılıp yıkılsa da yeniden inşa süreçlerinde tamamen mermerden yapılma özelliğini korumuş.

4. İnşasında koyun derisi kullanıldı
Artemis Tapınağı deprem bölgesinde yer aldığı için inşasında da buna uygun malzemeler kullanılmış. Giritli mimarlar tarafından yapılan Artemis Tapınağı için paketlenmiş kömür ve koyun derisi yapı malzemesi olarak kullanılan malzemeler arasında yer alıyor.

Burası dünyanın 7 harikası dan biri. Ama gereken özen gösterilmemiş çalışma falan yok yani bakımsız geldi biraz

Hiç beklediğim gibi değildi. Sadece bir sütun var. Arka tarafındaki manzara ile birlikte güzel bir görünüm oluşturmuş. Saat 19.00'da kapanıyor (yaz dönemi).

Artemis Tapınağı, antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen ve tarihin derinliklerinden günümüze kadar gelen muhteşem bir yapıdır. Ephesus'ta yer alan bu tapınak, sadece mimari açıdan değil, aynı zamanda kültürel ve tarihsel önemiyle de büyüleyicidir. Tapınak, Artemis'e adanmış olup, zamanında büyük bir dini ve ticari merkez olarak hizmet vermiştir. Tapınağın kalıntıları arasında dolaşırken, geçmişin görkemini ve burada yaşanan olayların izlerini hissedebilirsiniz. Özellikle tapınağın sütunları ve detaylı süslemeleri, dönemin sanat ve mühendislik harikalarını gözler önüne seriyor. Bu tarihi mekanı ziyaret etmek, antik dünyanın zengin kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için unutulmaz bir deneyim. Ephesus'a yolunuz düşerse, Artemis Tapınağı'nı mutlaka görmelisiniz. Tavsiye ederim!

Bu kadar önemli ve kutsal bir mekanin ozensizligi ve bakimsizligi cok uzucu..birakin kaba betondan 50 sene once oylesine dikilmis sutunu dogru duzgun bilgi verecek bir gorsel bile yok dandik bor tabela disinda

Restorasyon yapılması şart hemde şap şart. Daha güzel olabilir. İnsan Artemis tapınağı tabelasını görünce büyük bir beklenti içine giriyor. Aracı park edip aşağı inince büyük bir hayal kırıklığı içine giriyor. En azından ufak bir maket çalışması bile yapılabilir. Lütfen yetkililere sesleniyor burası daha iyisini hak ediyor. Gerekeni en kısa zamanda yapmanız dileğiyle...

Giriş ücretsiz Ufak bir alan olmasına rağmen bakımsız her yeri ot kaplamış 1 yarım 1 de bütün sütun haricinde başka birşey yok diyebilirim..

Dünyanın Yedi harikasından biri olarak kabul edilen Artemis Tapınağı maalesef günümüze kadar korunamamıştır.
En azından aslına uygun olarak yeniden inşa edilmeli diye düşünüyorum.

Milattan önce 550 yıllarında tamamlanan Artemis Tapınağı, dünyanın yedi harikasından biridir.
Günümüzde ise Artemis tapınağının görkemli iki heykeli Selçuk Müzesi’inde( Ayrıca müzede tapınak maketi var) sergilenmektedir. Fakat Artemis tapınağı bulunmamaktadır; bugün sadece bir sütun kalmıştır. Tapınaktan geriye kalan kabartmalı sütunlar ve arkaik sütun başlıkları ise Londra British Museum'da sergilenmektedir.
Efes antik kenti ile şehir merkezi arasında bulunuyor.Giriş ücreti yok geldiginiz gibi giriyorsunuz.
Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmıştır.

Oldukça harap durumda gördüm. Ama Arkeoloji öğrencisi olarak antik dönemin yedi harikasından biri sayılan bu ihtişamlı tapınaktan geride kalanları görmek bile heyecanlıydı.

Efes antik kenti ile birlikte görülmesi gereken bir tapınak.

Efese varmadan Selçuk ta ziyaret edilmesi gereken antik bir alan ama bir iki sütun dışında gezilecek yer yok.

Günümüze Artemis tapınağından kalanlar birkaç sütundan ibaret olsa da görülmeye değer bir açık hava müzesi

Dünyanın 7 Harikasından birinin kalıntılarını görebilmek çok etkileyici. Alanın bu kadar kendi haline bırakılması biraz üzücü. Etrafının biraz düzenlenmiş olması ve temizlenerek daha cazip hale getirilmesi gerekirdi. Malesef Efes Antik Kentinin gölgesinde kalmış.

Deli her çağlarda var. Bana hep bunu hatırlatıcak bir yer. Tanrıcanın tapınağını bir delinin yakması bunu unutmayacağım. yapı tek bir tapınak alanı şeklinde çoğu bölgesi yıkılmış sağlam pek bir alan yok. sağlam olan tek sütünü da betonlarla tutturulmuş. Antik dünyanın 7 harikasından biri olan yapının şuan ki hali acı. Çok güzel iltifatlar almış ve eski çizimlerinde mükemmel tasrif edilen bir yapı. Tam girişinde çok güzelde bir yürüyüş alanı mevcut değerlendirmenizi tavsiye ederim.
Tapınak için bir kaynakta ;
Tanrıça Artemis'e ithaf edilmiş tapınak Efes'te Milattan önce 550 yıllarında tamamlanmıştır. Tapınak tamamen mermerden inşa edilmiştir. Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmıştır. Tapınak Lidya Kralı Kroisos tarafından başlatılmış 120 senelik bir projenin eseridir."
Denmiş.

Aslında görülecek pek bir şey yok burada yada bende görecek gözler yok. Sonradan dikilmiş altı beton olan bir sütun ve dağınık halde duran taşları anlamlandıralım diye Artemis Tapınağını anlatan bir tabela, tabela üstünde eskiden nasıl göründüğüne dair bir rekonstrüktif resim var, ona internetten de bakarız. Bu alanın kazıları bitmemiş ve korunmamış hissi var, zaten alanın etrafı da açıklık. Müzeye taşınabilecek veya dönüştürülebilecek bir alan.

Dünyanın 7 harikasından geriye kalan bu. Ne güvenlik var ne bir görevli. Yerini bulana giriş bedava. Yurtdışında böyle bir arkeolojik zenginliği nasıl korur nasıl satarlar halbuki. Yazık.

Artemis tapınağından geride kalan pek bir şey kalmamış malesef. Yeni çalışmalar var. Arka kısımda yapılan araştırmalar kazılar var. Ancak esas tapınak yerinde yeller esiyor. Merkeze çok yakın bir yerde. Ücretsiz bir yer. Selçuktan oraya geçiş rahat. Ancak tekrar selçuk ilçesine dönecekseniz 1 km ileri gidip dönüş yapmanız lazım. Kuşadası tarafına giderken uğrayacağınız yer şeklinde yaparsanız daha iyi olur gibi

İlk defa gidecekler için ve tabii tarihini de hiç bilmiyorsanız çıktığınızda aklından geçen cümle "bu mu yani? " olacak. Efes antik kentine bu kadar yakın ama bir o kadar da özen görmemiş bir yer... Giriş ücreti yok. Sıra yok... Hala ayakta olsaydı nasıl görünüyor olurdu? acaba diye soracağınız bir yükseklikten bakarken, ayakta kalması için müdehale görmüş uzun bir sütun size merhaba diyecek. Madem tam da oradasınız, Artemisin hatrı için tapınağını görmeden Efes'e geçmeyin :) yiyecek içecek ve wc yok bilginize.

Efes'e gitmişken uğrayabileceğiniz -uğramasanız da olur fikrimce- bi kalıntı. Kalıntı diyorum çünkü şu sütun dışında hiçbir şey korunamamış, ayakta kalamamış. Ziyaretçileri yönlendiren hiçbir şey yok, dümdüz bi arazide uzanan tek 1 sütun var sadece. Tarihe verilmeyen değere üzüleceğiniz ve eskiden nasıl olduğunu anlayabilmek için hayalgücünüze başvuracağınız bi yer.

Artemis tapınağının atmosferi çok güzeldi , sabah 10 civari idi ve orada iki saate yakın kaldık.Daha ilerleyen saatlerde sıcaktan dolayi şapka vs yanınızda bulundurmanızda fayda var.Epeyce fotoğraf çektik , sizde mekanda çok güzel çekimler yapabilirsiniz.

Selçuk'ta diğer tarihi yapıların gölgesinde kalmış . Çok sağlam bir yapı beklemeyin. Sadece sütunu ayağa kaldırmışlar. Ayakta kalan başka yapısı yok. Açıklama tabelaları mevcut. Aşağıya inmeden yukarıdan bakabilirsiniz.

Artemis tapınağına giriş ucreti vs yok geldiginiz gibi giriyorsunuz. Tepe kısımda da kalıntılar var ancak kimin eşekleri baglıysa (gerçek anlamda eşek) yukarı cikan insanları kovalıyorlar. Tarihi eserlere hatta tarihi yerlere bile saygısı olmayan bu insanları kim nereye şikayet edecek acaba o da ayrı bir konu. Umarım siz gittiğinizde bu sorun ortadan kalkmış olur. Bunun haricinde tapinaktan sadece bir sütun kalmış. Burdan çıkınca kapının onünden pamukcak dolmuşuna binip efese gidebilirsiniz.

Açık alanda bir dikili sütundan ibaret, etrafında herhangi bir düzenleme yok, giriş ücreti de yok.

Artemis Tapınağı, antik dönemin en büyük ve en ünlü tapınaklarından biri olan Efes Antik Kenti'nde yer alan önemli bir yapıdır. Artemis Tapınağı, antik dönemde Artemis adına inşa edilmiş olup, adını Yunan mitolojisindeki avcılık, doğa ve doğurganlık tanrıçası Artemis'ten almaktadır.

Tarihçe ve İnşa: Artemis Tapınağı, M.Ö. 6. yüzyılda Lidyalılar tarafından inşa edilmeye başlanmıştır. Ancak M.Ö. 356 yılında, Makedonyalı Büyük İskender'in Efes'i yağmalaması sonucunda tapınak büyük zarar görmüştür. İskender'in ölümünden sonra ise yeniden inşa edilmiştir. Roma İmparatorluğu döneminde de bazı eklemeler ve değişiklikler yapılmıştır.

Mimari ve Boyutlar: Artemis Tapınağı, antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilmiştir. Tapınak, Dünya'nın yedi harikasından günümüze ulaşamamış olanlardandır. Tapınak, yaklaşık 127 x 69 metre boyutlarında olup, 127 adet sütunla çevriliydi. Sütunlar Dor tarzda olup, tapınağın ana yapısı taş ve mermerden yapılmıştı.

İhtişam ve Süslemeler: Artemis Tapınağı, etkileyici bir mimariye sahipti ve dönemin en görkemli yapılarından biriydi. Tapınak, inşa edildiği dönemde zengin süslemelerle donatılmıştı. Frizlerde, figürlü kabartmalar ve diğer süslemelerle tanrıça Artemis ve mitolojik sahneler canlandırılıyordu.

Kült ve İnancın Merkezi: Artemis Tapınağı, antik dönemde Artemis'e adanmış olan önemli bir kült merkeziydi. Tapınak, binlerce yıl boyunca Yunanlılar ve Romalılar tarafından tapınma ve adaklar sunma amacıyla ziyaret ediliyordu.

Yıkımı: Artemis Tapınağı, M.Ö. 262 yılında Gotlar tarafından yağmalanarak büyük zarar gördü. Ancak bu tarihten sonra onarılmaya çalışılsa da, Artemis Tapınağı eski ihtişamına bir daha ulaşamadı.

Yerel halkımız,turistlere broşür satmak için öyle uğraşıyorlar ki bazı turistleri uyarıp kurtarmak zorunda kaldım. Aşırı dağınık bir görünüm verse de tapınak hala o heybetini hissettiriyor. Ulaşımı da kolay, yürümek/araba size kalmış

Gezi alanı olarak geniş değil, sadece iki sütun ve küçük bir su birikintisi var. Ancak girişte İsa Bey Cami ve kale manzarası güzel.

Millet bu konuma Antik kent diye yorum yapmış da burası zamanında her ne kadar görkemli bir tapınak da olsa günümüzde birkaç sütunun ayakta kaldığı harabeden başka bir yer değil.

Harika bir alan en az 3 - 4 saat ayırmanız gerekiyor mutlaka müzekartla gezin 60 tl idi en son tek sorun yazları çok sıcak şapka ve su yanınızda mutlaka olsun :)

Çok geniş bir antik kent. Oldukça gösterişli, en az 2 saat ayırmak gerek dolaşmak için. Spor ayakkabı giymek, içmek için bol su, şapka yada şemsiye güneşe karşı,yanına küçük çocuklar almamak(yorulup sıkılıyorlar) daha zevkli bir gezi ortamı sağlayabilir. Şehre gelmeden önce internetten tarihini dinlerseniz daha güzel olacaktır

Antik dünyanın 7 harikasından biri, Bereket tanrıçası Artemis adına yapılan muhteşem tapınak. Ne yazık ki günümüze tek bir sütunu kalmış durumda

İçerisi turist avcısı dolu. Özellikle yabancı turistlerin peşindeler. Bu kadar korumasız ve başı boş nasıl bırakılır anlamıyorum. Güvenlik yok kontrolsüz giriş.

Cok genis bir alan. Cok bir sey yok aslinda. Malesef fazla bur sey kalmamis. Bir kac temel kalintisi, bir kac sutun o kadar. Cevre en azindan guzellestirilebilir, wski hakini gisteren makerler filan yaoilabilir, biraz canlandirilabilirdi. Efese giderken kalenin altina dogru kaliyor. Cevresinde wc, cafe vs bisey yok. Giris yolu cok kötü, insan bi yolu duzenler. Komple acik, bilet vs yok zaten..

TApınak sırf görmek için gelinecek bir yer değil. Ortada birşey kalmamış zaten. Yolunuzun üstüyse uğrayabilirsiniz. Uğramasanızda kaybedecek birşeyiniz yok. İsa Bey Cami, Aziz Yohannes Bazilikası ve Selçuk Kalesi üçlüsünü tek karede görebilirsiniz.

Uzun bir yoldan gelmeye değer olduğunu düşünmüyorum. Efesi gezdikten sonra gezilecek bir yer. Alanı baya küçük. Selçuk kalesi yanında .

Artemis Tapınağı, (Yunanca: Artemision; Latince: Artemisium) aynı zamanda Diana Tapınağı olarak da bilinir. Tanrıça Artemis'e ithaf edilmiş tapınak Efes'te Milattan önce 550 yıllarında tamamlanmıştır. Tapınak tamamen mermerden inşa edilmiştir. Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmıştır. Türkiye'deki antik kent Selçuk İzmir'de bulunmaktadır.

Tapınak Lidya Kralı Kroisos tarafından başlatılmış 120 senelik bir projenin eseridir. Dünyanın yedi harikasını derleyen Sidon'lu Antipader tapınağı şöyle tarif etmiştir.

Mağrur Babil'in üstünde savaş arabaları için yol olan duvarını ve Alpheus'taki Zeus heykelini ve asma bahçeleri gördüm ve Güneşin kolosusunu ve yüksek piramitlerin devasa işçiliğini ve Mausolos'un engin mezarını; ama Artemis'in bulutlar üzerine kurulmuş evini gördüğümde diğer tüm harikalar parlaklıklarını kaybetti ve dedim ki "İşte! Olimpus'un dışında, Güneş hiç bu kadar büyük bir şeye bakmadı. (Antipater, Yunan Antolojisi [IX.58])

Bizanslı Philon ise tapınak için şunları yazmıştır:

Kadim Babillilerin kudretli işçiliğini ve Mausoleus'un mezarını gördüm. Ama bulutlara doğru yükselen Efes'teki tapınağı gördüğümde, diğerlerinin tümü gölgede kalmıştı.

Artemis, Ay tanrıçası olarak Titan Selene'in yerini alan Apollon'un kardeşi
bakire avcı Yunan tanrıçasıdır. Efesli Artemis ise oldukça farklıdır. Efesli Artemis'in (Efesya) bir Anadolu tanrıçası olan Kibele'nin bir kültü olduğu sanılmaktadır.

Anadolu'nun ana tanrıçası Kibele'nin Efes'e nasıl geldiği ve orada Artemis adıyla kültünün nasıl başladığı bilinmemekle beraber Kibele'nin çeşitli evreler geçirerek Artemis haline geldiği kabul ediliyor.

Yunan tanrılarının aksine daha çok yakındoğu ve Mısır tanrıları gibi vücudu, altından ayaklarının çıktığı ve bacaklara doğru gittikçe incelen, sütun benzeri bir bölümle kaplıdır. Çok memeli Tanrıça (37 adet) Efes'te basılmış paraların üzerinde başında Kibele'nin bir özelliği olan duvar gibi bir taç ile resmedilmiştir. Paraların üzerindeki resminde, kolları birbirine geçmiş yılan ya da Ouroboros yığınlarından oluşan bir asaya dayalı durmaktadır. Aynı Kibele gibi Efes'teki tanrıçaya da megabyzae adı verilen hierodüller ve kore'ler hizmet etmekteydi.

Ayrıca Bennett'in bahsettiği  muhtemelen milattan önce üçüncü yüzyıldan kalma bir adak yazıtı Efesli Artemis'i Girit ile ilişkilendirmektedir:

"To the Healer of diseases, to Apollo, Giver of Light to mortals, Eutyches has set up in votive offering (a statue of) the Cretan Lady of Ephesus, the Light-Bearer."

Yunanlar'ın birleştirme adetleri, tüm yabancı tanrıları kendi anlayabilecekleri bir şekilde Olimpus panteonunun bir biçimi halinde asimile etmiştir. Efes'te İyonyalı yerleşimcilerin "Efes'in Hanımı" için yaptıkları Artemis özdeleştirmesinin cılız olduğu çok açıktır.

Tapınağın üç evreden oluştuğu sanılmaktadır. A evresi Artemisium olarak adlandırılan tapınaktan önce orada yaklaşık MÖ 7. yüzyılda yapılmış bir sunaktır. B evresi daha sonra bunun üzerine yapılmış olan tapınak, C evresi ise yangından sonra yapılan restorasyondur.

Tapınağın içi ve içindeki sanat hakkındaki tanımlamaların ve hemen hepsi tarihçi Plynus'un anlattıklarına dayanmaktadır. Pliny tapınağı 115 metre uzunluğunda ve 55 metre eninde neredeyse tamamen mermerden olarak tanımlamıştır. Tapınak her biri 18 metre olan 127 İyonik stilde kolondan oluşmaktadır.

Artemis Tapınağı içinde birçok sanat eseri vardı. Ünlü Yunan heykeltıraşlar Polyclitus, Pheidias, Cresilas, ve Phradmon tarafından yapılmış heykellerle, tablolarla ve altın ve gümüşle bezenmiş kolonlarla donatılmıştı. Sanatçılar en güzel heykeli yaratmak için birbirleri ile yarışırlardı. Bu heykellerin büyük çoğunluğu Efes şehrini kurduğu söylenen Amazonlar'ın heykelleridir.

Pliny ayrıca, Mausolos'un mozolesi üzerinde de çalışan Scopas'ın tapınağın kolonlarındaki kabartmaları oyduğunu söyler.

Atinalı Athenagoras, Efes'teki baş Artemis heykelinin yaratıcısı olarak Daedalus'un öğrencisi Endoeus 'un ismini vermiştir.

Tarih kalıntılarının olduğu aşırı bakımsız bir yer içerde çobanlar hayvanlarını yayıyorlar. Müzeyi geçtikten sonra Kuşadası yönüne giderken 1, 2 dakka sonra. Yavaş gidin girişi kaçırabilirsiniz. İçeri giriş ücretsiz otopark olarak kullanılan bir alan var.

Artemis tapınağına yönelik kalan belirgin kalıntılar arasından yüksek bir sütun yer alıyor. Bu lokasyon haricinde Efes antik kenti içerisinde de Artemis tapınağı bulunuyor. Tapınağın bulunduğu girişten bakıldığında ayrıca Selçuk kalesi, İsa bey camii ve St Jean kilisesi de görülebiliyor. Böylelikle farklı dönemlerde inşa edilen tarihi objeleri aynı karede görmek için iyi bir konum 👍🏾

Burası dünyanın 7 harikasından biri kabul edilmekte imiş. Lakin şimdi iki sütun ve köşede duvarları kalmış... Tarihle iç içe Güzel vakit geçirdim..

Tapınaktan kalan bir kaç sütun ve taş parçaları var. Genel olarak başka bir şey olmadığından bence buraya vakit ayırmak yerine Efes Antik Kentini keşfetmek daha faydalı olacaktır.

Alan üzerinde hiçbirşey kalmamış, muhtemelen yıllar içerisinde devşirme malzeme olarak sütunları oraya buraya taşınmışlar, alan kış döneminde su doluyor ve kazlar cirit atıyor. 5 dakikalık bir bölge.