Akseki Camii, İstanbul’un fethine katılmış ulemadan Akseki Kemalettin Efendi tarafından 1453 yılında inşa ettirilmiştir.
Akseki Kemalettin Mescidi ve Dal Mescidi gibi adları da mevcuttur. Hırka-i Şerif Camii’nin hemen batısındadır.
Dikdörtgen (11×7,20m) planlı mescide, kapalı ve küçük iki katlı olan son cemaat yerinden girilmektedir. Mescidin sağ ve sol duvarlarda uzun üçer, mihrap duvarında iki pencere bulunmaktadır. Mihrap, minber ve vaaz kürsüsü ahşaptır.
Kuzey duvarı boyunca uzanan üst mahfil, iki ahşap direk üzerinde olup, önünde ahşap korkuluğu bulunmaktadır. Ahşap tavanın göbeği, yedi kollu bir yıldız şekli ile süslenmiştir.
Çatı kiremitle örtülüdür. Minare sağda, son cemaat yeri ile harimin birleştiği yerdedir. Kaidesi kesme taş ve tuğladan, gövde tuğla ile örülmüştür. Şerefesi kesme taştan, külahı kurşunla kaplanmıştır. Minarenin girişi mescid içindendir.
Her üç baninin mezarları, mescidin mihrap duvarı önündedir. Çok yakınında Hırka-i Şerif ve diğer camiler olduğundan cami halen Kur’an kursu olarak kullanılmaktadır.